Eski PKK Yürütme Komitesi üyesi Duran Kalkan Medya TV 'ye konuştu, "çözüm süreci"nden Ortadoğu'daki gelişmelere pek çok başlıkta açıklama yaptı. Kalkan, katıldığı programda "Abdullah Öcalan Sosyal Bilimler Akademisi" üyesi olarak tanıtıldı. 

Abdullah Öcalan'ın İmralı'daki koşullarının değişmemesini eleştiren Kalkan, Meclis'in sürece dair atması gereken adımların "temenni düzeyinde" kaldığını belirtti. Duran Kalkan, İsrail-İran Savaşı'na dair de değerlendirmeler yaptı. 

'İmralı’da değişiklik yok, diyalog ötesine geçmedi'

Kalkan, Öcalan'ın fiziki özgürlüğünün sağlanması yönünde bir gelişme olmadığını söyleyerek, "İmralı’daki durum diyalogun ötesine geçmiş değil" dedi. DEM Parti heyetinin görüşmelerinin sadece diyalog düzeyinde kaldığını, herhangi bir müzakere girişiminin olmadığını ifade etti. "Meclis'in süreçte üzerine düşen rolü yerine getirmediğini, diğer partilerle yapılan görüşmelerin yalnızca temenni düzeyinde kaldığını" belirtti. 

Kalkan, 2013-2014 deneyimini hatırlatarak, "kurulacak komisyonların içinin boşaltılmasından endişe duyduğunu" dile getirdi.

Sürecin tüm toplumu ilgilendirdiğini ifade eden Kalkan, "Güzel sözler, çağrılar ama ötesi yok. Söz var, pratik yok" ifadelerini kullandı. "İktidar üzerinde baskı kurulması gerektiğini, bunun için aktif ve etkili bir mücadeleye ihtiyaç olduğunu" söyledi.

Bahçeli'nin sözleriyle uyarı: 'Gerilla kendini savunur'

PKK'nin silahlı mücadeleyi sonlandırma ve fesih kararına rağmen Türkiye'nin Zap ve Metina merkezli askeri operasyonlarının devam ettiğini ifade eden Duran Kalkan, "saldırıların siyasi kararlarla düzenlendiğini" belirtti. "Savaş rantçıları var" diyen Kalkan, "bu saldırıların mevcut hükümet ve Cumhurbaşkanı'nın onayıyla gerçekleştiğini" söyledi.

Kalkan, "Fakat sürdürürlerse tabii ki kurbanlık koyun değil gerilla, devrimci militanlar, kendilerini savunacaklar, her koşulda savunurlar. Meşru savunma haklarını, öz savunmalarını yaparlar, kullanırlar. Herkes anlasın bunu" dedi, "gerillanın saldırılar karşısında kendini savunma hakkını kullanacağını" ifade etti. 

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "Barış kuşu tek kanatla uçmaz" sözüne atıfta bulunan Kalkan, "PKK'nin silahlı mücadeleyi sona erdirme kararında kararlı olduklarını ancak saldırılar karşısında kendilerini savunacaklarını" söyledi.

'AKP hazırlıksız'

Kalkan, "sürecin bu aşamasında AKP iktidarının ciddi bir hazırlığının olmadığını gözlemlediklerini" ifade etti. AKP'nin 2009'daki "Kürt açılımı" sürecine benzer şekilde "zaman kazanmak ve oyalamak istediğini" belirtti. "Toplumun pratik bir sonuç beklediğini, değişiklik görmek istediğini" savundu. 

'İran yeni bir parçalanmanın kaynağı haline gelebilir'

İsrail-İran arasındaki çatışmalara da değinen Duran Kalkan, "bu savaşın 'göz göre göre' geldiğini ve 1990-1991 Körfez Savaşı ile başlayan '3. Dünya Savaşı' ile ilişkili olduğunu" söyledi. 

İran'ın tehlikeli bir alan olduğunu ve yaşananların sonucunun belli olmadığını ifade eden Kalkan, "İran'da yaşanacak yeni bir parçalanmanın, savaşın her tarafa yayılabileceği bir çatışma kaynağı haline gelebileceğini" belirtti. "Her iki tarafın da güvenliklerini, halklarını ezerek sağlamaya çalıştığını, ancak güvenliğin bu şekilde sağlanamayacağını" dile getirdi. 

'İsrail'in arkasında ABD ve NATO var'

Duran Kalkan, İsrail'in Ortadoğu'daki vurucu güç olarak kullanıldığını ve arkasında ABD, NATO, İngiltere, Almanya ve Fransa gibi büyük güçlerin bulunduğunu belirtti. Bu güçlerin kendilerine teslim olmayan herkesi yok etmek istediğini söyledi. "Mevcut İran yönetiminin bir tür teslimiyet dayatmasıyla karşı karşıya kaldığını, ancak bu duruma gelinmemesi gerektiğini, zamanında basiretli politikalar üretilmesi gerektiğini" vurguladı. "İran'ın kendi halklarına demokrasi ve özgürlük alanı açması gerektiğini, aksi takdirde bu tür saldırılara zemin oluşturacağını" ifade etti.

'Kürtler'in Ulusal Birlik Kongresi yapmasının tam zamanı'

"Şimdi tam da ulusal birlik zamanı" diyen Duran Kalkan, geçtiğimiz günlerde İsrail'in İran saldırılarına destek veren PJAK'ın çağrısını yorumladı. Kalkan, "tüm Kürt örgütleri, yurtseverler, siyasi partiler ve kurumların bireysel ve örgütsel çıkarları bir kenara bırakarak Kürdistan Ulusal Birliği için çaba harcamaları gerektiğini" belirtti. Bu birliğin, "çatışmalı ortamdan çıkmanın yolu" olduğunu vurguladı.

'Sırada Türkiye var'

Duran Kalkan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin İsrail-İran çatışmasının küresel bir savaşa dönüşme riski taşıdığı ve İsrail'in asıl hedeflerinden birinin Türkiye olduğu yönündeki açıklamasını da hatırlattı. Bahçeli'nin bu sözlerinin bir gerçeği ifade ettiğini belirten Kalkan, "Türkiye'nin kuşatıldığını ve sıranın İran'dan sonra Türkiye'ye gelebileceğini" ifade etti.

Kalkan, "Türkiye'nin bu durumdan çıkış yolunun demokratikleşme olduğunu" söyledi. Kürt sorununun çözümünün ve Türkiye'nin demokratik bir yapı kazanmasının, dış müdahalelere zemin oluşturmayacağını savunan Kalkan "Önder Apo’nun önerdiği çözümler tek kurtuluş yolu" diyerek, "Türkiye'nin demokratikleşerek Kürt özgürlüğü temelinde özgürlükler ülkesi haline gelirse, Ortadoğu'da farklı gelişmelere öncülük edeceğini ve dıştan müdahalelere gerekçe bırakmayacağını" söyledi.

Türkiye'nin tarihsel olarak Sovyetler Birliği'ne dayanarak İngiltere ve Fransa ile anlaşmalar yaptığını, ancak şimdi bu dengelerin değiştiğini belirten Kalkan "Kapitalist modernite sisteminin Ortadoğu'daki eski siyasi yapıları tasfiye ettiğini ve Türkiye'nin de bu süreçten etkileneceğini" ifade etti. 

Duran Kalkan: Uygulama AKP'nin elinde ve hiçbir gelişme görmüyoruz