İstanbul’da pandemi döneminde Atatürk Havalimanı yerleşkesine yapılan ve 6 Şubat depremlerinin ardından Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin taşındığı Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi'nde bir bebeğin yaşamını yitirmesiyle sonuçlanan olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Önceki gece hastanenin yenidoğan yoğun bakım ünitesinin koridorundaki asma tavan, sıcak su tesisatı patlaması sonucu çökmüştü. İtfaiyenin de müdahale ettiği olayda sağlık emekçilerince zorlukla güvenli alana alınan kuvözdeki 8 bebekten biri yaşamını yitirmişti. SES Aksaray Şubesi bebeklerin nakledilmesi sırasında bazı sağlık emekçilerinde de cam kesileri ve yanıklar oluştuğunu duyurmuştu.
Kesin ölüm sebebinin tespiti için otopsi yapılacak
OIaya ilişkin Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma başlatıldı.
Başsavcılıktan yapılan açıklamada, tahliye edilen bebeklerden yenidoğan bir bebeğin tedavisinin devam ettiği sırada vefat etmesinin bildirilmesi üzerine olay yerindeki ekiplerin hazır bulundurulması talimatı verildiği ve nöbetçi cumhuriyet savcısının olay yerine intikal ettiği ve gerekli incelemeleri yaptığı kaydedildi.
Sorumluların tespiti, olaya müdahale eden ve kuvözdeki bebeklerin taşınmasına yardım eden hastane görevlilerin beyanları ile vefat eden bebeğin epikriz raporunun alındığı ifade edilen açıklamada, kuvözün ısı ve nemine ilişkin olay öncesi ve sonrasına ait verilerin alınması talimatı verilerek yenidoğan bebeğin kesin ölüm sebebinin tespiti için Adli Tıp Kurumuna sevkinin yapıldığı, üç kişilik bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği, olayda kusur olup olmadığı, kusur varsa kimin sorumlu olduğunun, bilirkişi incelemesi ve Adli Tıp Kurumunun otopsi raporu sonucunda ortaya çıkacağı, olay hakkında soruşturmanın devam ettiği ifade edildi.
Anne Şentürk: O gün gittiğimde çocuğumun durumu gayet sağlıklıydı
Ölen bebek Karan’ın annesi Büşra Şentürk DHA’ya yaptığı açıklamada “Olayın olduğu gün akşam 5 sularında çocuğumu görmeye gittim. Elimde görüntüleri de var, her gittiğimde çocuğumun fotoğraf ve videolarını çekiyordum hatta odalarda da kameralar var. Ben o gün gittiğimde çocuğumun durumu gayet sağlıklıydı” dedi.
Bebeğinin ilk gün entübe edildiğini anlatan anne Şentürk kendisinin de aynı hastanede yattığını ve her gün bebeğini gördüğünü belirtti.
Şentürk “Göğüs kafesinde nefes alış verişi normale dönmüştü, rengi yerine gelmişti. Gözlerini açtı baktı bize. Doktora bilgi sorduğumuzda, 'Biz öğlen 12.00'da ilaç yaptık, ilacımız işe yaradı, çocuğunuzun ciğerleri daha iyi. Şu anda daha sağlıklı diye bilgilendirdi. Bu olayın gecesinde bu talihsiz olay yaşanıyor” dedi.
Olay yaşandıktan sonra eşine haber verildiğini anlatan anne Şentürk “Tavandan geçen 80 derecelik sıcak su boruları patladı. Bunun üzerine tavan çöküyor. Bir koridor düşünün, sağlı sollu odalar var. Ve her çocuğa ait bir kuvöz. Eşime şunu açıklıyorlar; 8 tane çocuğu tahliye ettik. 3 tane bebek kritikti sizinkiyle beraber. Hatta bir tanesine 3 kere kalp masajı yapmışlar. 4'üncüye tekrar yapıklarında çocuk hayata dönmüş. Kimisini camdan tahliye etmişler kimisini içerden tahliye etmişler. Benim çocuğum neden diğerleri gibi camdan tahliye edilmedi de içerden tahliye edildi? Belki de benim çocuğumu da camdan tahliye etselerdi benim çocuğum yaşayacaktı. Benim çocuğumun ciğerlerine nakliye sırasında kan doluyor. Bu da hastaneden kaynaklı bir şey yani. Ne aranıp özür dilendi ne bir baş sağlığı dilendi. Ben ne yollarla bu çocuğu elde ettim ve hastanenin belki de ufak denilebilecek kadar ihmalkarlığı yüzünden benim çocuğum şu anda hayatta değil. Ben küçücük çocuğumu toprağa gömdüm. Çocuğuma biz “Karan" ismini koymuştuk" diye konuştu.
'Bu kadar basit bir ihmal çocuğumun hayatına mal oldu'
Baba Turgut Şentürk ise gece saat 03.20'de hastaneden aranıp çağrıldığını anlattı. Kendisine talihsiz bir olay yaşandığını ve "asma tavan arasından geçen 80 derecelik sıcak su borusu patladı" denilerek, buna bağlı olarak tavanın çöktüğünün söylendiğini aktaran baba Şentürk, tahliye sırasında bebeğinin ciğerlerine kan dolduğu, müdahaleye rağmen bebeğin kurtarılamadığı bilgisinin kendisine verildiğini anlattı.
Bir senelik tüp bebek tedavisinin ardından çocukları olduğunu belirten baba Şentürk "Bu kadar basit bir ihmal çocuğumun hayatına mal oldu" dedi.
Avukat Dilan Çakmak, olaya ilişkin hukuki süreci başlattıklarını bildirerek, "Öncelikle suç duyurusunda bulunacağız. Yaşadıkları zararın maddi manevi telafisi mümkün değil özellikle manevi boyutunda ama maddi olarak da çok ciddi ve külfetli bir süreç sonucu yaşanan ekstra kayıplar var. O yüzden onunla alakalı hukuk mücadelemizi başlatacağız" dedi.