Diyarbakır’da 19 gün önce kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran’ın cansız bedeni, dün sabah köyün yakınındaki derede çuval içinde bulundu.
Narin’in annesi, babası, iki kardeşi ve amcasının da aralarında bulunduğu 24 kişi gözaltında sorgulanıyor.
Ortaya çıkan ifadeler ve bulgular soruşturmanın seyrini değiştirecek nitelikte.
01.00 | Kesin ölüm nedeni belirlenemedi
Adli Tıp Kurumu'na götürülen Narin'in deforme olmuş bedeni 13 kişilik uzman ekip tarafından incelendi.
Ceset derede yere gömülü bir şekilde üzerine taşlar konularak bulunmuştu. Ön otopsi raporuna göre cesette çürüme başladığı için ölüm zamanı belirlenemedi.
Gazeteci İsmail Saymaz'ın aktardığına göre sol ayağın diz altından kopmuş olduğu görüldü, iç kanama tespit edilemedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, alınan doku örnekleri üzerinde incelemelerin süreceğini, kesin ölüm sebebinin böylece anlaşılacağını açıkladı.
12.00 | Narin sonsuzluğa uğurlandı
Narin'in cenazesi, otopsinin ardından yakınlarına teslim edildi.
Komşu köyde kılınan cenaze namazının ardından Narin, doğduğu köy Tavşantepe'de toprağa verildi.
15.30 | 'Amcası cesedi verdi, 200 bin lira teklif etti'
Gözaltınaki isimlerden biri Narin Güran'ı dereye kendisinin gömdüğünü itiraf etti. Adı açıklanmayan şüphelinin "Narin'in amcası olan muhtar Salim Güran, cesedi araç içerisinde getirdi. Battaniyeye sarılıydı. Birlikte çuvala koyduk. Muhtar ayrıldı. Çuvalı kendi aracıma alıp daha sonra dere yatağına götürerek gömdüm" dediği öğrenildi.
DW Türkçe'nin ulaştığı bilgilere göre, Jandarma'nın yaptığı arama sonucunda tutuklu amca Salim Güran'ın aracında bulunan bir battaniyede inceleme yapılmıştı. İtirafçının da işaret ettiği o battaniyede yapılan incelemede Narin Güran'ın DNA'sı bulundu.
İtirafçı, 21 Ağustos'ta yani Narin'in kaybolduğu gün Salim Güran’ın battaniyeye sarılı cesedi kendisine getirerek "bunu yok edeceksin" dediğini söyledi.
Bu sırada Salim Güran'ın kendisine "İyi düşün, sana 200 bin lira para veririm" dediğini kaydeden itirafçı, "Çocuğu torbaya koyduğumuzda sağ kulağının arkasında boyun bölgesinde bir kızarıklık vardı. Çocuğun tüm vücudu çuvala sığmıştı. Çocuğun ayağının kesik olup olmadığını hatırlamıyorum çünkü çok telaşlıydım" ifadelerini kullandı.
Dereyi Güran'ın işaret ettiğini kaydeden itirafçı, daha sonra Narin Güran'ın bulunduğu noktaya inerek ağacın yanında çok derin olmayan bir yere çuvalı bıraktığını anlattı. Çuvalın bulunmaması için üzerinde 15-20 kilo ağırlığında taş koyduğunu aktaran itirafçı eve dönüp namaz kıldığını ve aramalara katıldığını söyledi.
16.00 | Derede keşif yapılıyor, amca yeniden sorgulanacak
Jandarma itirafçıyı Narin'in cesedinin bulunduğu dereye götürdü. Savcı da jandarmaya eşlik ediyor.
İtirafçı, Narin'i dereye nasıl götürdüğünü, nereye bıraktığını detaylıca jandarmaya anlatacak.
İtirafçının ifadeleri sonrası Narin'in tutuklu amcası da yeniden sorgulanmak üzere Jandarma karakoluna götürüldü.
Amcası tutuklanmıştı
Narin'in amcası, aynı zamanda kırsal Tavşantepe Mahallesi'nin muhtarı Salim Güran, 2 Ağustos'ta "Kasten öldürme" ve "Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlamasıyla tutuklanmıştı.
Güran’ın avukatı Seda Toğrul, müvekkilinin tutuklanması için DNA örneği ile WhatsApp yazışmalarını silinmesinin kanıt olarak gösterildiğini söyledi.
Suçlamaları reddeden Güran, telefonundaki WhatsApp mesajları ve görüşmelerini neden sildiğini ise şöyle anlattı: "Kardeşim Arif’in mermileri yakalandığında arayıp ‘tanıdık yok mu’ diye sordum. Bu sebeple o tarihte tüm WhatsApp kayıtlarını sildim."
Amca Salim Güran, Narin’in babası Arif Güran ile aralarında husumet olduğu ve Arif Güran’a yönelik "Sana böyle bir acı yaşatacağım, ömür boyu unutmayacaksın" şeklinde bir söz söylediği iddiasını da reddetti.
Aileye başsağlığı dilemediler
AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, soruşturmayı yakından takip ettiğini duyurarak, "Narin evladımızı bizden kopartanların hak ettikleri en ağır cezayı almaları için adli sürecin bizzat takipçisi olacağımın bilinmesini istiyorum" dedi.
Erdoğan'ın mesajında aileye başsağlığı dilememesi dikkat çekti. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da gözaltı işleminden önce yaptıkları açıklamalarda aileye başsağlığı dilememişlerdi.
AKP Diyarbakır Milletvekili Ensarioğlu ise aileyi yakından tandığını ve onları üzmemek için bildiklerini açıklamadığını söylemişti: "Bizlerin bazen bilmediği, bazen de bilip söylemememiz gereken şeyler var. Çünkü aile de bizim dostlarımız. Konu çok hassas. Onları da çok fazla üzecek bir şey söylemek istemiyoruz."
Binler Narin için yürüdü
Birçok ilde binlerce kişi "Narin için adalet" sloganıyla bir araya geldi.
Diyarbakır'da DBP ve DEM Parti Narin'in öldürülmesini protesto etmek için yürüyüş düzenledi. Eylem, polisin engelleme girişimine rağmen tamamlandı. Yurttaşlar "Katil Hizbullah işbirlikçi AKP" sloganıyla yürüdü.
Van'da Emek ve Demokrasi Platformu bileşenlerinin çağrısıyla buluşan yüzlerce kişi Narin'in fotoğraflarını taşıyarak yürüdü.
İstanbul ve Ankara'da da protestolar vardı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun düzenlediği basın açıklamalarında "İşte görüyoruz. Narin gibi yaşayamıyor çocuklar. Bugün Narin için başsağlığında bulunanlar, biliniz ki Narin’in kanı ellerinizde" ifadelerine yer verildi.
'Gerici düzenin temsilcileriyle hesaplaşacağız'
Türkiye Komünist Partisi, paylaştığı mesajda Narin'in ölümünde tarikatların, cemaatlerin ve gericiliğin rolüne işaret etti.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Acımız da öfkemiz de büyük, çok büyük. Bu gerici düzenden sorumlu olup, Narin'in ölümünün ardından sahte göz yaşı dökenlerden de, bu gerici düzenin temsilcilerinden de, Narin'i aramızdan koparanlardan da mutlaka ama mutlaka hesap soracağız!"