Meğer Instagram yasağında akla gelen resmi gerekçe 'Atatürk'e hakaret'miş

Ulaştırma Bakanı, Instagram yasağını anlattı. Resmi gerekçe: cinsel içerikli paylaşımlar, Atatürk'e hakaret... Resmi olmayan taraftaysa "toplumun hassasiyetleri" varmış.

Haber Merkezi

*Kapak görseli: Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, AKP'nin "İnsan Hakları Kampı"nda ok atışı yaptı. (Fotoğraf: AA)

Türkiye'de 38 milyon kullanıcısı bulunan Instagram'a 2 Ağustos'ta getirilen erişim engeli 9 gün sonra kaldırıldı.

Bu süreçte engellemenin gerekçesi açıkça paylaşılmadı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "kanunun ve hassasiyetlerin dikkate alınmadığını" söylemekle yetindi.

Somut gerekçelere değinmeyen açıklamalar nedeniyle yasaklama kararının İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un engellenen paylaşımı nedeniyle alındığı düşünüldü.

Altun, Hamas lideri İsmail Haniye'nin öldürülmesi sonrası taziye mesajı yayımlamış ve Instagram'ın bu paylaşımı kaldırmasını "sansür girişimi" olarak nitelemişti.

Bir ay sonra açıkladı

Instagram yasağının gerekçeleri bir ayın ardından ilk defa dile getirildi.

Bakan Uraloğlu, dün katıldığı AKP'nin "İnsan Hakları Kampı"nda kendine sorduğu "Instagram'ı neden yasakladık" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Katalog suçlarımız dediğimiz kumar, cinsel içerikli paylaşımlar, Atatürk'e karşı olan, Atatürk'e hakaret ve benzeridir."

Bakanlığı "Atatürk'e hakaret" suçlamasını hatırlaması dikkat çekti. Geçtiğimiz aylarda Mustafa Kemal Atatürk için "Osmanlı’yı süren soysuz" diyen AKP'li Şevki Yılmaz hakkında soruşturma başlatılmamıştı.

'Bir de resmi olmayan gerekçe vardı'

Bakan Abdulkadir Uraloğlu, saydıklarının "resmi gerekçeler" olduğunun altını çizdi. "Resmi olmayan" gerekçeyiyse şöyle anlattı:

"Resmi olmayan tarafında da toplumumuzun hassasiyetleri vardı. ‘Bunlara da uyacaksınız’ dedik. Bundan sonra bu platformlar bizim buradaki kararlı duruşumuzu gördü. O istediklerimiz yerine getirilince, biz de erişim engelini kaldırdık."

AYM İletişim Başkanlığı'nın yetkilerini iptal etmişti

Instagram'a erişim engeli kararından saatler sonra Anayasa Mahkemesi, İletişim Başkanlığı'nın yetkilerini kısıtladığı kararını Resmi Gazete'de yayınlamıştı.

Dikkat çekici kararda İletişim Başkanlığı'nın "dezenformasyonla mücadele" ile ilgili attığı adımlar, Anayasa’nın 26. maddesinde yer alan "düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti" ile 28. maddesinde yer alan "basın hürriyeti"ne müdahale olarak değerlendirilmişti.

Ancak söz konusu kararın duyurusu kısa süre sonra siteden geri çekilmiş, sosyal medya paylaşımları da silinmişti.