Boyun Eğme'de bu hafta: Zehir ıspanakta değil piyasada

Haftalık siyasi gazete Boyun Eğme’nin yeni sayısında son günlerde gündeme gelen ıspanak zehirlenmeleri ele alınıyor.

soL - Haber Merkezi

Haftalık siyasi gazete Boyun Eğme'nin 194. sayısı "Alın size devletin küçülmesi! Zehir ıspanakta değil piyasada" manşetiyle yarın okurlarıyla buluşuyor.

Gazetenin ilk sayfasında yer alan değerlendirme yazısı şöyle:

Alın size devletin küçülmesi!
Zehir ıspanakta değil piyasada

Besin zehirlenmeleri artık gündelik yaşamımızın bir parçası oldu. Bozulmuş, günü geçmiş gıdaların insan yaşamını hiçe sayan patronlarca yemekhanelerde işçilere yedirilmesi ya da orduya uyanık bir tüccarın sattığı bozuk etlerin askerlere yedirilmesi gibi nedenlerle yaşanan zehirlenmeler sıradanlaştı. Şimdi buna market raflarından saldıran zehirler eklendi. Birkaç gün içinde ıspanaktan zehirlenen yüzlerce kişi hastanelere akın ederken, “yediği nardan ölen küçük kızın” haberi gazete sayfalarına düştü.

Zehirlenme nedeni hakkında resmi gayriresmî çok şey söylendi. Tüm söylenenler aslında aynı noktayı işaret ediyor:

Bir, ülke tarımı çöktü. Nehirleri bile zehirlediler ve çiftçinin tarlasını suladığı, ürününü yıkadığı su bile zehirli. Çiftçiliği öldürdüler ve şimdi üç kuruş daha kazanabilmek için olmadık böcek zehirlerini, düşüncesizce kullanan üreticilerle, üreticiden aldığı ürün bozulmasın diye olmadık kimyasallar kullanan aracıların elindeyiz.

İki, “devlet küçülsün” diye diye denetimsiz bir piyasa yarattılar. Üretim denetlenmiyor, ürün denetlenmiyor, market bile denetlenmiyor.

Üç, kimse hesap vermiyor! Denetimsizliğin hesabını vermesi gerekenler yurttaşlara kızıyor: Aldığınız sebzeyi iyice yıkamazsanız, ıspanağı ayıklamazsanız böyle olur diye...

Rusya niye geri gönderiyor?

Gündemimizden hiç düşmez: Rusya şu kadar ton domatesi geri gönderdi. “Ruslar bize düşman o yüzden böyle yapıyorlar” diyerek geçiştirilirdi. Herhalde çok kişi de “Avrupalılar da böyle, oysa yıkasalar bi’ şeycik olmaz” diye de düşünmüştür. Oysa bütün bu geri göndermelerin, çok açık ve basit iki nedeni var. Birincisi, ülkemiz tarımı zehirli kimyasalların kuralsız ve bilinçsiz biçimde kullanılmasından mustarip. Böyle olunca ihraç edilen sebze ve meyve de denetlendiğinde kolaylıkla “sorunlu” çıkabiliyor. İkincisi, Rusya’da Sovyetler Birliği’nden devralınmış çok ciddi bir kamu denetimi var. İthal edilen ürünle bitmiyor, içeride pazara sürülen ürün de denetleniyor. Her aşamada...

Sosyalizm: Ucuz gıda ve devlet denetimi

Büyük market zincirleri, perakende tekelleri piyasaya hâkim olmuş durumda. Üreticiden ucuza alıyorlar, pazarda tekel oldukları için fiyatı belirliyorlar. Ucuza sattıkları da söylenebilir: Pazarcılar bile onlardan şikâyetçi oluyor, piyasayı düşürdükleri için. Her şey tek merkezde toplandığı için denetim yapılabiliyor, dağıtım planlanıyor. Tabii sonuçta tüm bunlar daha fazla kâr, daha fazla kazanç için yapılıyor. Sosyalizm bugün büyük zincirlerin yaptıklarını çok daha büyük ölçekte ve halk için yapmıştı. “Önünde kuyruk vardı” diye karikatürleştirilirdi. Sovyetler Birliği’nin perakende satış organizasyonu halka ucuz ve denetlenmiş gıda sağlıyordu. 

Ispanağa ne oldu?

Yüzlerce yurttaş birden çok ilde yedikleri ıspanak yüzünden hastalanarak hastanelerin acil servislerine koştu. Belirtileri, olası zehirlenme nedenlerini toplamak Sağlık Bakanlığı için çok kolay. Hastaların yedikleri yemeklerden örnekler alarak tahlil etmek, gerçek zehirlenme nedenini detaylı bir biçimde ortaya çıkarmak için bütün imkânlar var. Nitekim zehirlenme vakalarıyla ilgili açıklama da yapıldı: Ot karışmış! Bu açıklamanın inandırıcı olabilmesi için yapılması gereken şey basitti: İnceleme raporlarının kamuoyuna açıklanması. Yapılan tetkiklerin meslek kuruluşlarının da ulaşabileceği şekilde paylaşılması.
Yapılmadı. Peki, ıspanağa ne oldu? 

GAZETEDE YER ALAN DİĞER BAŞLIKLAR

Hafta boyunca meydanlarda, caddelerde, duraklarda, Nâzım Hikmet Kültür Merkezlerinde ve TKP bürolarında okurlarına ulaşacak olan Boyun Eğme gazetesinde yer alan bazı konu ve başlıklar şöyle:

-Sosyalizm: Ucuz gıda ve devlet denetimi

-Piyasacıların olağan şüpheli merakı

-Patronların Ensesindeyiz: Özel okul öğretmenlerine senet imzalatılıyor  

-Mplus grup işe girerken boş sözleşme imzalatıyor