İstanbul Tozkoparan Mahallesi 2006 yılında kentsel dönüşüm alanı ilan edildi. Sonrasında bölge, 2013 yılında riskli alan kabul edildi. 2020’de çıkarılan kararname ile afet bölgesi ilan edildi. Afet bölgesi ilan edilmesiyle birlikte mahalleliye evlerini terk etmeleri için tebligat ulaştırıldı. Tebligat sonrası süreç Yargıtay'a taşındı, yıkım ve evleri terk etme konusunda yürütme durduruldu. Fakat bu karar sonrası hukuksuzca mahallelinin elektrik, su ve doğalgazları kesildi.
Mahalleli hukuki haklılıklarının yanı sıra bir direniş örgütledi ve kentsel dönüşüm sürecinin yarattığı tahribatı haklı mücadeleleriyle kazanıma dönüştürdü. Danıştay'dan gelen durdurma kararı ile kesilen elektrik, su ve doğalgazlar bağlandı.
Tozkoparan çatı davası bugün görüldü
Sürecin başından bugüne haklarına sahip çıkan, yaşam alanlarının kentsel dönüşüm zorbalığına teslim olmaması için mücadele eden Tozkoparanlılar, direniş öykülerine bugün bir kazanım daha ekledi. Bugün devam eden Tozkoparan çatı davasını Tozkoparan direnişinden arkadaşımız Haluk Çavuşoğlu ile konuştuk.
Tozkoparan kentsel dönüşüme karşı direnişiyle diğer mahallelere umut olan bir mahalle. Bugün mahallelinin başlattığı hukuki süreç için önemli bir gün. Dava süreci hakkında bilgi verir misiniz? Mahallelinin aylar süren direnişinin bugün hukuken de gelinen noktaya etkili olduğunu düşünüyor musunuz?
Öncelikle şunları ifade etmek isterim bizler bu mücadeleye başlarken Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden çıkarılan 6306 6a maddesinin normal şartlarda riskli ve heyelan bölgesine uygulanması gereken maddenin Tozkoparan gibi Güngören’in 11 mahallesinde risk sıralamasında dokuzuncu sırada olan bir mahalleye uygulanmasını ve muhalefetin bu yasa çıkmadan anayasa mahkemesine götürmemesini kabul etmiyoruz. Hatta süreç içinde gördük ki muhalefetin de bu maddeleri kullanarak kendi belediyelerince yapmış oldukları sözde kentsel dönüşümde özünde ranta açık olan alanlarda vatandaşın mağdur edilmesi kabul edilemez.
'Yasak koyucular nasıl davranılması gerektiğini ortaya koyuyor'
Yaklaşık 2 senedir bir mücadele halindeyiz. Tozkoparanlılar olarak bizler kentsel dönüşüme karşı değiliz ancak kanun maddeleri ile bizlere gelerek bizim haklarımızı elimizden alıyorlar. Örneğin öyle maddeler var ki size hiçbir cevap verilmiyor. Hak sahibi olduğunuz halde ve sizin kendi tapularınızı hazineye devrediyorlar. Kısacası siz değil yasak koyucular nasıl davranılması gerektiğini ortaya koyuyor. Oysa sosyal bir devlette kişilerin sağlık, barınma ve güvenlikleri devlete bağlı olması gerekirken burada vatandaşın kendi evleri onlara sorulmadan zorla evleri ellerinden alınmaya çalışılıyor.
'Herhangi birisi siyasi bir reaksiyon olmazsa davayı biz kazanacağız'
Biz mahalle halkı olarak bütün bu haksızlıklara karşı geldik. Karşılıklı anlaşma olmadan asla evlerimizi terk etmeyeceğiz dedik. Kentsel dönüşüme karşı değiliz ancak ‘rantsal’ dönüşüme karşı olduğumuzu ifade ederek bir mücadele ortaya koyduk. Aşağı yukarı kırka yakın davamız var. Bireysel açılan otuz ayrı davalarımız da var. Bugün çatı davası dediğimiz birçok davanın bir mahkemede toplanması adına duruşma yapıldı. Bizler de Tozkoparanlılar olarak davaya katıldık. Avukatımız Serkan Çakmaklı çok güzel bir savunma yaptı.
Bütün detayları ortaya koyduğu şunu açıkça ifade edebiliriz “eğer herhangi birisi siyasi bir reaksiyon olmazsa bu dava bizim lehimize sonuçlanır ve bizler Tozkoparanlılar kazanacağız! Aksi bir durum olsa dahi mahalle halkı olarak gidebilecek bir yerimiz olmadığı için asla evlerimizi terk etmeyeceğimizi ve mücadeleye devam edeceğimizi ifade ediyoruz!”
Fetihtepe ve Beykoz mağdurlarına: 'Asla teslim olmayın'
Bu bağlamda Okmeydanı Fetihtepe Mahallesi ve Beykoz’daki kentsel dönüşüm mağdurları ve ortaya çıkabilecek bütün kentsel dönüşüm mağdurlarına şunu ifade etmek istiyorum: “hukuken bütün yolları deneyin ve asla teslimat olmayın mutlaka hak yerini bulacaktır haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır!”
Tozkoparan direnişi benzeri kazanımlar için bir umut
Her geçen gün kentsel dönüşüm zorbalığına bir yenisinin eklendiği İstanbul’da bugün Okmeydanı Fetihtepe ve Beykoz’da Tozkoparan’a benzer bir süreç izleniyor.
Tozkoparan direnişi hem hukuki olarak hem de mahallelinin dayanışma ve zorbalık karşısında direniş örneği ile benzer kazanımları arttırmak için umut vermeye devam ediyor.
