Küba'da Havana Savcılık Ofisi bu hafta yaptığı açıklamada karşıdevrimci gruplarca düzenlenmek istenen 15 Kasım’daki yürüyüşü yasadışı ilan etti. Kübalı yetkililer sözkonusu yürüyüşün yapılması halinde düzenleyicilerinin ve katılımcılarının Küba Anayasası’nı ihlal etmiş olacaklarını ve haklarında dava açılabileceğini bildirdi.
İspanyol haber ajansı EFE’nin haberine göre, ABD Başkanı Joe Biden’ın Latin Amerika baş danışmanı Juan González, sözkonusu yürüyüşü düzenleyenlerin tutuklanması halinde ABD’nin Küba’ya ek yaptırımlar uygulayacağı tehdidinde bulundu. González yaptığı açıklamada yürüyüşü yasaklama kararının Küba hükümetinin “halkla diyalogdan korktuğu” anlamına geldiğini iddia etti ve ülkeye yeni yaptırım tehdidinde bulundu.
ABD ablukasını sıkılaştırma tehdidinde bulunan González “Küba’nın geleceği Washington’dan belirlenmeyecek. Değişim isteyen Kübalıların sesini desteklemeye, onlara arka çıkmaya ve güçlendirmeye tamamen bağlıyız” ifadelerini kullandı.
ABD’nin Küba’ya uyguladığı ablukayı sıkılaştırarak yeni yaptırımlar empoze eden Trump’ın Küba politikasını Biden hükümeti devam ettiriyor. Biden yönetiminde Küba’ya yönelik abluka daha da sıkılaştırıldı. BM Genel Kurulu’nda 2 aleyhte oya karşılık 184 ülke ABD’nin Küba’ya yönelik ekonomik ablukasını bir kez daha mahkum etmişti. Buna karşın abluka pandemi koşullarında sıkılaştırılarak devam etti.
Biden’ın danışmanı González ablukanın kaldırılmasına dair soruya ise “Bu ABD Kongresi’nin meselesi” diye yanıt verdi.
Küba: ABD bir kez daha Küba'yı tehdit etme hatası yapıyor
González’e ilk tepki Küba Dışişleri Bakanlığı’nın Twitter hesabından yapılan açıklamayla geldi.
Bakanlıktan yapılan açıklamada “ABD hükümetinin üst düzey yetkilisi açıkça müdahaleci bir yaklaşımla bir kez daha Küba’yı tehdit etme hatasını yapıyor. Bu adımın BM Sözleşmesine aykırı olmasının yanısıra tarih göstermiştir biz Kübalılar ne kendimizi tehdit altında hissediyoruz ne de onlardan etkileniyoruz.”
Kübalı istihbarat uzmanı Escalante uyarmıştı
Küba'nın bir numaralı istihbarat uzmanı olarak bilinen Fabián Escalante Eylül ayında yaptığı açıklamada karşıdevrimin sosyalist ülkeye yeni bir saldırı hazırlığında olduğu konusunda uyarıda bulunmuştu.
Muhtemelen karşıdevrimcilerden oluşan bir grup “aktivist”in Kasım ayında Havana yetkililerinden "şiddete karşı barışçıl yürüyüş" izni almak isteyeceğini söyleyen Escalante, ABD’nin Florida eyaletinde Kübalı karşıdevrimcilerin yoğun olarak finanse edildiği Miami'deki yerel medya haberlerine atıfta bulunmuştu. Sözkonusu haberlerde Kasım ayında yapılması planlanan yürüyüş için "şiddete karşı, tüm Kübalıların hakları için, siyasi mahkumların serbest bırakılması, farklılıkların demokratik ve barışçıl yolla çözülmesi için" gibi ifadeler yer alıyordu.
Benzer haber kaynaklarının Küba genelinde "gösteri" hakkı için yürüyüş çağrıları yaptığına da işaret eden Escalante, sosyal medyada dolaşıma sokulan yalanlar ve yarı-gerçeklerle başta Küba Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel olmak üzere hükümetin hedef alındığını ve suçlamaların yoksun ve savunmasız kentsel bölgelerde yaşam koşullarının iyileştirilmesindeki başarısızlığa odaklandığını kaydetmişti.
ABD’nin Miami kentinde Marco Rubio, María Elvira Salazar gibi kongre üyeleri tarafından manipüle edilen Küba topluluğunun bir kesiminin silah ve para hazırlığında olduğunu da dile getiren Escalante, bunların adadaki bağlantılarıyla yakın temas halinde olduklarını ve bir istikrarsızlık ortamı yaratmayı deneyeceklerini söylemiş ve sosyalist Küba’ya karşı bu tehdidin küçümsenmemesi uyarısında bulunmuştu. Sözkonusu tehdide karşı yurtsever seferberliklerle kitlesel eylem çağrısında bulunan Escalante "Bildiğimiz şeyi yapacağız, bu da halkı seferber etmek" demişti.