İşte TKP'nin çözümü: 'Tarım'da çıkış haritası açıklandı

TKP, güncel sorunlara çözüm belgelerini duyurmaya devam ederken bugün 'Tarım'da çıkış haritasını yayınladı.

Haber Merkezi

Türkiye Komünist Partisi bugünün gerçek sorunlarına somut çözümlerini duyurmaya devam ediyor. TKP, iktidara gelir gelmez hayata geçireceği belgelerden ilk olarak "İç Politika" haritasını yayınlarken, bugün de tarıma ilişkin olanı açıkladı.

Türkiye Komünist Partisi Haziran ayında yaptığı konferansta "2023 Yeniden" metnini açıklamış, sonrasında üç büyük kentte kitlesel buluşmalara imza atmıştı.

Kısa süre içinde çok sayıda yeni semt ve işçi evleri açılışlarına imza atan ve bunun sayısının da artacağını ilan eden TKP, şimdi de kendi çözüm belgelerini duyurmaya başlıyor.

Bu metinlerin ikincisi "Tarım"a ilişkin olurken, söz konusu metin "Sermayenin çıkarlarının değil halkın refahının gözetildiği, toprağın, tarım işçileri ve çiftçilerin emeğinin rant ve zenginleşme aracı olmaktan çıktığı, kendi kendine yeten bir ülke tarımı için… İşte iktidarımızda tarıma dair atacağımız adımlar" ifadeleriyle duyuruldu.

TKP raporuna ilişkin bir video da yayınladı. Videonun sunumunu Nevzat Evrim Önal, Tuğçe Sezen Gedik ve Özgür Selvi yaptı. İlgili video şöyle:

İşte TKP'nin Çözümü: Tarım

TKP'nin yayınladığı metini duyuru açıklaması da şöyle:

"Türkiye Komünist Partisi, ülkemizin güncel ve gerçek sorunlarına yönelik somut çözümlerini açıklamaya devam ediyor. TKP, yirmi yıllık AKP iktidarı boyunca uygulanan piyasacı politikalarla enkaza dönüştürülen tarım sektörünü toplumun ihtiyaçları doğrultusunda ve merkezi planlamayla yeniden ayağa kaldıracağını ilan ediyor.

Sermayenin çıkarlarının değil halkın refahının gözetildiği, toprağın, tarım işçilerinin ve küçük ölçekli çiftçilerin emeğinin rant ve zenginleşme aracı olmaktan çıktığı, kendi kendine yeten bir ülke tarımı için… İşte TKP’nin iktidara gelir gelmez hayata geçireceği çözümlerden öne çıkan başlıklar:

Tarımsal üretim olanakları verimli kullanılacak.

Tarımsal üretim özel mülkiyetçiliği besleyen bir yapılanmadan çıkarılacak, çiftçilerin bir araya gelerek oluşturdukları kolektif çiftliklerde veya devlet çiftliklerinde gerçekleştirilecek.

Toprakta özel mülkiyetin tarla ve parsel sınırlarıyla dayattığı verimsizlik ortadan kaldırılacak, alet ve makine kullanımı, sulama, gübreleme ve ilaçlama gibi tüm işlemler kooperatifler ölçeğinde çok daha verimli biçimde planlanacak.

İktidarımız, tarımsal üretimi kooperatiflere sipariş edecek, ürünü satın alacak ve gerektiğinde devlet fabrikalarında işleyerek yurttaşlara ulaştıracak; çiftçi bir daha “Ürünüm tarlada kalır mı?” ya da “Traktöre koyacağım mazotun parasını çıkartabilir miyim?” diye düşünmeyecek.

Tarım arazilerinin kaybına izin verilmeyecek.

Tarım arazileri, üzerinde kamudan başka kimsenin nitelik değiştirici bir tasarruf hakkının olmadığı ulusal zenginlik olarak değerlendirilecek, bu arazilerin imar nedeniyle kaybına kesinlikle izin verilmeyecek.

Tarımsal üreticinin üzerinden piyasanın basıncı kaldırılacak, tarım arazilerinde kısa sürede yüksek verim almak için uzun erimde toprağa zarar veren pratiklerden vazgeçilecek.

Ülkenin su kaynakları israf edilmeyecek biçimde planlı kullanılacak ve su havzalarından düzensiz su çekilmesine sebep olan, dar alanlarda aşırı sulama nedeniyle olumsuzluklar yaratan kaba sulama yöntemlerine son verilecek.

Tarımda bağımlılık ortadan kaldırılacak.

Doğal kaynaklar elverdiği ölçüde her türlü ithalat bağımlılığına son verilecek.

Özelleştirilmiş tüm gübre fabrikaları tekrar devletleştirilecek.

Otomotiv sanayiinde tarım makinaları, kimya sanayiinde tarımsal ilaç, gıda sanayiinde ise yem fabrikaları kurulacak ya da devletleştirilecek.

Ülkenin yerel tohum ve bitki çeşitliliği tekrar gözden geçirilip, iklim değişikliğine bağlı olumsuzluklar ve olanaklar değerlendirilerek tekellerin değil halkın gereksinimleri doğrultusunda tohum geliştirme ve üretimi gerçekleştirilecek.

Yurttaşlara ucuz ve bol hayvansal gıda sağlanması merkezi planlama ile mümkün olacak.

Bölgelerdeki hayvan sayılarına göre bölge kooperatifleri ya da havza birlikleri bünyesinde büyük ölçekli çiftlikler kurulacak, hayvan stoğu buralarda birleştirilecek. Bu çiftlikler kapitalizmin kâr maksimizasyon mantığıyla çalışan, mümkün olan en dar alanda kurulan, hayvanların yaşamları boyunca eziyet gördüğü ve yoğun ilaç kullanımını zorunlu kılan endüstriyel çiftliklerine benzemeyecek; çayır ve mera varlığının en etkin biçimde değerlendirileceği noktalarda yaygın işletmeler olarak oluşturulacak.

Tüm yem fabrikaları, süt sanayii tesisleri, kanatlı ve yumurta üretim tesisleri devletleştirilecek, gerekli görülen durumda bunlar kurulacak devlet çiftliklerinin coğrafi konumuna göre taşınacak.

Sucul doğal kaynaklar tahrip edilmeden yurttaşlara ucuz su ürünleri sağlanacak.

‘Deniz, Su ve Balıkçılık Bakanlığı’ kurulacak.

Her bir sucul havza için bir balıkçılık kooperatifi kurulacak, tüm av tekneleri bu kooperatiflerde birleştirilecek ve ekosistem açısından sakıncalı nitelikte olan ekipman kullanımı bu kooperatifler aracılığıyla ortadan kaldırılacak.

Avlanan tüm deniz ürünleri yurttaşların tüketimine devlet kanallarından sunulacaktır.

Çiftçilerin borçları silinecek.

Tüm bankalar devletleştirilecek ve halkın, dolayısıyla tüm çiftçilerin bankalara olan borcu tek kalemde silinecek. Kurulacak bölge kooperatifleri-havza birlikleri sistemi benzer bir borç sarmalının oluşmasını önleyecek."

TKP'nin yayınladığı "Tarım" metnine buradan ulaşabilirsiniz.