Kırdılar, yediler, tahrip ettiler: Ayasofya'nın bir kapısı daha kırıldı

Müze statüsünden çıkarılarak ibadete açılan Ayasofya'nın ana kapısı olmak üzere zarar görmeye devam ediyor. Daha önce kapısı yenen Ayasofya'nın bu sefer bir başka kapısının kırıldığı ortaya çıktı.

Haber Merkezi

Müze statüsünden çıkarılarak camiye dönüştürülmesinden sonra tahribat haberleriyle gündeme gelen Ayasofya'da yeni bir hasar ortaya çıktı. 

Gazete Duvar'dan Ferhat Yaşar'ın haberine göre; "Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi" ismi verilerek 24 Temmuz 2020 tarihinde ibadete açılan yapının başta ana kapısı olmak üzere birçok yerine zarar verildi. Son olarak bir başka kapısının daha kırıldığı ortaya çıktı.

Davaya konu olan olay bugün İstanbul 12’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. İstanbul Vakıflar Birinci Bölge Müdürlüğü ve Ayasofya Camii Sorumlu Müdürü Tuncay Ramazan, kameralarda inceleme yaptıklarını, kapıyı kıranın Atif Kasar olduğunun tespit edildiğini bildirdi. Kasar hakkında kurum adına şikayetçi olundu.

'Devriye atarken kapının kırık olduğunu fark ettim'

Kapının kırıldığı gece nöbet tutan güvenlik görevlisi Turgay Benek, mahkemede tanık olarak dinlendi. Benek, şunları söyledi:

“O gün çalışıyordum. Sabaha karşı devriye atarken kapının kırık olduğunu fark ettim. Kameradaki arkadaşlara durumu bildirdim. Sabah namazında 05.29’dan sonra yasak kapıya geçip, kapıyı kırdı. Kırdıktan sonra yukarıya çıktı. Üst katlarda biraz gezindi. Köşede biraz yattı. Sabah 08.00’da çıkıp gitti.”

'Sadece ittirdim'

Kapıyı kırdığı öne sürülen Atif Kasar hakkında “Kamu malına zarar verme, ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme” suçlamalarıyla dava açıldı.

Sanık Kasar ise kapının kırılmasına ilişkin, “Kırmadım. Sadece ittirdim. Zincirler vardı. O kapı insan gücüyle kırılacak bir kapı değil” şeklinde savunma yaptı.

Mahkeme, kırılan kapının bir kültür varlığı olup olmadığının araştırılması ve maliyetinin tespit edilmesi için bilirkişi araştırmasına karar verdi.