"Aile Yılı" kapsamında atılacak adımların yarın duyurulması beklenirken, Diyanet İşleri Başkanlığı’nca düzenlenen çalıştayın gündemi de "normal doğumu" ve evliliği teşvik etmek oldu.
Haber Merkezi
Türkiye'de çocuk doğum oranı gittikçe azalırken, nüfusun yaşlılık oranı ise artış gösteriyor. 2009'dan beri ülkedeki doğurganlık ve nüfus artış hızlarında gözlemlenen düşüş, 2023 yılında en düşük değere ulaştı. Açıklanan son verilere göre 2023 yılında doğum sayısı 1 milyonun altında kaldı.
Bahse konu verilerin ardından "nüfus" başlığı, hükümetin sıkça gündeme getirdiği konular arasında yer almaya başladı. AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da 2025'in "Aile Yılı" ilan edildiğini açıkladı.
"Aile Yılı" kapsamında atılacak adımların 13 Ocak'ta kamuoyuna duyurulması beklenirken, Diyanet İşleri Başkanlığı’nca 23 Aralık 2024 tarihinde düzenlenen, “Aileyle İlgili Güncel Meseleler Çalıştayı”nın da ayrıntıları ortaya çıktı.
'Normal doğumu' teşvik etmek, üç çocuğa vergi indirimi...
BirGün'den Mustafa Bildircin'in aktardığına göre Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın da katıldığı çalıştayın ana başlığının, “Nüfus Artış Hızının Düşüşü, Sebepleri ve Çözüm Önerileri” olduğu öğrenildi.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, “evliliği teşvik” için çalışacağı bildirilirken, AKP tarafından sezaryen doğuma karşı yürütülen kampanyaların çıktısı olarak “normal doğuma teşvik” de öneriler arasında yer aldı.
Çalıştayda yapılan öneriler şöyle:
- Evliliği ve "normal doğumu" teşvik etmek.
- Nüfus artış hızını yükseltmeye yönelik yasal düzenlemeler.
- Kreş hizmeti, doğum sonrası ücretsiz izin, üç ve sonrası çocuk için vergi indirimi.
- Kurumların yeni nüfus politikasıyla ilgili önerilerinin uygulamaya geçirilmesinde Diyanet’in rolünün artırılması.
Diyanet şimdi de boşanma süreci hakkında kitap çıkarıyor
Ayrıca Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü Aile ve Dini Rehberlik Daire Başkanlığı’nca organize edilen çalıştayda Din Hizmetleri Genel Müdürü Şaban Kondi de yer aldı.
Çalıştayda konuşan Kondi, Diyanet'in, aile fertlerine yönelik" manevi danışmanlık ve rehberlik hizmetleri" ile “Aile içi sorunların çözümüne destek olduğunu” savundu.
Diyanet’in "manevi rehberlerinin" cezaevlerinden hastanelere, çocuk evlerinden kadın konukevlerine kadar her alanda faaliyet yürüttüğünü anlatan Kondi, “Dinimizce hoş görülmemekle birlikte başka bir çözüm yolu kalmadığı durumlarda boşanma kararı alınması durumunda sürecin hukuka ve ahlaka uygun, şiddetten uzak bir şekilde gerçekleşmesi gerekiyor” dedi. Başkanlığın, ‘‘Dinî, Ahlakî ve Psikososyal Boyutlarıyla Boşanma Süreci’’ kitabının hazırlandığını ve basım aşamasında olduğu da belirtildi.
Diyanet, aile ve kadın odaklı faaliyetler yürütmeye devam ediyor
Diyanet İşleri Başkanlığı, daha önce de aile ve kadın odaklı pek çok icraata imza atmıştı.
Diyanet, ülke genelinde "Aile ve Dini Rehberlik Büroları" aracılığıyla ev içinde sorun yaşayan ailelere "dini rehberlik" hizmeti veriyor. Söz konusu faaliyetle boşanmaların önüne geçilmek hedefleniyor.
Diyanet, evlenecek kişilere yönelik "evlilik öncesi eğitim" adı altında programlar düzenliyor. Bu programlarda İslam’a göre hak ve sorumlulukların anlatılmasının yanı sıra şiddet dahil her şeye ‘sabretmek’ öğütleniyor.
‘‘Aile huzuru ve mutluluğu’’ temalı konferanslar ve seminerler de düzenleyen Başkanlık, bu etkinliklerde "aile içi huzurun sadece dini değerlerle sağlanabileceği" mesajını veriyor.
Kadınlara yönelik vaat 'annelik' ve sömürü olmuştu
Öte yandan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bünyesinde kurulan Nüfus Politikaları Yüksek Kurulu da geçtiğimiz günlerde ilk toplantısını gerçekleştirmişti.
Doğurganlık ve nüfus artış hızındaki değişimlerin nedenleri ve söz konusu alanlara yönelik tespitlerin ardından kısa, orta ve uzun vadeli stratejiler geliştirecek olan Kurul'un, gelişmeleri takip ederek, politikaları ve eylemleri güncelleyeceği belirtiliyor. Kurul, doğurganlık oranlarını ve nüfus yenileme seviyesini sürdürülebilir kılmak için ulusal eylem planı oluşturacak.
Toplantı basına kapalı gerçekleştirilirken, hükümete yakınlığıyla bilinen Sabah gazetesi ise Kurul'un "Aile Yılı" kapsamında atılması planlanan adımlarını ilan etmişti.
Habere göre zorunlu durumlar dışında sezaryen doğum oranının azalması teşvik edilecek; aile kurmayı teşvik etmek amacıyla genç çiftlere maddi destekler, evlilik danışmanlığı ve ilk evini alanlar için sosyal konut programları hayata geçirilecek; çalışan ebeveynlere destek olmak için ücretsiz veya düşük maliyetli kreş ve çocuk bakım hizmetleri yaygınlaştırılacak.
Ayrıca kadınların hem ev hayatlarını hem de iş hayatlarını sürdürebilmesi için yeni çalışma modellerinin geliştirileceği belirtildi. Söz konusu çalışma modellerine örnek olarak, bir yandan ucuz ve geçici istihdam yaratan, bir yandan da sömürüyü katmerlendiren "esnek çalışmanın" gösterilmesi dikkat çekti.
Haberde, "Aile yapısını zayıflatmaya ve cinsiyetsizleştirmeye yönelik küresel saldırılara karşı milli değerleri öne çıkaran eğitim, kültür ve iletişim politikaları güçlendirilecek" ifadelerine de yer verildi.