İliç’te 9. gün: ‘Evladımı versinler de para, altın onların olsun, gözleri doysun’

İliç'te toprak altındaki 9 işçiden biri olan Uğur Yıldız’ın ailesi diğer işçi ailelerine ulaşamadıklarını söylüyor. Baba Yıldız "Evladımı versinler de para, altın onların olsun" diye tepki gösteriyor.

Haber Merkezi

Erzincan İliç’te Kanadalı maden şirketinin işlettiği altın maden ocağındaki facianın 9. gününde 9 işçi halen toprak altında.

İşçilerden Uğur Yıldız’ın yakınları maden sahası önünde bekleyişlerini sürdürüyor.

Halk TV’nin canlı yayın bağlantısında konuşan anne Sevda Yıldız kendilerine sürekli “Bekleyin, bu süreç uzun bir süreç” denildiğini söyledi. Baba Ali Ekber Yıldız da “Evladımı versinler de para, altın onların olsun, allah onların gözünü doyursun” diye öfkesini dile getirdi.

soL’a konuşan Uğur Yıldız’ın dayısı Erdal Yalçın ise 3 gündür sahada çalışma olmadığını, yeğeninin bulunduğu tahmin edilen yere girilemediğini belirtti. Yalçın şimdiye dek yapılan çalışmalarınsa daha çok işçilerin yerlerinin tespit edilmesine yönelik olduğunu söyledi.

Bugün 9. gün ancak ne işçilerin yerleri tam olarak tespit edildi, ne de bundan sonra ne olacağına ilişkin net bir açıklama yapılmış durumda.

İliç’te işçi yakınlarında umutsuzluğun ve korkunun hakim olduğu belirtiliyor.

'8 işçinin yakınlarına ulaşamadık'

Maden sahası önünde bekleyenlerin büyük bir bölümünü taşeron şirketi Çiftay’da kamyon şoförü olarak çalışan Uğur Yıldız’ın yakınları oluşturuyor.

Taşeron şirkette kamyon şoförü olan Uğur Yıldız göçük altındaki 9 işçiden biri.

Dayı Erdal Yalçın toprak altındaki diğer işçilerin ailelerine ulaşmak istediklerini ancak başaramadıklarını söyledi.

Yalçın, soruşturmalar devam ederken önceki günlerde adliye çevresinde toplanan 200-300 kişilik bir grup gördüğünü ve insanlara tek tek toprak altında yakınları olup olmadığını sorduğunu ancak kimseden “evet benim yakınım orada” yanıtı alamadığını aktardı.

Yalçın işçilerin yakınlarının “ben buradayım” demeye bile çekindiklerini, öylesi bir sindirme ve korku atmosferinin hakim olduğunu dile getirdi.

Siyanürlü toprağın altındaki işçiler için umutlar azalırken, Yalçın en azından yeğeninin bir mezarı olması için çabaladıklarını ifade etti.

Yetkililerin Uğur Yıldız ve diğer toprak altındaki işçilere ulaşılması konusunda herhangi bir öngörüde bulunup bulunmadığını sorduğumuz Erdal Yalçın kendilerine bu konuda hiçbir şey söylenmediğini belirterek “Bekliyoruz” dedi.

Anne Yıldız: Bize söyledikleri umutsuzluk, başka hiçbir şey yok

Uğur Yıldız’ın annesi Sevda Yıldız ve babası Ali Ekber Yıldız da bugün maden sahası önünde Halk TV muhabiri Ferit Demir’in sorularını yanıtladı.

Sevda Yıldız (DHA)

Anne Yıldız “Dokuz gündür bir arpa boyu bile yol alınamadı. Sadece iki gün çalışma oldu. Erzincan Valimize çok teşekkür ediyorum bize desteklerinden dolayı ama benim çocuğumu bir an önce bize versinler. Bize söyledikleri umutsuzluk, başka hiçbir şey yok, ‘bekleyin, bu süreç uzun bir süreç’. Ben uzun beklemek istemiyorum, ben anneyim, hissediyorum, benim oğlum yaşıyor. Böyle giderse benim çocuğum açlıktan ölecek, bir an önce çocuğumu bana versinler, ben çocuğumu istiyorum” dedi.

Şirket yetkililerinin kendileriyle görüşüp görüşmediği sorusu üzerine “Hiçbirinin yüzünü görmedik” diyen Sevda Yıldız “Yaktılar bizi, ocağımızı söndürdüler. İşi bilenlerden yardım istiyoruz. Bunların bir şey yapacağı yok. Toplantı üstüne toplantı, kriz masası, sadece ‘uzun bir süreç, bekleyin’… Bizim çocuklarımız orada çürüsünler mi? Kaç ay sürecek bu, bir sene mi sürecek, üç ay mı sürecek. Benim çocuğumu bana versinler. Bir de kendilerini bizim yerimize, kendi evlatlarını bizim çocuğumuz yerine koysunlar. Olmaz bu kadar sorumsuzluk” diye konuştu.

‘Madem şehitlik mertebesi çok yüksek kendileri çıksın oraya’

Baba Ali Ekber Yıldız da kendilerine verilen en son bilginin ne olduğunun sorulması üzerine “En son verilen bir şey yok. On gündür toplantı, toplantı… Bu kadar” dedi.

Ali Ekber Yıldız (DHA)

Faciadan önce bu bu toplantıların neden yapılmadığını sorgulayan baba Yıldız “Çatlaklar hissedilmiş, bildirilmiş, işçilere ‘sahaya çıkmayın’ demişler. Madem diğer yolu kapatmışlar kamyonun gittiği yolu niye kapatmamışlar? Toplantı yapanlar da bilmeyen insanlar. Bilen insanları getirsinler. Bizim canımız yanıyor, bir an önce evlatlarımızı çıkarsınlar” diye konuştu.

Erzincan Valisi dışında herhangi bir yetkilinin yanlarına gelmediğini dile getiren Yıldız “Bir yetkili yanımıza gelmedi. Evladımı versinler de para, altın onların olsun, allah onların gözünü doyursun. Olan garibanlara oluyor. Soma’da, Bartın’da. Madem şehitlik mertebesi çok yüksek onlar gitsinler o tepeye çıksınlar. Ama gitmez. Onlar para, altın, başka bir şey yok onlarda” diye tepki gösterdi.

'Bu kadar sahipsizlik olmaz'

ANKA'ya da konuşan baba Yıldız, "Bu kadar sahipsizlik olmaz. Bir bakanın, başbakanın çocuğu orada yatsaydı, o çocukları canlı canlı çıkarırlardı. Artık her şeyi kabullendik. Bir an önce evladımızı bize teslim etsinler. Başka bir şey istemiyoruz. Hayallerimizi aldılar. Kolumuzu, kanadımızı kırdılar. Çocuğumu aldılar benden. Orada bir canlı kalmadı ki. Biz her şeyi kabullendik. Lütfen bir an önce evladımı versinler” dedi.