Sri Lanka'daki eylemlerin önderlerinden Joseph Stalin'in tutuklanmasına tepkiler büyüyor

Sri Lanka'da eski cumhurbaşkanının ülkeden kaçmasına neden olan eylemlerin liderleri yeni hükümet tarafından hedef alınıyor.

Dış Haberler

Ülkede eski Cumhurbaşkanı Gotabaya Rajapaksa'nın ülkeden kaçmasıyla sonuçlanan eylemlerin önde gelen figürlerinden Sri Lanka Öğretmenler Sendikası Genel Sekreteri Joseph Stalin, Çarşamba günü başkent Colombo'daki ofisinde gözaltına alınmıştı. Stalin daha sonradan yasadışı bir şekilde tutuklanarak hapishaneye yollandı.

Stalin'in tutuklanması ülkenin on yıllardır yaşadığı en kötü ekonomik kriz nedeniyle hükümeti protesto eden insanlara yönelik devam eden baskı ve sindirme kampanyasının bir parçası olan tutuklamaların arasında geldi. Stalin şimdiye kadar tutuklanan protesto liderleri arasında en önde gelen olarak dikkat çekiyor.

Stalin'in tutuklanma gerekçesi olarak 28 Mayıs'ta bir protesto yürüyüşüne katılması öne sürüldü.

Savcılık bugün yayınladığı kararla Joseph Stalin'in tutukluluk süresini 12 Ağustos'a kadar uzattı.

'Stalin'in cezalandırılması değil desteklenmesi gerekiyor'

The Guardian'ın aktardığına göre Stalin polis tarafından zorla alıkonulup ekip aracına götürülürken “Protesto hakkı demokratik bir haktır. Ne suç işledim? Kamu parasını mı çaldım yoksa insan mı öldürdüm? Ne suç işledim?” şeklinde konuştu.

Stalin'in tutuklanmasını kınayanlar arasında Birleşmiş Milletler insan hakları savunucuları özel raportörü Mary Lawlor bulunuyor. Lawlor sendikacının tutuklanmasını "rahatsız edici" olarak nitelendirirken Joseph gibi insan hakları savunucularının çalışmaları son haftalarda hiç olmadığı kadar önemli hale geldi ve cezalandırılması değil desteklenmesi gerekiyor” dedi.

Stalin, Gotabaya Rajapaksa'nın 14 Temmuz'da istifa etmesinin ardından Ranil Wickremesinghe'nin 20 Temmuz'da başkanlığı devralmasından bu yana tutuklanan en kıdemli sendika lideri. Ülkedeki krizden Rajapaksas'ı sorumlu tutan protestocular, Wickremesinghe'yi de eski cumhurbaşkanının çevresini korumakla suçluyor ve onun da istifa etmesini talep ediyor.

Stalin'in serbest bırakılması için eylemler başladı

Jaffna ve Batticaloa'da bugün, Seylan Öğretmenler Birliği Genel Sekreteri Joseph Stalin'in ve diğer protestocuların serbest bırakılmasını talep eden gösteriler düzenlendi.

Jaffna'daki protestocular tutuklamaları kınayan ve tüm tutsakların serbest bırakılmasını talep eden pankartlar açtılar. Eyleme milletvekilleri, Seylan Öğretmenler Birliği ve Jaffna Üniversitesi'nden temsilciler de katıldı.

Batticaloa'da Stalin'in serbest bırakılması çağrısında bulunan ve hükümetin baskılarını kınayan bir başka miting düzenlendi.

'Stalin suçluysa Ranil de tutuklanmalı'

28 Mayıs'ta on binlerce öğrenci ve işçi, aylardır süren protesto hareketinin merkez üssü olan cumhurbaşkanlığı sekreterliğinin bitişiğindeki sahil protesto kampı GotaGoGama'da bir araya gelerek kilometrelerce yürümüştü. Stalin bu yürüyüşe katıldığı gerekçesiyle tutuklanırken, aynı eylemde mevcut cumhurbaşkanının vekilleri de yer almıştı.

Wickremesinghe'nin şu anki sendikalar danışmanı, eski Birleşik Ulusal Parti (UNP) milletvekili Saman Rathnapriya da o gün protestoda hazır bulunuyordu. Mevcut Cumhurbaşkanı Wickremesinghe, hâlâ UNP'ye başkanlık ediyor.

Sendika Koordinasyon Merkezi eş-düzenleyicisi Ravi Kumudesh, Al Jazeera'ya verdiği demeçte, "28 Mayıs'taki bu protestoyu yalnızca bir parti olarak UNP'nin desteklemediği çok açıktı, aynı zamanda Ranil Wickremesinghe'nin de açık desteği vardı" dedi.

Kumudesh, Joseph Stalin bir suç işlediyse, Ranil'in de aynı suçu işlediği açıktır. O zaman Ranil de tutuklanmalı,” derken "Ranil'in, bu ülkenin halkı tarafından değil, Rajapaksas'ın partisi milletvekilleri tarafından atandığını hatırlatıyoruz" ifadelerini kullandı.

Gotabaya Rajapaksa döneminde başbakan olan Wickremesinghe, protestoları açıkça desteklemişti.

Çarşamba günü Meclis'in törenle açılışında milletvekillerine seslenen Cumhurbaşkanı, "Bazı gruplar sosyal medya üzerinden protestocuları avladığıma dair büyük bir propaganda yaymaya çalışıyor. Ama bu doğru değil. Barışçıl eylemcilere yönelik hiçbir önyargıya izin vermeyeceğim. Barışçıl protestocuları korumak ve desteklemek için bir ofis kuracağım" demişti.

Bu konuşmadan sadece birkaç saat sonra 25 polis Stalin'in ofisine baskın düzenledi.