Özgür Özel: Otoriterliği halkın desteğiyle yenmeyi ve iktidara gelmeyi hedefliyoruz

İstanbul’da düzenlenen Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı’nın açılışında konuşan Özel, "Kriz içindeki siyasetin alternatifi, siyasetsizlik ya da biat değildir. Alternatifi daha fazla siyaset, daha fazla katılım, daha fazla mücadele, daha fazla dayanışmadır" dedi.

Haber Merkezi

Sosyalist Enternasyonal’in rutin gündemli düzenlenen Konsey Toplantısı bugün İspanya Başbakanı ve Sosyalist Enternasyonal Başkanı Pedro Sanchez başkanlığında, CHP’nin ev sahipliğinde İstanbul’da başladı. 

CHP Genel Başkanı ve Sosyalist Enternasyonal Başkan Yardımcısı Özgür Özel’in Aralık 2024’te Rabat’ta yaptığı çağrıyla ''Hak Ettiğimiz Bir Dünya İçin Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz'' başlığıyla İstanbul’da düzenlenen toplantıya dünyadan pek çok siyasi parti temsilci ve liderleri katıldı.

ANKA'nın haberine göre, salonda katılımcıların oturduğu masalara, ''Free İmamoğlu'' yazılı bir broşür yerleştirildi. Ayrıca 19 Mart sürecini anlatan ''İmamoğlu’na Özgürlük Hemen Seçim'' başlıklı bir kitapçıklar masalara kondu. Kitapçıkta, 18 Mart’ta İmamoğlu’nun diploma iptaliyle başlayan ve bugün şehir mitingleriyle devam eden süreç anlatıldı. Masalarda bunun yanında ''Ekrem İmamoğlu’nun Tutuklanması: Hukuki Bir İnceleme'' başlıklı bir kitapçık daha yer aldı.

İspanya Başbakanı Sanchez, Türkiye’de

Özel, İspanya Lideri Sanchez’i toplantının yapıldığı otelde kapıda karşıladı. İki lider beraber salona geldiler. Özel, salonda toplantıya davet ettiği eski CHP Genel Başkanları Altan Öymen, Hikmet Çetin ve Murat Karayalçın’ı selamladı. Ardından toplantıya DEM Parti adına katılan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ve Grup Başkanvekili Sezai Temelli ile tokalaştı.

İmamoğlu’nun mesajı okundu

Toplantıya CHP’nin büyükşehir, il ve ilçe belediye başkanlarının yanı sıra; Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın, MYK üyeleri ve milletvekilleri katıldı. Toplantı, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke’nin konuşmasıyla başladı. Sayek Böke, konuşmasının ardından CHP’nin Silivri’de tutuklu bulunan cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun mesajını okudu. Mesajın ardından İmamoğlu’nun tutuklanma süreciyle ilgili “19 Mart’ın Anatomisi” kısa belgesel izletildi. Belgeselin ardından Sayek Böke’nin çağrısıyla “Free İmamoğlu” yazıları katılımcılar tarafından havaya kaldırıldı. Ardından Sosyalist Enternayonal Genel Koordinatörü Chantal Kambiwa bir konuşma gerçekleştirdi.

'Dayanışma içinde olmaya her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var'

Programın açış konuşmasını yapan Özgür Özel, "Biz 81 ülkeden 89 partinin üyesi olduğu Sosyalist Enternasyonal’i, dünyanın en büyük ailesi olarak görüyoruz. Biz aynı dünya görüşüne sahip ve birbirine sıkı sıkıya bağlı yoldaşlarız. Ve bugün bu büyük ailenin ortak değerleri etrafında dayanışma içinde olmaya, her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var" dedi. 

'Otoriterliği besleyen kaynaklardan biri güvenlik kaygılarıdır'

"Dünyada dengeleri yeniden kurmak, bölgesel savaşlara son vermek için; sağ-popülist akımların akıl dışı söylemlerine değil, sosyal demokrasinin toparlayıcı eline ihtiyaç var" diyen Özel, şöyle konuştu: 

"Bu toparlanmayı sağlayacak olan bu salonda temsil edilen iradenin ta kendisidir. İhtiyacımız olan gerçek dışı söylemlerle kabartılan yoğun duygular değil, gerçek bir dayanışma ve en az otoriterliğin, neo-liberal düzenin mağdur ettiği yurttaşlarımız kadar cesur olmaktır. Bilinmelidir ki bu salonun dayanışma ve cesaretten bir adım geri atması, ülkelerimizde adaletsizliğe uğrayan milyarlarca insanın mağduriyetinin katlanmasına neden olacaktır. İçinde bulunduğumuz coğrafya, ne yazık ki çoklu kriz ve çatışmaların neredeyse her türlüsünün yaşandığı bir bölgedir. Bu şehrin kuzeyinde yaklaşık üç yıldır süren Ukrayna’daki savaş, çatışma ve işgal var. Güney sınırımızın hemen ilerisinde Gazze’de ise devam eden katliam, bir soykırım var. Sınırdaş olduğumuz Suriye’de yaşanan belirsizlik ve çatışmalar; daha güneyde, Yemen’de, doğumuzda Libya’da artan istikrarsızlık… Bölgemiz gelir dağılımının en bozuk olduğu ayrıca iklim ya da çatışma kaynaklı göçün en yoğun yaşandığı coğrafi alanlardan biridir. Bunun yanında bu geniş bölge; terör, vekalet savaşları, hibrit savaşlar gibi çağımızın en yeni ve ağır sorunlarıyla baş etmeye çalışmaktadır. Otoriterliği besleyen kaynaklardan biri güvenlik kaygılarıdır."

CHP Genel Başkanı ayrıca "Sosyalist Enternasyonal’i Gazze’deki katliama karşı çok daha etkin tavır almaya davet ediyorum" ifadelerini kullandı.

'Erdoğan, en güçlü rakibini hapse atabiliyor, bunu yapmadan önce de Trump’tan onay alıyor'

Özel konuşmasına şöyle devam etti:

"Öyle bir döneme girdik ki Amerikan Başkanı hiç çekinmeden bazı liderler için ‘O benim gözde diktatörüm’ diyebiliyor. Veya onları ağırladığı sırada, canlı yayınlarda, ‘Diktatör olmanız benim için problem değil’ ifadesini kullanabiliyor. Türkiye’de, Cumhurbaşkanı Erdoğan, en güçlü rakibini seçime sokmamak için hapse atabiliyor. Ve bunu yapmadan önce de diktatörlük kavramını dert etmeyen Trump’tan onay alıyor, onu haberdar edebiliyor. Trump yönetimi de Türkiye’deki bu hukuksuzluklara alaycı alaycı gülüyor. Trump’ın ekibinden en önemli isimlerden bir tanesi, Gazze açıklarındaki petrollerle en çok ilgilenen kişi, Türkiyede’ki petrol aramalarına birkaç ay içinde başlaması beklenen kişi; daha dün Trükiye’de yaşanan olaylar sorulduğunda, ‘Üçüncü dünya ülkelerinde böyle şeyler olur. Muhalifleri içeri tıkarsın, ondan kurtulursun, sorun hallolur. Türkiye’de aktif protestolar var ama hükümet hala istikrarlı görünüyor’ diyebilmiştir."

'Otoriter liderlere aitse meydanlar halkındır'

Ekrem İmamoğlu’nın diplomasının iptal sürecini özetleyen Özel, şunları ifade etti:

“Erdoğan her şeyi hesap etse de halkımızı hesaba katamadı. Çünkü Türkiye’de tüm demokratlar bu darbeye karşı ayağa kalktık. 81 ilimizde bu hukuksuzluğa karşı kitlesel gösteriler düzenlenmeye başladı. Ancak iktidar, bu gösterileri şiddetle bastırmak istedi. Binlerce insanımızı gözaltına aldı, yüzlercesini tutukladı. Sadece ilk günlerde 302 üniversite öğrencisi tutuklandı ve on günlük bayram tatilini ailelerinden uzakta, Silivri zindanlarında geçirdiler. Demokrasiye inanan milyonlar, mücadeleden vazgeçmedi. O günden bugüne kadar her çarşamba İstanbul’un bir ilçesinde bir gece mitingi ve her hafta sonu bir ilde büyük bir il mitingi yaparak tepkileri ayakta tutmaya devam ediyoruz. Türkiye’de siyasal muhalefetle toplumsal muhalefet bir arada çünkü saraylar otoriter liderlere aitse meydanlar halkındır.

Sayın Ekrem İmamoğlu, 67 gündür tutuklu. Hâlâ iddianamesi yazılmadı. Savcılık, hiçbir iddiasını ispat edemedi. Türkiye’de vatandaşların yüzde 70’inden fazlası bu soruşturmanın hukuki değil, siyasi olduğunu düşünüyor. Bu süreçte zaten zorda olan ekonomimiz büyük yıkıma uğradı. Merkez Bankamız 60 milyar dolarlık rezervi, dövizin yükselişine engel olmak için satmak zorunda kaldı. İktidarın bu siyasi ihtirasının faturasını, 86 milyon vatandaşımız daha da yoksullaşarak ödüyor. Bilinmelidir ki temsilî demokrasi, eksik bir demokrasidir. Ancak eksik demokrasinin alternatifi asla otokrasi değildir. Eksik demokrasinin alternatifi, katılımcı demokrasidir. Kriz içindeki siyasetin alternatifi, siyasetsizlik ya da biat değildir. Alternatifi, daha fazla siyaset, daha fazla katılım, daha fazla mücadele, daha fazla dayanışmadır. Biz otoriterliğe karşı hayatta kalmayı değil, otoriterliği halkın desteğiyle yenmeyi ve iktidara gelmeyi hedefliyoruz. Tüm bu süreçlerin sonunda görüyoruz ki partimiz nasıl 31 Mart seçimlerinde 47 yıl sonra Türkiye’nin birinci partisi olduysa bugün de anketlerde Türkiye’nin açık ara birinci partisidir."

'Hedefimiz, ülkemizi Avrupa Birliği’nin tam üyesi yapmaktır'

"Türkiye büyük bir ülkedir ve bu ülke Erdoğan iktidarından ibaret değildir" diye konuşan Erdoğan, "CHP olarak hedefimiz ülkemizde gelir adaletini, mahkeme adaletini ve sosyal adaleti sağlamaktır. Hedefimiz, tam demokratik rekabeti hakim kılmaktır. Hedefimiz Kürt meselesinin tamamen çözüldüğü, terörün ve şiddetin olmadığı bir Türkiye’yi inşa etmektir. Hedefimiz Türkiye’yi bir sığınmacı deposu olmaktan çıkarmak, göç meselesini Avrupa ile ortaklaşarak çözmektir. Ve hedefimiz ülkemizi Avrupa Birliği’nin (AB) tam üyesi yapmaktır. Bu mücadeleyi kararlılıkla sürdürüyoruz" dedi.

Döviz tartışması

Toplantıda DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli ve DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğlulları'nın "Free İmamoğlu" dövizi kaldırmaması da gündem oldu.

Temelli konuyla ilgili gazetecilere açıklama yaptı. Temelli, "Partimiz kaldırdı da bizim önümüzde yoktu. Biz kesinlikle hem Ekrem Bey'in hem Demirtaş'ın hem Yüksekdağ'ın, yani Türkiye'de siyasi tutsaklığın olmaması için mücadele ediyoruz. Kaldı ki Ekrem Bey aynı zamanda bizim kent uzlaşısıyla belediye başkanlığındaki ortak adayımız. Biz CHP adayı olarak görmüyoruz Ekrem Bey'i, hepimizin ortak adayıydı, kent uzlaşısıyla olmuştu. Kendisiyle çalışmaktan büyük keyif aldığımız bir belediye başkanıydı" dedi.

Cumhuriyetçiler Kurultayı’na doğru: 'Bu ülkeye, cumhuriyete ve devrime inanıyoruz'
c