İBB çalışanları ve yöneticilerine neden İBB çalışan ve yöneticileriyle aynı konumlarda bulundukları ve birbirleriyle telefonda konuştukları soruldu. Otel görüntülerinin soruşturma kararı öncesindeki bir tarihe ait olduğuna dikkat çeken avukatlar, hukuki olmayan bir fiziki takip yapıldığını ortaya koydu.
Haber Merkezi
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik ikinci operasyon kapsamında 53 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarılmıştı.
Anadolu Ajansı, operasyonun, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" suçlarından yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında yapıldığını duyurdu.
Soruşturma kapsamında gözaltına alınarak İstanbul Emniyet Müdürlüğünün Vatan Caddesi'ndeki yerleşkesine götürülen toplam 51 kişinin ifade işlemleri dün öğleden sonra başladı.
İmamoğlu’nun Özel Kalem Müdürü’ne bir acayip sorular
Ekrem İmamoğlu'nun Özel Kalem Müdürü Kadriye Kasapoğlu’na sorgusunda baz kayıtlarına bakılarak neden İBB çalışanlarıyla 100 metre içerisinde bulunduğu, neden İBB çalışanlarıyla telefon görüşmesi yaptığı ve 2. el aracını almadan önce aracın bir önceki sahibinin neden araçla yurt dışına çıktığı soruldu.
Kasapoğlu’na Aralık 2023’te aldığı arabanın, Eylül 2022’de Ö.Y. isimli kişi tarafından neden yurtdışına çıktığı soruldu. Kasapoğlu, söz konusu kişiyi tanımadığını ve araç tescil tarihiyle birlikte yapılan hatırlatmadan da anlaşılacağı üzere arabayı 2023 yılında aldığını ve sorulan yurtdışı çıkış işleminden haberi olmadığını aktardı.
Kendi hesabından yapılan 1 milyon 130 bin liralık para transferinin nedeni sorulduğunda da söz konusu transferin satın aldığı arabanın ödemesi olduğunu belirtti.
Ekrem İmamoğlu dahil olmak üzere İBB’de çalışan pek çok kişiyle yaptığı telefon görüşmelerinin sebebi soruldu. Sedat Kapıdağ isimli kişinin Başsavcılığa verdiği şikayette açık hava reklamlarıyla ilgili iddialar da soruldu.
Kasapoğlu, reklamlarla ilgili soruya “Benim görevim belediyedeki diğer birimler ile belediye başkanımızın koordinasyonunu sağlamak, toplantıları planlamak, randevuları organize etmek ve yurttaşlarımız ile görüştürmekten sorumluyum. Yukarıda bana sorulan hususlar görevim ile bağlantılı değildir, alakam da yoktur” cevabını verdi.

Öte yandan baz bilgilerine ilişkin düzenlenen raporda İBB çalışanlarıyla 0-100 metre alan filtresinde olduğu belirtilerek, bunun sebebinin ne olduğu soruldu.
Kasapoğlu “Tamamı belediye çalışanlarıdır, bu kişilerle aynı yerde bulunmam gayet doğaldır” yanıtını verdi.
Ağırel: Soruşturma kararı yokken İmamoğlu’na hukuksuz fiziki takip yapılmış
Ekrem İmamoğlu’na yönelik sürdürülen soruşturmanın devamında gözaltına alınan şüphelilerden, İmamoğlu’nun koruma polisi Ç.T.’nin ifadesini paylaşan gazeteci Murat Ağırel, pek çok noktaya dikkat çekti.
İfadeye göre koruma; kamerayı bantlayanın kendisi olduğunu, valizlerde bulunan cihazların “jammer” olduğunu, bu işlemin İsmail Küçükkaya yayınının yapılacağı The Marmara Oteli’ndeki görüntülerin ve Balıkçı Kahraman’daki görüntülerin servis edilmesinden sonra rutin prosedür gereği yapıldığını belirtmiş.
Ancak avukatın dikkat çektiği asıl nokta tarihler. Soruşturma tarihi 18 Ekim 2024 fakat otel görüntüleri 12 Ekim tarihine ait. Bu İmamoğlu hakkında bir soruşturma kararı yokken, hukuksuz fiziki takip yapıldığını ortaya koyuyor.
Avukat beyanında durumu şöyle özetliyor:
“Soruşturmanın başlangıç tarihi 18 Ekim 2024’tür. İddia edilen görüntülerin tarihi ise 12 Ekim 2024’tür. Yine Yenişafak isimli gazetenin internet sitesinde öğrendiğimiz üzere herhangi bir karar olmaksızın teknik ve fiziki takip yapan polislerin otele garson kılığınında girmeye çalışması otel sahibi tarafından engellenmiştir. Bu da Ekrem İmamoğlu hakkında bir karar olmaksızın izlenmekte olduğunun itirafıdır.”
Tanık ‘Kayınpeder rüşvet parasını aldı’ demiş: ‘Kayınpederim 4 yıl önce öldü’
Gözaltına alınan isimlerden biri de İBB iştiraki İstanbul İmar İnşaat AŞ’nin eski genel müdürü Onur Soytürk.
Gözaltıya gerekçe olan Tolgahan Erdoğan’ın ifadesinde, “Adnan Oktar’ın da kaldığı Vaniköy’deki villa için İBB’ye 10 milyon dolar rüşvet verildiği” öne sürüldü. Aynı gerekçeyle İBB Boğaziçi İmar Müdürü Elçin Karaloğlu, İmar AŞ danışmanı Sinan Akçiçek ile İBB Mezarlıklar Müdürü Ayhan Koç da gözaltına alındı.
Erdoğan’ın iddiası:
“Elçin Karaloğlu ismi Vaniköy’deki kaçak villa olayında gündeme geldi. Bu olayda, belediye 10 milyon dolara yakın rüşvet verildi. Elçin’e işi Sinan Akçiçek getirdi. Kendisi Eyüpsultan eski ilçe başkanıydı. Daha sonra işin içine mezarlıklar müdürü Ayhan Koç ve Zeytinburnu Belediye Başkan adayı Onur Soytürk girdi. 30 milyon Sinan’a verildi. Sinan, kendisine lüks Audi A6 veya A8 model araç aldı. 5 milyon lira Ayhan Koç’a verildi. Geri kalan paranın ise Onur Soytürk tarafından HSBC isimli bankanın Atina şubesine, kayınpederi adına yatırıldığını duydum. Parayı sınıra kadar belediyenin cenaze aracıyla taşımışlar. Olay ortaya çıkınca ve bina yıkılınca Rusların Elçin’e baskı yapmaya başladığını duydum. Daha sonara Sinan Akçiçek’in İmar AŞ’ye danışman olarak atandı.”

Onur Soytürk bu iddiaya şöyle yanıt verdi:
“Bu konuya herhangi bir dahlim olmadı. Kayınpederim 2021’de vefat etti. Bildiğim kadarıyla kendisi hiç Atina’da bulunmadı. Benim de bahse konu iş ve eylemlerle ilgili hiçbir maddi ve manevi çıkarım olmadı. HSBC bankasında aktif bir hesabım yok. Atina’da hiç bulunmadım. Böyle bir para alışverişine şahit olmadım.”
İş yerinde bulunan 4 kaşe de soruldu. Mali müşavir olan kuzeniyle aynı iş yerini kullandıklarını söyleyen Soytürk, iki kaşenin kendisine, iki kaşeninse mali müşavir olan kuzenine ait olduğunu söyledi.
İBB yöneticisine ‘niye İBB yönetici ve çalışanlarıyla konuştun’ sorusu
Soytürk’e, aralarında Ekrem İmamoğlu, İBB eski Genel Sekreteri Can Akın Çağlar, Murat Ongun, Buğra Gökçe, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık ile olan HTS kayıtları soruldu. Soytürk ise kendisinin 4 yıl İBB’de üst düzey yönetici olarak çalıştığını, anılan kişilerle telefonda konuşmasının işi gereği olduğunu kaydetti.
Soytürk’e aynı zamanda, tamamına yakını İBB çalışanı olan çok sayıda kişi ile aynı bazda sinyal vermesinin nedeni de soruldu. Soytürk ise, anılan kişilerle aynı binada çalıştığı için ortak baz vermelerinin normal olduğunu kaydetti.
İSKİ yöneticisine ‘neden İSKİ yöneticileriyle aynı yerdeydin, niye telefonda konuştun’ soruları
İSKİ Çevre Koruma Daire Başkanı Adem Şanlısoy’a HTS kayıtlarına dayanılarak İSKİ ve İBB bürokratları ile neden ve ne konuştuğu soruldu.
Şanlısoy ise birlikte görev yaptığı bu isimler ile görüşmesinin doğal olduğunu ifade etti.
Şanlısoy’a aynı binada çalıştığı İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa, İSKİ Genel Müdür Yardımcısı Begüm Çelikdelen gibi İSKİ bürokratlarıyla aynı alanda telefon sinyali bulunduğu ifade edildi. Şanlısoy, “İSKİ yöneticileri ve çalışanları ile aynı binada çalışması nedeniyle, İBB yöneticileriyle de zaman zaman İBB binasına gitmesi nedeniyle baz sinyali bulunduğunu” söyledi.
İSKİ Genel Müdürü kendisini tehdit eden şahısların şikayetiyle gözaltına alındı
Gözaltına alınan İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa'nın emniyet ifadesinde, Muhittin Erusta ve İdris Özcelep isimli kişilerin şikayetleri gündeme geldi. Erusta ve Özcelep, İmamoğlu'nun tutuklanmasından sonra verdikleri ifadelerde, rüşvet vermedikleri için projelerinin onaylanmadığını iddia etti ve İmamoğlu ile Başa başta olmak üzere İSKİ yöneticilerinden şikayetçi olduklarını beyan etti.
Şafak Başa ise ifadesinde, Erusta ve Özcelep’in kendisini ve İSKİ personelini tehdit ettiğini, kuruma gelerek gerginlik çıkardıklarını belirtti. Başa, tehditler sonrası hem suç duyurusunda bulunduğunu hem de Valilikten koruma talep ettiğini ve bu talebin kabul edildiğini kaydetti. Ayrıca Özcelep’in, işleri hallolmazsa savcılığa giderek Başa’dan şikayetçi olacağını İSKİ çalışanlarına söylediğini aktardı.

İfadesinde, İSKİ tarihinde kaçak yapılarla en yoğun mücadele eden genel müdür olabileceğini ifade eden Başa, şu ifadeleri kullandı:
"Muhittin Erusta’nın müşteki sıfatıyla verdiği ifade tamamen asılsızdır. Kendisiyle hiçbir tanışıklığım yoktur. İSKİ, yasa gereği su havzalarıyla ilgili görüş veren bir kurumdur. Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı aracılığıyla yürütülen süreçte, ilgili birimlerin görüşleri doğrultusunda hareket edilir.
Bahsi geçen olayda, olumlu görüş verilmesi mümkün olmadığı için dosya reddedilmiştir. Bu süreçte kurum çalışanlarımız, Erusta ve Özcelep tarafından tehdit ve tacize uğramıştır. Hatta Fatih ilçesinde bir törende yanıma gelen İdris Özcelep’i İSKİ’ye davet ederek, taleplerini hukuk birimi üzerinden değerlendireceğimizi belirttim. Ancak sonuç yine olumsuz olmuştur.
İdris Özcelep, kuruma baskın şekilde gelmeye devam etmiş ve güvenlik müdürlüğümüz 28 Mayıs 2024’te bu konuda tutanak tutmuştur. Valiliğe yaptığımız başvuru sonucu şahsım için koruma tahsis edilmiştir. İBB Başkanımız gözaltına alındıktan sonra da Özcelep kuruma gelerek tehditlerini sürdürmüştür."
İmamoğlu ‘iş insanları’na seslendi: ‘Bunlar iktidarda kaldıkça her şey daha kötü olacak’ | ![]() |