Artvin'in Hopa ilçesinde, 31 Mayıs 2011'de AKP mitingi öncesinde ve sonrasındaki protestolar sırasında polisin yoğun olarak biber gazı kullanması sonucu kalp krizi geçirerek yaşamını yitiren emekli öğretmen Metin Lokumcu'nun ölümüne ilişkin davada karar çıktı.
Lokumcu'nun ölümüne ilişkin yargılanan 13 polisin tümü beraat etti. Duruşma öncesi BirGün'e konuşan Metin Lokumcu'nun oğlu Ulaş Lokumcu, savcının 13 polis için beraat istemesine dair, "Hakim birazcık vicdanlıysa sonucun böyle olmayacağını görmek istiyorum" ifadelerini kullandı.
Mahkeme Başkanı, kalp krizi nedeniyle yaşamını yitiren Metin Lokumcu'nun ölümüyle polisin biber gazı kullanımı arasında "illiyet bağı bulunmadığını" ifade etti.
Keşif talebine ret
Duruşma Avukat Meriç Eyüboğlu'nun savunmasıyla başladı. Eyüboğlu, "Savcılık mütalaasından meselenin esasının anlaşılamadığını görüyoruz. İfadelerden de anlaşıldığı üzere kimin nerede olduğu anlaşılamıyor. Mahkeme heyetinden bir kez daha keşif talebinde bulunuyoruz" dedi. Keşif talebi mahkeme tarafından reddedildi.
Duruşmada neler yaşandı?
Metin Lokumcu davasını takip etmek isteyenler mahkeme salonuna alındı. Koltuk sayısı kadar izleyicinin salonda bulunması istendi. Ayakta olanlar dışarı çıkarılmak istendi. Ancak itirazlar üzerine salona ek koltuk getirildi.
Metin Lokumcu'nun oğlu Ulaş Lokumcu, "Babam 25 yıl sayısız öğrenci yetiştirdi. Babamı kaybettiğimde üniversite öğrencisi ve 22 yaşındaydım. Evlendim. Çocuğum 4 yaşında. Orantısız güç had safhada. Babamın kimseye saldırdığı görüntü yok. Babamın hasta olduğuna dair bir tek delil yok. Babam biber gazından öldü" dedi.
"Hopa'da Reşit Kibar öldürüldü, şimdi tetikçi yargılanacak" diyen Lokumcu, "Tetikçiye ceza vereceksiniz arkası ne olacak. Polislerin yargılanması ya da ceza alması... Yargılanması gereken Erdoğan'dır. Çünkü o gün 'dağıtın' diyen o dur" ifadelerini kullandı.
‘Mahkemenin tarihsel sorumluluğu var’
Lokumcu ailesinin avukatı Hakan Özkan, şunları söyledi:
"Bir maden şirketinin saldırısında bir arkadaşımız öldü. Mahkemenin tarihsel sorumluluğu var. Bu mahkemeden çıkacak karar bu bölgedeki yaşam savunucularının kaderini tayin edecek. Reşit Kibar davası da buraya gelebilir. Biz görev gereği burada olur musunuz bilmiyorum. Ama biz buradayız. Biz savunma pozisyonunda bırakıldık."
"Heyetinizin vereceği karar tarihsel önemde" diyen Özkan, "Buradaki karar Reşit Kibar davasını da etkilileyecek. Bu karar Arhavide toprağını savunan Hopa'da ormanını savunanı Rize’de deresini savunanın gözü bu duruşmada" ifadelerini kullandı.
Savcının talebi de beraatti
Davaya sunulan bütün delillere rağmen 11 Haziran'da Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki son duruşmasında savcı, esas hakkındaki açıkladığı mütalaada yargılanan 13 polis için ayrı ayrı beraat talep etmişti.
Mütalaada ölümün kalp krizi nedeniyle gerçekleştiğini, bunun biber gazından olduğu anlamına gelmediğini belirtmişti.