Suriye sahası: Deyrezzor nasıl cihatçıların eline geçti, SMO ne durumda, SDG ne diyor?

Suriye'de Deyrezzor'un kontrolü, SDG'den HTŞ'ye bağlı gruplara geçti. SDG, cihatçılarla mutabakat sağladı, Fırat'ın doğusuna çekildi. Öncesinde SMO, Deyrezzor'a girmeyi denedi, başaramadı.

Dış Haberler

Suriye'de başkent Şam'ı ele geçiren Heyet Tahrar'uş Şam (HTŞ) öncülüğündeki cihatçı gruplara bağlı Askeri Operasyonlar İdaresi'nin sözcüsü Hasan Abdulgani, dün Suriye'nin doğusundaki Deyrezzor vilayetinin merkezinin tamamını ve askeri havaalanını kontrol altına aldığını duyurmuştu.

Abdulgani, güçlerinin Deyrezzor'un kırsalındaki diğer bölgelerde ve kasabalarda ilerlemeye devam ettiğini ifade etmişti.

Suriye ordusu, cihatçıların Halep'i ele geçirmesinin ardından bölgeyi Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) bir parçası olan Deyrezzor Askeri Konseyi'ne bırakmıştı. Konsey, ordunun bölgeyi terk etmesinin ardından güçlerinin vilayetin Fırat Nehri'nin batısındaki bölgelere konuşlandırıldığını açıklamıştı.

SDG'nin Suriye ordusundan aldığı bölgeleri kontrolünde tutması birkaç gün sürdü. SDG, önceki gün geç saatlerde vilayetin merkezinden Fırat'ın doğusuna çekildi, yerine cihatçı güçler girdi.

Suriye'nin kuzeydoğusunda Fırat Nehri üzerinde yer alan Deyrezzor, ülkenin petrol zengini vilayeti. Şam'dan 450 kilometre uzaklıkta yer alıyor.

Deyrezzor'da son günlerde neler yaşandı: Elektrik kesintileri, SDG karşıtı gösteriler

Yerel kaynakların BBC Arapça'ya aktardığına göre, Deyrezzor, geçtiğimiz Cuma gününden bu yana gerginliğin hakim olduğu hızlı olaylara tanık oldu.

Olaylar, "güvenlik ve siyasi gerilim günlerinden sonra, SDG'nin kontrolündeki Deyrezzor vilayetinde salı sabahından bu yana kapsamlı bir internet ve iletişim kesintisi yaşandığına" dair haberlerin yayılmasıyla zirveye ulaştı. SDG kaynakları, kesintilerin IŞİD'in harekete geçmesine karşı tedbirler kapsamında yaşandığını iddia etti.

Yerel kaynaklara göre, kentte güvenlik durumunun kontrol altına alınmasını, SDG kontrolünün sona ermesini talep eden gösteriler başladı. Ardından SDG tarafından "IŞİD tehdidi" gerekçesiyle kentte sokağa çıkma yasağı getirilerek, devriyeler yoğunlaştırıldı ve geniş bir güvenlik konuşlandırması yapıldı.

Çatışmalar en az 4 kişinin ölümüne ve yaklaşık 20 kişinin yaralanmasına neden oldu. SDG, olayların arkasında IŞİD hücrelerinin olduğunu iddia ediyor.

SMO girmeyi başaramadı, cihatçılar ve SDG anlaştı

Bir yerel kaynağın iddiasına göre, cihatçı güçlerin vilayete girmesinin ardından, Askeri Operasyonlar İdaresi ve SDG arasında, SDG güçlerinin Fırat'ın doğusundaki bölgelere geri çekilmesini, Askeri Operasyonlar İdaresi'nin de Fırat'ın batısındaki bölgelere, yani Deyrezzor, El Mayadin ve Ebu Kemal şehirlerine girmesini öngören bir anlaşmaya varıldı.

Kaynak, ayrıca Esad'ın düşmesinden sonra Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu'nun (SMO) son günlerde Deyrezzor'a müdahale etmeye çalıştığını ancak bunu başaramadığını aktardı.

Bundan kısa süre sonra bölgeye Şam'ı ele geçiren cihatçı örgütlerin geldiğini ekleyen kaynak şunları söyledi:

"Ancak, Askeri Operasyon Dairesi, aniden büyük bir konvoy halinde Deyrezzor'a geldi ve Fırat'ın batısındaki bölgelere ulaştılar.

Salı akşamı geç saatlerde sona eren uzun müzakereler, her iki tarafın da eski sınırlarına döneceği sonucuna vardı; yani: SDG, Fırat'ın doğusundaki Deyrezzor bölgelerine geri dönerken, Askeri Operasyon İdaresi, daha önce Suriye rejiminin kontrolünde olan Fırat'ın batısındaki Deyrezzor bölgelerini kontrol edecek."

SDG içindeki Arap güçler cihatçıların safına geçti iddiası

Bir yandan, İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), HTŞ ve bağlı grupların İdlib'den Halep'e doğru harekete geçtiği 27 Kasım'dan bu yana, SDG içindeki Arap güçlerin cihatçıların saflarına katılmaya başladığını öne sürdü.

Bu durumun SDG içindeki dengeleri değiştirdiği, SDG'nin buna bağlı olarak bölgedeki stratejisini yeniden değerlendirmeye başladığı söyleniyor.

SDG Komutanı: IŞİD durumdan faydalanmaya başladı

Deyrezzor'daki hareketliliğin devam ettiği sırada, SDG Komutanı Mazlum Abdi, İngiliz Sky News kanalına bir röportaj verdi. 

IŞİD'in, Beşar Esad'ın düşmesiyle başlayan kaos ortamında faydalanmaya başladığını öne süren Abdi, "IŞİD artık Suriye çölünde daha güçlü. Daha önce uzak bölgelerde saklanıyorlardı, ancak şimdi diğer gruplarla hiçbir sorunları olmadığı ve onlarla çatışmaya girmedikleri için daha fazla hareket özgürlüğüne sahipler" diye konuştu.

Abdi, "Kontrolümüz altındaki bölgelerde faaliyetleri de arttı. Sadece birkaç gün önce, İç Güvenlik Kuvvetleri'ndeki üç üyemiz IŞİD operasyonunda Haseke yakınlarında öldürüldü" diye ekledi.

Durumun yönetilebileceğini umduğunu söyleyen Abdi, SDG komutanlarının gerginliği kontrol altında tutmak için HTŞ'ye bağlı gruplardaki meslektaşlarıyla iletişim kurduğunu ifade etti.

SMO'yla yaşadıkları çatışmaların IŞİD'in yeniden canlanmasını durdurmaya odaklanmayı daha da zorlaştırdığını savunan Abdi, güvenlik durumu nedeniyle ABD öncülüğündeki koalisyonla "terörle mücadele" operasyonlarını askıya almak zorunda kaldıklarını belirtti.

Abdi, "Şu anda IŞİD'e karşı ortak operasyonlar durduruldu. Bu bir karar değil, askeri bir gerçeklik, çünkü koalisyon da devam eden çatışmayla meşgul. Bu nedenle, bu saldırılar devam ederse ortak operasyonların askıya alınacağını vurguluyorum" ifadelerini kullandı.

Gözaltı kamplarında ve hapishanelerde tutulan IŞİD tutuklularının kaos ortamında kaçma ihtimalinin olduğunu da savunan Abdi, "Genel olarak, sivilleri ve toplumlarımızı korumaya odaklandığımızda, çabalar devam eden çatışmaya yönlendirildiğinden, güçlerimizin ve IŞİD'e karşı koalisyonun etkinliği azalıyor. Bu yüzden, çatışmalar devam ederse ve yoğunlaşırsa, bunun IŞİD'in işine yarayacağını söylüyorum" dedi.

SMO ne yapıyor, Menbiç ne durumda?

Cihatçı çetelerin Şam'a ilerlediği zaman dilimin de, AKP destekli SMO da Tel Rıfat’ın ardından SDG kontrolündeki Menbiç’e yönelmişti.

SMO, üç gün önce kenti kontrol altına aldığını açıkladı. SDG Komutanı Abdi, ertesi gün sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımla Menbiç'te ABD aracılığıyla ateşkes sağlandığını duyurmuştu.

Abdi, "Savaşçılarımızın Menbiç kentindeki direnişi, Fırat'ın batısından gelen saldırıların yayılmasını durdurmaya devam ederken, biz de sivillerin can ve mal güvenliğini korumak amacıyla Menbiç'te Amerika'nın arabuluculuğuyla ateşkes anlaşmasına vardık. 27 Kasım'dan bu yana saldırılara direnen Menbiç Askeri Meclisi savaşçıları, en kısa sürede bölgeden uzaklaştırılacak. Amacımız Suriye topraklarının tamamında ateşin kesilmesi ve ülkenin geleceğine yönelik siyasi bir sürece girilmesidir" ifadelerini kullanmıştı.

Bugün, Türkiye Savunma Bakanlığı'ndan bir kaynak, Arabi21 haber sitesine yaptığı açıklamada, SMO'nun SDG'ye dönük operasyonlarını sürdürdüğünü belirtti.

Deyrezzor'un önemi

Suriye'nin doğusunda yer alan, Fırat Nehri'nin geçtiği Deyrezzor vilayeti, ülkenin başlıca petrol ve gaz sahalarını içerir. 33 bin 60 kilometrekarelik bir alana sahip olan vilayetin başkenti de aynı adı taşıyor.

Deyrezzor'un doğu kırsalında, Suriye'nin en büyük petrol sahalarından biri olan El Ömer petrol sahası bulunuyor. Suriye'de savaşın patlak vermesinden önce üretimi günde 30 bin varile ulaşıyordu. 2014 yılında kontrolü ele geçiren, Ekim 2017'de SDG tarafından bölgeden çıkarılan IŞİD için en önemli finansman kaynaklarından biriydi.