AKP Suriye’de okul açıyor

AKP’nin iflas eden “yeni Osmanlı” politikasının “sivil toplumcu” uzantıları, Suriye’deki faaliyetlerine devam ediyor. Bazı İslamcı dernekler eliyle son olarak, Fırat Kalkanı Harekatının ardından Cerablus’ta okul açıldı.

Alper Birdal

Yeni Osmanlıcı politikalar, diplomatik alanda iflas etmiş olsa da bu politikanın “sivil toplumcu” uzantıları Suriye’deki faaliyetlerine bütün hızıyla devam ediyor. İnsani yardım adı altında yürütülen bu çalışmaların yoğunlaştığı başlıklardan bir tanesi de eğitim alanı.

Son olarak Türk Silahlı Kuvvetlerinin cihatçı gruplarla birlikte yürüttüğü Fırat Kalkanı Harekatı sonrasında IŞİD’in boşalttığı Cerablus’ta bulunan Sadık Handavi Okulunun tadilatı tamamlanarak okul eğitime yeniden açıldı.

‘DAEŞ’İN BASKISIYLA KAPALI OLAN OKULLAR YENİDEN EĞİTİME AÇILIYOR’

Anadolu Ajansı tarafından Eylül ayı ortalarında Cerablus’ta “terör örgütü DAEŞ'in baskısıyla kapalı olan okulların tekrar eğitime açılması için sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle çalışma başlatıldığı” duyurulmuştu.

Haberde söz konusu “sivil toplum kuruluşlarının” yabancı bir ülkenin topraklarında okul açma yetkisini kimden aldığı, bu okullarda hangi müfredata göre eğitim verileceği, okulların güvenliğinin nasıl ve kimler tarafından sağlanacağı gibi konularda bilgi verilmezken, bahsi geçen “sivil toplum kuruluşları” adına Anadolu Platformu Başkanı Turgay Aldemir’in açıklamalarına yer verildi.

12 OKUL AÇILDI

Aldemir, AA’ya verdiği demeçte Cerablus'taki okulları ve onların "medrese" dediği yerleri incelediklerini ifade ettikten sonra, “Gördük ki okullar çürümeye terk edilmiş. Bizim Halep'te, İdlip'te, Azez'de, İyilik Okulları diye okullarımız var, sayısı 12. Bu konsepti Cerablus'a da taşımayı hedefliyoruz. Türkiye'nin tecrübesini, birikimini ve Suriyelilerle yürüttüğümüz bu tecrübeyi oralara yansıtmak istiyoruz.” dedi.

Aldemir yürütülen çalışmalara Anadolu platformu bünyesinde yer alan İyilikder, Anadolu Kadın ve Aile Derneği (AKADDER) ve diğer derneklerin destek verdiğini ifade etti.

İyilikder’in internet sitesi ve sosyal medya hesaplarından geçtiğimiz hafta yapılan paylaşımlarda ise Cerablus’ta bulunan Şehit Sadık Handavi Okulunun tadilatının tamamlanarak okulun eğitim ve öğretime açıldığı belirtildi.

 

‘İSLAM’IN ESASINA AYKIRI HER TÜR OLUŞUMUN KARŞISINDA…’

Anadolu Platformu Başkanı Aldemir’in Suriye’de 12 okul açtıklarını söylemesi üzerine gözler Platformun yürüttüğü çalışmalara çevrildi. Aralarında İyilikder, AKADDER, Anadolu Öğrenci Birliği, İlim Hikmet Vakfı, Anadolu Esnaf, Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin de bulunduğu 58 kuruluşun üye olduğu platformun amacı manifestosunda şöyle tanımlanıyor:

“Platform olarak temel misyonumuz; üretip geliştireceğimiz model, ürün ve projelerle ve en önemlisi yetişmiş insan gücümüzle insanımızın tarihiyle, değerleriyle ve evrensel insani duyarlılıklarla yeniden buluşturulması ve dinimizden, tarihimizden, kültürümüzden ve insan zenginliğimizden kaynaklanan potansiyelimizin ortaya çıkarılması çabalarına katkı sağlamaktır.”

“İçinde yaşadığımız coğrafyanın yakın tarihindeki İslami sürecin” dönemlerinin tartışıldığı manifestoda, “uyanış dönemi”, “bilgiye dayalı iman hareketi” ve “değer merkezli kurumsallaşma dönemi” adı altında üç dönem tarif ediliyor. Tanımlanan bu dönemlerden sonuncusunun aktörlerinden biri olma iddiasındaki Platformun hedefi, “insanı vahyin kılavuzluğunda, özgürlük, adalet, ahlak ve aileyi merkeze alarak yeniden ayağa kaldırmak” olarak tanımlanıyor.

Platformun manifestoda sıralanan ilkelerinden bazıları ise şöyle:

“1. Dinimizin gözettiği temel maslahatların (din, can, mal, akıl ve nesil emniyeti) ikame edilmesi.

2. İslami değerleri temel ilkeler olarak merkeze almak; yerel değerleri gözetmek ve evrensel birikimi önemsemek. (…)

6. İnsanımıza yeryüzünün imarı ve neslin ıslahı sorumluluğunu kazandırmak. (…)

14. Siyasetle ilgili ve fakat siyaset üstü bir anlayışla gelişmeleri okumak.

15. Ümmet çatısı altında her türlü ırki, mezhebi, meşrebi, mesleki ve kültürel farklılıkları gözeten bir hassasiyet oluşturmak.

16. İslam’ın esasına ve insanın fıtratına muhalif her tür siyasi oluşumun dışında ve karşısında bulunmak.”

‘OLAYA NESLİN ISLAHI OLARAK BAKIYORUZ’

Platform bileşenlerinden Anadolu Kadın ve Aile Derneği (AKADDER) de Cerablus’ta yürütülen çalışmaların önemli aktörlerinden bir tanesi.

Dernek tarafından Nisan ayında Ankara’da düzenlenen “Göç ve Ortak Geleceğimiz” başlıklı sempozyumda Anadolu Platformunun manifestosunda geçen “neslin ıslahı” ifadesine atıfta bulunan AKADDER Başkanı Rabia Aldemir, “Biz olaya, gıdanın ve barınmanın ötesine bakıyoruz. Arzın imarı, neslin ıslahı diyoruz” sözleriyle eğitim alanındaki çalışmalara neden önem verdiklerine dair ipucu sunuyordu.

Kuran tilavetiyle başlayıp ayetlerin Türkçe ve Kürtçe meallerinin okunmasıyla süre sempozyumun sonuç bildirgesinde ise şu ifadelere yer verilmişti:

“AKADDER olarak, İslam medeniyetinin çağdaş temsilcileri olan bizler, tarihi tecrübemizden tevarüs ettiğimiz birlikte yaşamanın güzelliğini bir kez daha tüm dünyanın dikkatine sunma kararlılığındayız.

Ulus devlet, dün olduğu gibi bugün de bize uymayan bir kavramdır. Devletlerin sınırları olabilir, ama gönüllerin, sivil toplumun sınırları yoktur. Nerede yaşarsak yaşayalım, ayrışmanın üstesinden gelebilmek için ulus devlet zihniyetinden kurtulmamız lazım. Vatandaşlar arasında ayrım gözetilmeksizin insana insan muamelesi yapılmalıdır. İslami ve insani olan yaklaşım budur. Çünkü yeryüzü herkese yetecek kadar geniş, denizler herkesi kucaklayacak kadar engin, Güneş herkesi ısıtacak kadar sıcak…

Sivil toplum, devletin ve milletin menfaatini gözeterek bağımsız bir şekilde hareket ettiğinde anlam kazanır. Bizler, yaşanan bu yıkıma, İslami ve insani duyarlılıkla yaklaşmalı, sivil bir bakış açısıyla bakmalıyız.”

7 HAZİRAN’DA ‘İSTİKRAR DEVAM ETMELİ’ DEDİLER

Bugün Suriye’deki faaliyetleriyle bir kez daha gündeme gelen Anadolu Platformu, İyilikder ve AKADDER’in yanı sıra MÜSİAD, Ensar Vakfı ve TÜRGEV gibi teşkilatların da içinde bulunduğu 203 kuruluş, 7 Haziran 2015’te yapılan genel seçimler öncesinde “Ortak Akıl Platformu” adı altında bir bildirge yayımlayarak seçimlerde “istikrarın devam etmesi gerektiğini” savunmuşlardı.