İzBeton'a yolsuzluk soruşturması kapsamında "ihaleye ve edimin ifasına fesat karıştırma" ve "nitelikli dolandırıcılık" suçlamasıyla gözaltına alınanların sayısı 137'ye yükseldi. Emniyetin gözaltı görüntüleri diye paylaştığı video geçen yıla ait çıktı.
Haber Merkezi
İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) iştiraki İZBETON AŞ'ye yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında "ihaleye ve edimin ifasına fesat karıştırma" ve "nitelikli dolandırıcılık" suçlamasıyla başlatılan soruşturma sürüyor
Operasyon kapsamında 7 kişi daha gözaltına alındı, gözaltı sayısı 137'ye yükseldi.
Gözaltına alınanların ifade işlemleri İl Emniyet Müdürlüğü Yeşilyurt Hizmet Binası'nda başladı.
Tunç Soyer'den açıklama: 'Beşli çetelere, inşaat baronlarına teslim olmadım'
Gözaltında tutulan isimlerden eski İzBB Başkanı Tunç Soyer sosyal medya hesabı üzerinden kooperatif soruşturması ile ilgili açıklamalarda bulundu. Kendisine yapılanla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yapılanların "aynı" olduğunu söyledi.
Soyer, "Ben beşli çetelere, inşaat baronlarına teslim olmadım. Ben ne yaptıysam halkım için, partimin ilkeleri doğrultusunda sosyal demokrat halkçı politikalara uygun olarak yaptım. Bu model kentsel dönüşümde müteahhit kârını, rantı ortadan kaldırdı ve dünyanın birçok yerinde örnek olarak gösterildi" ifadelerini kullandı.
Soyer, "Halk Konut" projesini "rant değil halk projesi, kimsenin cebine bir kuruşun girmediği şeffaf bir sistem" diyerek savundu.
Açıklama şöyle:
"Göreve geldiğimde İzmir'in en büyük sorunu olarak gördüğümüz kentsel dönüşüm projeleri ekonomik nedenlerle durmak üzereydi. Müteahhitler ihalelere girmiyor, dosya alanlar teklif vermiyordu. Biz İzmirlileri modern, sağlam konutlara kavuşturmak için çaba harcarken bu zor şartlarda Uzundere'de 817, Örnekköy'de 333 bağımsız birimi hak sahiplerine teslim ettik.
Uzlaşı ile yerinde dönüşüm ilkemizle hareket ederken İzmir depremini yaşadık. Biranda ortaya çıkan konut talebi, sorunu daha da can yakıcı hale getirdi. Bu sorunu aşmak için yerinde dönüşüm, yüzde yüz uzlaşı şartı, İzmir Büyükşehir Belediyesi garantörlüğü, İzbeton şirketimiz aracılığıyla Türkiye'ye örnek olacak Halk Konut sistemini oluşturduk. Bu proje ile depremde evleri yıkılan vatandaşlarımıza apartman ve site bazında kooperatifler kurdurup kendi evlerinin müteahhiti olmalarını sağladık. Nitekim Bayraklı'da çok sayıda hemşehrimiz bu evlerde güvenle oturuyor. Müteahhitlerin teklif dahi vermediği kentsel dönüşüm alanlarında ise başka bir yöntem uyguladık. Burada da konut sahibi olmak isteyenler kooperatif kurarak inşaatları üstlendi. Kooperatif üyelerinin bir daireyi kendilerine, bir daireyi de gecekondu sahiplerine yaptığı bu sistem büyük ilgi gördü ve kentsel dönüşüme büyük hız kazandırdı.
Ancak kent deyince beton, bina deyince gökdelen, inşaat deyince rant anlayanları Halk Konut sistemi çok rahatsız etti.
Özünde, İzmir'i depreme dirençli hale getirmek, doğamızla uyumlu bir yaşam inşaa ederken, kentsel dönüşümün rantını halkımız arasında paylaştırmayı hedefleyen Halk Konut'u büyümeden boğmak için ellerinden geleni yaptılar.
Sosyal ve ekonomik gereksinimleri gözeten, yeşil alanları geniş, dayanışma ve komşuluk ilişkilerini güçlendiren Halk Konut, genelde ve yereldeki iktidar temsilcilerinin hedefi oldu. Sosyal demokrasinin en iyi örneklerinden biri olacak projenin Türkiye'ye yayılmasından korktukları için şikayet üzerine şikayette bulundular. Yetmedi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nı siyasi baskılarla devreye sokup inşaatları durdurdular. Bu nedenle hem aidat ödeyerek konut sahibi olmak isteyenleri, hem gecekondusu yerine çağdaş bir yaşama kavuşmayı hayal edenleri mağdur ettiler.
Emin olun bu mağduriyette sistemden kaynaklanan hiçbir sıkıntı yoktur. Sistem son derece sağlam ve tüm ayrıntıları iyi düşünülmüş, tasarlanmış ve hukuka uygun bir model haline getirilmiştir. Yeniden aday gösterilmemem nedeniyle de proje ne yazık ki birçok projemiz gibi takipsiz, hatta sahipsiz kaldı.
Ben beşli çetelere, inşaat baronlarına teslim olmadım.
Ben ne yaptıysam halkım için, partimin ilkeleri doğrultusunda sosyal demokrat halkçı politikalara uygun olarak yaptım. Bu model kentsel dönüşümde müteahhit kârını, rantı ortadan kaldırdı ve dünyanın birçok yerinde örnek olarak gösterildi.
Görev süremde akıl almaz saldırılara, iftiralara maruz kaldım, yılmadım, yıkılmadım, geri adım atmadım.
Tekrar ediyorum, Halk Konut bir rant değil halk projesidir. O nedenle 'ekonomik demokrasinin' uygulama örneklerinden biridir. Kimsenin cebine bir kuruşun girmediği şeffaf bir sistemdir. Dün yılmadım bugün de yılmam. Beşli çetelere, rant peşinde koşan muktedirlerin genel ve yerel uzantılarına dün eyvallah etmedim bugün de etmem.
Dün İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız ve CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu'na yapılan bugün bana ve arkadaşlarıma yapılmak isteniyor.
Mesajları, iyi dilekleri ile yanımızda olan tüm kardeşlerime, İzmir'e gelerek güçlü desteğini gösteren Genel Başkanımız Sn. Özgür Özel'e, parti yöneticileri ve milletvekillerimize teşekkür ediyorum.
Bu da geçer..."
Görüntüler tepki çekmişti: Başka bir operasyona aitmiş
İzmir Emniyet Müdürlüğü tarafından operasyonun görüntüleri de servis edildi.
Anadolu Ajansı'nın geçtiği görüntülerde haberin künyesine "Kameraman" olarak İzmir Emniyet Müdürlüğü yazıldı.
Söz konusu görüntüler tepki çekti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel görüntüler için, "Polis araçlarını, yüzlerce polis aracını emin olun saatlerce uğraşarak verdikleri bir nizamla, drone görüntüleriyle, özel bir film prodüksiyonu gibi harekete geçişleri, kişilerin onurlarını, haysiyetlerini zedeleyecek gözaltı görüntülerini servis ettiler. Maksat adalet aramak olsa dronela aranmaz adalet. Eğer doğrunun ve hakikatin peşindeyseniz, algı operasyonlarına ihtiyacınız yoktur" ifadelerini kullandı.
Ancak görüntülerin eski olduğu ortaya çıktı.
Servis edilen görüntülerin 22 Ekim 2024'teki "Aliağa Limanlarında Rüşvet Operasyonu"na ait olduğu öne sürüldü.
CHP İletişim hesabı da görüntüleri sosyal medya hesabından paylaştı.
Ne olmuştu?
Sayıştay raporu, mülkiye müfettişi raporu, bilirkişi raporlarına istinaden İzBB iştiraki İzBeton'a yönelik "ihaleye ve edimin ifasına fesat karıştırma" ve "nitelikli dolandırıcılık" suçlamasıyla 157 kişi hakkında gözaltı kararı verilmişti.
Gözaltına alınanlar arasında eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu da bulunuyor.
CHP'nin ikinci büyük belediyesi İzmir'de başlatılan operasyon parti içerisindeki bir tartışmayı körüklemişti. İzBB Başkanı Cemil Tugay ile CHP il yönetimi arasında son dönemlerde artan gerilim "Soyer'i Tugay şikayet etti" iddialarıyla alevlenmiş, parti Genel Başkanı Özgür Özel dün yaptığı açıklamada "İnceliyoruz" demişti.
İktidar memleketle, CHP kendisiyle kavgalı: 'Tunç Soyer'i yargının önüne Cemil Tugay attı' iddiası | ![]() |