Özel: Cuntanın karargâhı saray, silahı yargı, mühimmatı yalan ve iftiradır

CHP, Samsun'da "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitingi düzenledi. Erdoğan'a seslenen Özel, "Millet seni sandığa çağırıyor. Millet erken seçimin ilk adımını yine Samsun'dan atıyor. Millet sandık istiyor" dedi.

Haber Merkezi

CHP, Samsun Cumhuriyet Meydanı'nda "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitingi düzenledi.

Mitingde Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) ve CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu'nun mesajı okundu.

İmamoğlu, mesajında "Samsun, millete güvenerek yola koyulmanın simgesidir. Büyük ve haklı bir dava uğruna Samsun’a adım atanlar, muhakkak başarırlar. Samsun, kendisine güveneni mahcup etmez. 1919’da mahcup etmemişti, yine etmeyecek. Milletin egemenliğini hâkim kılmak için yola çıkanlar, yine başaracak" dedi.

İmamoğlu, şunları söyledi:

"Bugün ülkemiz, tek adamın egemenliğine dayanan bir sistemin çöküş dönemini yaşıyor. Baştan aşağı adaletsizlik üreten bir sistem bu. Gelir dağılımında adalet yok… Eğitimde adalet yok… Sağlıkta adalet yok… Devlet imkânlarına erişimde adalet yok. Artık hiç kimse mahkemelerde adalet dağıtıldığına inanmıyor. Milletçe adaletsizliğin pençesinde, hayata tutunmaya çalışıyoruz. Ülkeyi öyle bir hale getirdiler ki, artık başka çaremiz kalmadı. Ya haksızlıklara ses çıkarmayıp, boyun eğeceğiz ya da bu bozuk düzeni değiştirip, adaleti hâkim kılacağız. Ya kendimize saygımızı, gelecekten umudumuzu kaybedeceğiz ya da şerefimizi koruyacağız ve geleceğimizi kazanacağız. Bu işin artık başka yolu yok."

Özel: Türkiye’yi cuntadan kurtaracağız

İmamoğlu'nun mesajının okunmasının ardından kürsüye CHP Genel Başkanı Özgür Özel geldi.

Özgür Özel, konuşmasında, "Ekrem İmamoğlu sadece CHP'lilere değil; İmamoğlu bu meydanda olduğu gibi tüm siyasi partilere, tüm demokratlara, sosyal demokratlara, muhafazakar demokratlara, milliyetçi demokratlara, liberal demokratlara, sosyalist demokratlara, Kürt demokratlara, Türkiye'nin bütün demokratlarına emanettir" ifadelerini kullandı.

"Gücünü milletten almayanlar; millete değil, okyanus ötesine, başka ülkelere, başka kıtalara, başka liderlere göz kırpanlar kaybetmeye mahkumdur" diyen Özel, şunları söyledi:

"Biz sırtımızı Amerika'ya değil, millete dayıyoruz. Biz gücümüzü Trump'tan değil, milletten alıyoruz. Dün işgale gelenlere kırmızı halı serenler vardı, bugün darbe yapmak için yurtdışından icazet alanlar var. Dün ihanet ettiği halktan kopuk İngiliz zırhlısı ile kaçanlar vardı, bugün millet iradesinden korkup sandıktan kaçanlar var. Ve dün yedi düvele karşı direnenler vardı, bugün cuntaya, cuntacılara başkaldıran Saraçhane, Maltepe, 81 ilde sokaklara akan milyonlar Samsun'da ilk adımı atan kahramanlar var. Hep birlikte bu düzene, bu tek adam düzenine, bu cuntaya başkaldırıyoruz, başkaldırıyoruz, başkaldırıyoruz!"

Erken seçim çağrısı

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen Özel, "Sandığa var mısın? Korkma! Milletten korkan abad olmaz. Millet seni sandığa çağırıyor. Millet erken seçimin ilk adımını yine Samsun'dan atıyor. Millet sandık istiyor, artık millet başında emekliyi aç bırakan, asgari ücretliyi süründüren, gençleri işsiz bırakan, gençlerin gelecek umudunu söndüren ve seçimi kazanamayacağını anlayınca geldiği demokrasi treninden inen, sandıktan kaçan, sandıktan korkan bir otokrat istemiyor. Millet, demokratlar seçim istiyor " diye konuştu.

’Seçimle gelenler seçimle gitmek istememektedir’

"Ben bu Erdoğan’ın yaptığının adını koyduğumdan beri asla uyku uyumuyor" diyen Özel, şöyle devam etti:

"Darbeci olduğunu, cuntacı olduğunu söyledim. Sürekli buna itiraz ediyor. Dünyada iki tür darbe var. Bunun biri askeri darbe, bir diğeri sivil darbe. İkisinin de bir planı, başında bir cuntası olur. Türkiye’nin 19 Mart’ta karşı karşıya kaldığı şey, bir sivil darbedir. Ve bu darbenin başındaki cuntanın karargahı saraydır, silahı yargıdır, mühimmatı, mermisi yalandır, iftiradır. Cunta bu kez kamuflajla değil; üzerine savcı, başsavcı, hakim cübbesi giyerek gelmiştir. Seçimle gelenler seçimle gitmek istememektedir, bunun adı darbedir. Bu darbeyi püskürten 10 milyonlara selam olsun. Saraçhane’de yedi gece direnenler, 81 ilde sokaklardan taşanlar, Maltepe’de 2,2 milyonla o meydanın rekorunu kıranlar, 15,5 milyon kişi, sel olup da dayanışma sandıklarına akanlar bu darbe girişimini püskürtmüştür. Geldiler, seçtiler, tarihe geçtiler."

Özgür Özel, şunları söyledi: "Karşımızdaki cunta devlet ve hükümet içindeki küçük bir azınlıktır. Bunlar ne millettir, ne de anlatmaya çalıştıkları gibi devlettir. Bunlar milleti de devleti de temsil etmiyor. Çıkmışlar FETÖ'cülerin ağzıyla 'biz devletiz, devlet aklı vardır' diyorlar. Oysa siz kim oluyorsunuz da Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yerine geçmeye kalkıyorsunuz! Siz bir avuç ihtiras sahibi cuntadan başka bir şey değilsiniz, oysa biz milletiz, haklıyız, güçlüyüz ve biz kazanacağız."

Erdoğan ve bakanlara tepki

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a tepki gösteren Özel, "Kendi girdiği seçimde cumhurbaşkanı unvanını alan, 19 Mart'ta kendinden sonraki cumhurbaşkanına, cumhurbaşkanı adayımıza kumpas kuran, darbe yapmaya çalışan, cuntanın başına geçen Recep Tayyip Erdoğan artık cunta başkanıdır!" dedi.

Özel, bakanlara da tepki göstererek şunları söyledi:

"Ve onun mürekkebinden yetkiyi milletten almayanlar, onun dolma kaleminin mürekkebinden kağıda dökülen sözde bakanlar... Bakan demokrasilerde olur, bakan oyu milletten alır, milletin gözünün içine bakar. Millet ne istiyorsa onu yapar. Ama orman yangınına itfaiye yollarken bile cumhurbaşkanından talimat bekleyenlerden bakan olmaz. Bunlar Trump'ın bakan yerine atadığı sekreterleri gibi her birisi sekreterdir. Bu sekreterlere söylüyorum; 1 yıl önce 31 Mart seçimlerinde 17'niz bir oldunuz, cumhurbaşkanınızla birlikte gittiniz, İstanbul'da Ekrem Başkanımızın karşısına alayınız geçtiniz, demokrasi tokadını yediniz, yine yiyeceksiniz!

Silah kullanan, insanları özgürlüğünden alan, para toplayan ama millete değil başkalarına hizmet eden yapı, demokratik bir devlet değil cuntanın çetesidir. Türkiye Cumhuriyeti’ni bu cuntadan, devleti suç örgütü gibi yöneten bu iktidardan ilk sandıkta kurtaracağız. İlk sandıkta."

Cezaevinden sevklere tepki

Ekrem İmamoğlu'nun çalışma arkadaşlarının Silivri Cezaevi'nden başka cezaevlerine sevk edilmesine tepki gösteren Özel, şunları söyledi:

"Dün oradan içlerinde sevgili Murat Ongun’un, sevgili Necati Özkan’ın da olduğu 14 kişiyi geceleyin saat 21.00’de önce doktor muayenesine, oradan bir başka cezaevine sevk ettiler. Şimdi sosyal medya üzerinden bununla ilgili algı operasyonları yapıyorlar. Bu sevkin olacağının 10 gün önceden duyumları gelmişti. Amaçları; arkadaşlarımızı birbirinden uzaklaştırmak, her biri bir başka cezaevinde olan kişilere ayrı ayrı gitmek, onlara sözde işbirliği teklif etmek. Bunu yaparak ‘Sen bunlara iftira et, kendini kurtar’ gibi bomboş dosyayı, paçavra MASAK raporunu, milletin görüp de ‘Bununla mı suçluyorsunuz?’ dedikleri dosyayı bulamadıkları gerçek deliller, gerçek tanıklar yerine sahtecilikle desteklemek istiyorlar. Bunu beş kadın bürokratımıza da yaptılar. Bir yaşında evladı ile tehdit ettiler, ‘10 yıl göremezsin’ dediler. Cevap, ‘Ben yalan atmam. Ben olmayan suçu ‘gördüm’ demem. Ben arkadaşlarımın namusuna leke sürmem’ oldu. Bu sefer de başaramayacaklar."

‘Bu cuntanın mali ayağı Mehmet Şimşek'tir, hesap verecektir’

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e de tepki gösteren Özel, "Bütün dünya senin bu darbenin mali ayağı olduğunu biliyor, öğrendi, duydu. Bilmeyene bildireceğim, duymayana duyduracağım. Senin bu yüzünü bütün dünyaya göstereceğim" diye konuştu.

Özel, şöyle devam etti: "MASAK'ta çalışanlardan bir rapor aldım. Savcılıktan MASAK'a talep geldiğinde mutlaka bakana bilgi veririr. Bakan ya görevlendirme yaptırır, ya yaptırmaz. Yazılan rapor önce okuma komisyonuna gider, oradan mutlaka bakana bilgi verilir. Raporun onaylanıp onaylanmamasında bakanın tavrı belirleyicidir. Kendine bağlı olan bu MASAK'tan verilen raporu ben söylediğimde 'haberim yok, bilgim yok' diyen Mehmet Şimşek bir kez daha doğruyu söylememektedir. Bu cuntanın mali ayağı Mehmet Şimşek'tir, hesap verecektir!"

’Turpun büyüğü Trump’

"19 Mart darbesi okyanus ötesinden talimatla, icazetle yapılmış bir darbedir" diyen Özel, "Turpun büyüğünün Trump olduğu ortaya çıkmıştır. Bundan sonra Erdoğan'ı severim, bizim çocuktur, akıllıdır, geçmişte de papazımızı ondan aldım diyen Trump'ın bu ifadelerine sevinecek kadar küçülmüş bir iktidar ve medyasıyla karşı karşıyayız" ifadelerini kullandı.

Özgür Özel, şunları ifade etti:

"Maalesef Trump, ‘Gazze’yi boşaltacağım’ diyor, çıtı çıkmıyor. Buradan hepsini hatırlatıyorum. Elbette Filistin meselesi, Türkiye’nin meselesidir. Erdoğan bu milli meseleden, bu dayanışmadan, bu haklı davadan Trump'ın korkusuna caymış olabilir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizler, üçüncü genel başkanımız, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Bülent Ecevit’in Yaser Arafat ile kurduğu dostluğun bulunduğu yerdeyiz. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının verdiği mücadelenin olduğu yerdeyiz. Bir zamanlar Ekrem Başkanımıza ‘Amerikan projesi’ diyenler, şimdi onu tasfiye etmek için Amerika’dan talimat bekleyenlerdir. 1996’da İstanbul Büyükşehir Başkanı’yken ABD Büyükelçisi ile görüşüp ‘Partim için önemli görüşler aldım’ diyen Erdoğan, bugün ABD’den icazet alan, himaye bekleyen, içinde bulunduğu zor durumdan Amerika sayesinde çıkmaya çalışan biridir. O günkü Erdoğan’a bugün hatırlatıyorum: Sen artık hem cuntacısın, hem mandacısın. Amerikan himayesi istiyorsun. Karargahı saray, silahı yargı, mühimmatı yalan ve iftira olan bu cuntaya hep birlikte direneceğiz."

Kampanyada imza sayısı 10 milyonu aştı

İmamoğlu'nun serbest kalarak cumhurbaşkanı adayı olmasını ve erken seçimi isteyen imza kampanyası için son sayıyı veren Özel, "Şimdi buradan, Samsun’dan bugün öğlen saatlerinde aldığımız rakamı bütün Türkiye’ye duyurarak ve dün akşamüstü saat 17:00 itibari ile bugün öğlen yaptığımız sayımın sonucuna göre dün 10 milyonuncu imza aşılmıştır, emeğinize sağlık. Hedefimiz büyük, yolumuz uzun. Seçmenin yarısından bir fazlasına ulaşana kadar hep birlikte çalışacağız. Hep birlikte üreteceğiz" dedi.

İstanbul'da gençler 'Gelecek biz olacağız' demek için yürüdü