Tarım arazileri ve kültürel miras delik deşik edilecek: İzmir'de 40 yeni jeotermal ihalesine valilik izni

İzmir’de verimli tarım arazileri ve kültürel miras alanlarıyla bilinen 12 ilçede 1,3 milyon dekardan oluşan 40 ayrı JES sahası 18 Şubat’ta ihaleye çıkarılacak.

Yusuf Yavuz

İzmir Valiliği, il genelinde 40 ayrı Jeotermal Enerji Santrali (JES) için 18 Şubat’ta ihale yapılacağını duyurdu. Valilik bünyesindeki Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı tarafından yapılacağı duyurulan ihale kapsamında 40 ayrı JES sahası toplam 1 milyon 370 bin dekarlık arazi yıkıma açılacak. JES için ihaleye çıkarılacak araziler, Bergama, Menderes, Aliağa, Ödemiş, Kiraz, Torbalı, Selçuk, Tire, Foça, Menemen, Kemalpaşa ve Karşıyaka ilçelerinde yer alıyor.

Yıkım coğrafyayı tamamen yutmak üzere

Anadolu coğrafyası, üç iklim tipinin hakim olduğu benzersiz bir yaşam alanı. Tek başına kıta özelliği taşıyan bu coğrafyanın zengin biyolojik çeşitliliği, binlerce yıldır insanlığın yarattığı kültür ve uygarlığı besledi. Ülkenin en soğuk kentlerinden biri olan Ardahan’ın yanı başındaki Iğdır Ovasında pamuk, dağlarında buzul gölleri barındıran Rize’de çay, Antalya’nın dağlarla çevrili Akseki’sinde zeytin ile sedir ağacı aynı yükseltide yetişiyor.

Bu benzersiz biyolojik çeşitlilik patlaması, coğrafyadan kültüre aktarılarak binlerce yıldır aynı şekilde sürüp gelmiş. Ancak bu coğrafyanın ayrıcalıklı yanı olan doğası son çeyrek yüzyılda parçalandı, un ufak edildi. Artık bu yıkım süreci coğrafyayı tamamen yutma aşamasında.

Dereler, dağlar bitti, sıra Ege ovalarında

Karadeniz’in dereleri HES’ler uğruna, Torosların yayla ve ormanları mermer uğruna, Kaz Dağı çevresi, Murat Dağı, Yukarı Fırat Havzası altın uğruna; uygarlıklar yaratan Dicle, Çoruh, Fırat nehirleri barajlarla, Menderes, Sakarya ve Porsuk sanayi ve ağır tarımsal zehirlerle boğuldu. Son birkaç yıldır ise sıra Ege’nin dillere destan verimli ovalarına geldi.

Sağlık tanrısı Asklepios’un şifa veren sularında enerji sondajı

Son yıllarda bu bölgedeki jeotermal kaynaklara yönelik enerji üretimi amaçlı saldırılar öylesine hızlandı ki, antik çağda sağlık tanrısı Asklepios’un adıyla kutsanarak şifa merkezleri oluşturulan, Asklepion’lar kurulan, insanlığa şifa ve enerji veren Ege’nin jeotermal suları bugün artık insanın da doğanın da enerjisini yok etmek üzere kullanılıyor. Üstelik de “enerji üretmek” bahanesiyle.

Ovayı kuşatan dev metal yılanlar

Denizli-Aydın-İzmir hattındaki coğrafyada verimli tarım alanlarının, yerleşimlerin ortasında birbiri ardına açılan Jeotermal Enerji Santralları (JES), büyük bir arazi parçanlamasına ve tahribata yol açıyor. Özellikle Aydın çevresinde bu yıkım çok daha belirgin. Nazilli, Buharkent ve Atça’da verimli ovaların ortasında kurulan JES’lerin metalik boruları yüzlerce metre inişli çıkışlı uzanarak medeniyetin ateş kusan ejderhaları gibi suyun ve toprağın bereketinin üstünde coğrafyayı işgal etmiş canavar ikonları gibiler. Binlerce parmağıyla göğe el açıp yakaran incir ağaçları ve ovayı şenlendiren zeytin ağaçlarının arasında kıvrılan dev metal borular, yaşamı boğan dev yılanlar gibiler.

'Bütüncül arazi planlaması' yapılmalı

Türkiye’de her dönem yatırımcının talebi ve idarenin keyfiyetiyle günü kurtarmak için delinen bölge planları ve alt ölçekli planların ötesinde, ülke ölçeğinde “bütüncül arazi planlaması” yapılarak her faaliyetin yerli yerinde yapılması sağlanmalı. Nerede tarım, nerede madencilik yapılır, enerji nerede üretilir, neresi su havzası olarak korunmalı, nerede sanayi üretimi yapılabilir, neresi orman, neresi korunan alan, bütün bunlar kesin şekilde belirlenerek her fırsatta delinmesine izin verilmemeli. Aksi halde elimizde bütüncül bir coğrafya kalmayacak.

Yandaşı zengin etme uğruna enerjisi çalınan coğrafya

Bugün bir avuç yandaş yatırımcıyı zengin etme uğruna bu toprakların tüm canlarının yaşam kaynağını yok etmenin adı enerji üretimi değil, olsa olsa yaşamın tüm enerjisini çalmak olur. Toprağın giderek artan yorgunluğu ve solan ışığı bize bunu anlatıyor. Bir zamanlar tanrısal özellikler atfedilen Anadolu coğrafyasının toprağı, suyu ve dağları gözlerimizin önünde silikleşiyor. Yitirdiğimiz asıl enerji budur.

JES’ler tüm Ege'yi kuşatacak

Ancak buna rağmen Aydın ve Denizli arasındaki verimli ovaların kabusu olan jeotermal yıkımının genişleyerek tüm Ege’yi kuşatması çabaları sürüyor. Bütüncül bir enerji planlamasından uzak, alım garantisi verilen şirketlerin talepleriyle şekillenen sektörde işi doğrudan enerji üretimi olmayan birçok yatırımcı enerji işine soyunmuş durumda.

İzmir Valiliği’nden 40 yeni JES sahası izni

İzmir Valiliği’nin 18 Şubat 2024 tarihinde yapılacağını duyurduğu toplam 40 ayrı jeotermal sahasının yer seçimleri de bu keyfiliğin bir başka yanına işaret ediyor. 

Kent genelinde toplam 12 ilçedeki 40 ayrı sahadan oluşan 1 milyon 370 bin dekarlık arazide jeotermal enerji kaynağı aranacak. İzmir Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı’nın yapacağı ihaleden yaklaşık 54 milyon gelir bekleniyor.

efe
Aydın’ın Efeler ilçesinde, tarımsal üretim alanının ortasında açılan bir JES’te meydana gelen patlama. (AA, Mayıs 2020)

Bergama, Selçuk Tire, Ödemiş, Foça ve Karşıyaka da listede

İzmir Valiliği’nin yaptığı ihale duyurusuna göre JES için ihaleye çıkarılan sahaların 6 tanesi Bergama’da bulunuyor. Menderes, Aliağa ve Kiraz’da 5’er adet, Ödemiş’te 4, Torbalı, Selçuk ve Tire’de 2’şer adet, Menemen, Foça, Karşıyaka ve Kemalpaşa’da ise 1’er adet JES sahası ihale listesinde yer alıyor.

Aydın-Denizli arasındaki verimli ovaların JES santrallerine açılmasıyla birlikte tarımsal üretim ve enerji üretimi bir arada yürütülmeye çalışılıyor.

denizli
Denizli Sarayköy’de Mayıs 2024’de meydana gelen jeotermal patlaması günlerce sürmüştü. Fotoğraflar: (DHA)
AKP'li adayın jeotermal kuyusu patladı, günlerce gaz sızdı: 'Kontrolsüz ruhsatlandırma yapılıyor'
gaz