Türkiye Komünist Partisi: Dünya yeni Ekimleri çağırıyor

Ekim Devrimi'nin 107. yılı nedeniyle TKP'den yapılan açıklamada, "Rusya’daki işçi sınıfı iktidarı Anadolu’daki yoksul halkın en büyük dostu oldu" denildi.

Haber Merkezi

107 yıl önce Bolşeviklerin öncülüğündeki işçi sınıfı yeni bir dünyanın kapılarını açtı.

Rusya'da emekçiler, bundan 107 yıl önce kendi kaderlerini ellerine aldı, Bolşevikler öncülüğünde sömürü düzenine son verdi.

Ekim Devrimi bugün de tüm dünyada emekçilerin yolunu aydınlatmaya devam ediyor.

Devrimin yıldönümünde TKP bir açıklama yayımladı. Ekim Devrimi’nin tüm dünyada komünistlere, devrimcilere, mücadele eden halklara el uzattığı, Anadolu’daki Cumhuriyet’le taçlanan kurtuluş mücadelesine de dokunduğu hatırlatıldı. "Rusya’daki işçi sınıfı iktidarı Anadolu’daki yoksul halkın en büyük dostu oldu" denildi.

Türkiye Komünist Partisi'nin açıklaması şöyle:

"107 yıl önce bugün insanlığın en ileri adımı atıldı Rusya’da. Siyasi iktidar, işçi, asker ve köylülerin sovyet örgütlerine geçti.

İşçi ve köylüler iktidarı almadan hemen önce ülkede savaş ve açlık hüküm sürüyordu, hayal kırıklığı ve umutsuzluk vardı, Birinci Dünya Savaşı dünyanın her yerine olduğu gibi Rusya topraklarına da daha fazla ölümü, acıyı ve yoksulluğu getirmişti.

Sömürenler çıkarları için halkları birbirlerine boğazlatırken Bolşevikler öncülüğünde harekete geçen işçi ve köylüler “Ekmek ve Barış” dedi ve bu tabloya bir son verdi.

Eşit ve özgür bir toplumun en gelişkin örneği inşa edilmeye başlandı böylece. Ekim’in ateşi gerçekleştiği topraklarla sınırlı kalmadı, kısa sürede dünyanın üçte birini kapladı. Eşit ve özgür bir ülkeden eşit ve özgür bir dünyaya doğru uzanan muazzam bir deneyime imza atıldı.

Ekim Devrimi’nin tüm dünyada komünistlere, devrimcilere, mücadele eden halklara cömertçe uzattığı el, Anadolu’daki Cumhuriyet’le taçlanan kurtuluş mücadelesine de dokundu. Rusya’daki işçi sınıfı iktidarı Anadolu’daki yoksul halkın en büyük dostu oldu.

Devrim, köhnemiş Rusya topraklarından eşitlikçi, gelişkin, modern bir ülkeyi ve en önemlisi de nice emekle BÜYÜK İNSAN’ı yarattı.

Çarlık’ın baskısı altında ezilmiş ve cahil bırakılmış, gericilikle ve yoksullukla terbiye edilmiş bir toplum, kendi içinden adanmış komünistler ve isyan eden bir halk çıkardı. O halk, işçi sınıfı iktidarı altında giderek yüceldi, başka bir düzende mümkün olmayan kazanımlara ve başarılara imza attı.

Şimdi Sovyetler Birliği’nin olmadığı bir dünyada bir genel savaştan söz edemesek de, bölgesel savaşlar dünyanın her yerine sürüyor. Açlığın ve yoksulluğun Büyük Savaş yıllarından aşağı kalır yanı yok. Sömürü düzeni insanı öğütüyor, çaresizleştiriyor, çürütüyor. İnsan’a inanç her geçen gün azalıyor.

Ekim Devrimi’ni 107. yaşında en çok da bu koşullar nedeniyle hatırlamaya ihtiyacımız var.

Bugün kendi ülkemize baktığımızda gördüğümüz karanlığın içinden bir adım öne çıktığımızda, aydınlık bir ülkeyi nasıl inşa edilebileceğimizi gösteren yıldızımızdır Ekim Devrimi. Bu karanlığın 107 yıl önce Rusya’ya bakıldığında görülenden daha koyu olmadığını bilelim. Daha önce defalarca en zor zamanda ayağa kalkabileceğini gösteren insanımıza, kendimize, değiştirme gücümüze güvenelim.

Yaşasın Büyük Ekim Devrimi!
Yaşasın insanlığı bekleyen nice Ekimler!"