'Nişantaşı Üniversitesi akademisyenleri yalnız değildir!'

soL TV Nişantaşı Üniversitesi’nde baskı ve hukuksuzluklara itiraz ettiği için işten çıkarılan akademisyenlerle görüştü. Akademisyenler bugün bir de basın açıklaması yaptılar.

Haber Merkezi

Nişantaşı Üniversitesi’nde görev yapan araştırma görevlileri insan kaynakları müdürünün odasına çağırılarak hiçbir resmî belge sunulmadan istifaya zorlanmıştı. Hukuksuzluğun ardından çok sayıda akademisyen bugün işten çıkarıldı.

soL TV işten çıkarılan akademisyenlerle görüştü:

Bugün üniversite önünde bir basın açıklaması da yapıldı. Vakıf Üniversiteleri Dayanışma Meclisi ve Eğitim Sen İstanbul 6 No'lu Üniversiteler Şubesi imzalı açıklamada, "Vakıf üniversitelerinin özünü açığa çıkaran bu uygulamalar nitelikli bir eğitimin değil karın ve emek sömürüsünün merkezde olduğu şirket anlayışını göz önüne sermektedir" denildi.

'Birlikteyiz yan yanayız dayanışıyoruz!'

Açıklama şöyle:

"Daha önce mobbing ve ağır çalışma koşulları ile gündeme gelen Nişantaşı Üniversitesi yeni bir rezilliğe daha imza attı. Yirmiye yakın öğretim elemanı arkadaşımızı ve tek tek görüşmeye çağırarak kendine arabulucu diyen bir kişinin ikna çalışmaları ile istifaya zorladılar. Arabulucunun teklifini kabul etmeyenler ise KOD 22 ile tazminatsız bir şekilde işten çıkarma tehdidine maruz kaldı. Durumu protesto eden öğretim elemanlarına hakaret eden rektör yardımcısı Mehmet Ünal ise yapılan hukuksuzluğa bir yenisini daha eklemiş oldu. Aynı zamanda meslektaşlarına destek veren öğretim üyelerinin de bugün tehdit edilerek hukuksuz bir şekilde işlerine son verildi ve görev yaptığı birimlerden güvenlik marifetiyle uzaklaştırıldılar.      

Vakıf üniversitelerinin özünü açığa çıkaran bu uygulamalar nitelikli bir eğitimin değil karın ve emek sömürüsünün merkezde olduğu şirket anlayışını göz önüne sermektedir. Bu Nişantaşı Üniversitesi’nin yaptığı ilk hukuksuzluk değildir. Daha önce de topluca tüm araştırma görevlilerini işten çıkaran, onlara 'tuvalete sırayla gidin' diyerek, masalarının boş olduğu anı kollayıp boş masa fotoğraflarını kullanarak mobbing yapan üniversite adeta bir eğitim değil zulüm yuvasına dönüşmüştür. Sonunda işi baskıya ve mobbinge karşı duran akademisyenleri işten çıkarmaya dek vardırmıştır.  

Çok iyi biliyoruz ki; bugün Nişantaşı Üniversitesi yönetimini asıl korkutan bütün akademisyenlerin ortaya koyduğu birliktelik ve dayanışma tutumudur. Akademinin hala biat etmediği gerçekliğidir. Tek tek çağırdığı öğretim elemanlarını tazminattan mahrum bırakmakla utanmadan tehdit edenler, hakarete varan sözler edenler bunun bir karşılığı olacağını bilmelidirler. Korkup tek tek odaya aldıkları öğretim elemanlarının arkasında yüzlerce eğitim ve bilim emekçisi durmaktadır. Birlikteyiz yan yanayız dayanışıyoruz! Vakıf Üniversitesi Dayanışma Meclisi ve Eğitim Sen olarak tam da bu çürümüşlüğün önünde haykırıyoruz ki Nişantaşı Üniversitesi akademisyenleri yalnız değildir!"