DDK’ye ‘görevden uzaklaştırma’ yetkisi veriliyor: Anayasal güvenceyi ortadan kaldıracak belirsizlik!

AKP’nin torba yasası Devlet Denetleme Kurulu’na “görevden uzaklaştırma” yetkisi getiriyor. Ali Rıza Aydın “Anayasal güvenceyi ortadan kaldıracak bir belirsizliğin" ortaya çıktığına dikkat çekti.

Haber Merkezi

AKP’nin dün Meclis komisyonunda kabul edilen yeni torba yasa teklifi, Cumhurbaşkanlığı’na bağlı Devlet Denetleme Kurulu’na kamu emekçileri ve kamu görevlilerini görevden uzaklaştırma yetkisi getiriyor.

Ekonomiye ilişkin düzenlemeleri de içeren “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” dün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda dün kabul edildi.

Teklifle Devlet Denetleme Kurulu denetçilerine memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında görevden uzaklaştırma tedbiri uygulama yetkisi veriliyor.

Daha önce denetçilerin görev ve yetkilerine ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararı, Anayasa Mahkemesi’nce kanunla belirlenmesi gerektiği için iptal edilmişti.

AKP’nin hazırladığı ve komisyonda kabul edilen torba yasa teklifiyle bu hükümler, adı "Devlet Denetleme Kuruluna İlişkin Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun” olarak değiştirilen kanuna ekleniyor.

Buna göre, Devlet Denetleme Kurulu (DDK), kamuya yararlı derneklerle vakıflarda, kooperatiflerde, birliklerde ve bu kurum ve kuruluşların her türlü ortaklık ve iştiraklerinde her türlü idari soruşturma, inceleme, araştırma ve denetleme yapabilecek.

Denetçiler, denetim ve soruşturma grupları içinde görev onayları ve/veya grup çalışma programlarıyla verilen konularda denetim, inceleme, araştırma ve soruşturma yapacak, denetlemelerde görevlendirildikleri konularla ilgili olarak kurum ve kuruluşlar ve bankalar dahil diğer gerçek ve tüzel kişilerle yazışma yapacak, bilgi ve belge ile açıklamalarda bulunulmasını isteyecek, raporlar hazırlayacak ve Kurul toplantılarında açıklamalarda bulunacak, mevzuatla verilen görevleri yapacak, Kurul başkanı ve ilgili Kurul üyesinin verdiği işleri yapacak.

Kurul üyeleri ve denetçiler denetim görevi gereğince denetim kapsamına dahil kurum ve kuruluşların teftiş, denetim veya bu maksatla kurulmuş birimlerinin görev, yetki ve sorumluluklarına sahip olacak.

Kurula görevden uzaklaştırma yetkisi veren düzenlemeye göre ilgili Kurul üyesi veya denetçi, denetlemeler sırasında denetimi güçleştiren veya engelleyen davranışlarda bulunan, görevde kalması halinde kamu zararını artıracağı, suç delillerini karartacağı anlaşılan, kamu hizmetinin gerekleri yönünden görevi başında kalmasında sakınca görülen her kademe ve rütbedeki görevliler hakkında görevden uzaklaştırma tedbirinin uygulanmasını yetkili makamlara önerebilecek, memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında bu tedbiri uygulayabilecek. 

Görevden uzaklaştırma tedbirine ilişkin gerekçeli yazı, görevden uzaklaştırılanın atamaya yetkili amirine, Kurul Başkanına ve diğer ilgililere bildirilecek.

Denetlemeler sırasında görevden uzaklaştırma gerekçesinin ortadan kalkması, denetlemeler sonunda suç işlendiğinin belirlenememesi veya disiplin yönünden memurluktan çıkarma dışında bir ceza önerilmesi halinde ilgili denetim veya soruşturma grubunca hazırlanacak yazı veya rapor üzerine, görevden uzaklaştırılan, atamaya yetkili amir tarafından derhal görevine başlatılacak. Görevden uzaklaştırma tedbiri uygulamasına ilişkin iş ve işlemler öncelikle tamamlanacak.

AKP'li vekil 'görevden alma yetkisi' dedi

AKP Osmaniye Milletvekili Seydi Gülsoy’un dün komisyondaki sunumunda, teklifle verilen yetki “görevden uzaklaştırma” olarak tanımlandığı halde “görevden alma” ifadesini kullanması ise dikkat çekti.

Gülsoy “Devlet Denetleme Kuruluna görevden alma yetkisi tanınmıştır. Bunda Anayasa'ya aykırılık teşkil eden hiçbir unsur yoktur” açıklamasını yaptı.

Belediye başkanları mı hedefte?

Devlet Denetleme Kurulu’na verilen bu yetkinin “kamu görevlileri”ni de kapsayacak şekilde düzenlenmesi kamu görevlisi olan seçilmiş belediye başkanlarının da görevden uzaklaştırılmasında DDK’nin yetkisi olup olmayacağı sorusunu gündeme getirdi.

AA’nın aktardığına göre dün Meclis’te milletvekillerinin sorularını yanıtlayan AKP’li Gülsoy, DDK’nin belediyeleri denetlemeyeceğinin altını çizerek, "DDK ile alakalı bir konu değil bu konu. İçişleri Bakanlığı bünyesinde yürütülen bir konu” diye konuştu.

Ali Rıza Aydın: Anayasal güvenceyi ortadan kaldıracak bir belirsizlik ortaya çıkıyor

Kanun teklifinin sözkonusu düzenlemeye ilişkin gerekçesinde Anayasa Mahkemesi’nin 5 sayılı Cumhurbaşkanlığı kararındaki (CBK) hükümleri Anayasaya aykırılık gerekçesiyle iptal ettiği hatırlatılıyor. 

AYM’nin iptal gerekçesinde CBK'deki hükmün kanunla düzenlenmesi gereken, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin görev ve yetkilerine ilişkin olduğu, ayrıca Devlet Denetleme Kurulu tarafından derneklerde yapılacak denetlemeler sırasında demek görevlileri hakkında da görevden uzaklaştırma tedbiri uygulanabileceğinden bahisle, söz konusu hükmün dernek görevlileri yönünden Anayasanın 33’üncü maddesinde yer alan dernek kurma hakkına yönelik bir sınırlama niteliğinde olduğunu belirtilmişti.

AYM CBK’nın “görevden uzaklaştırma” hükmünün kapsamı itibarıyla Anayasa’da yer alan kişi hakları ve ödevleriyle ilgili bir düzenleme içerdiğini, CBK ile düzenlenemeyecek alan içerisinde kaldığını da belirtmişti.

AKP Meclis’e sunduğu teklifin gerekçesinde “Görevden Uzaklaştırma" tedbiri hakkında, memurlar ve diğer kamu görevlilerini kapsayacak şekilde Anayasa Mahkemesi kararının iptal gerekçesine uygun olarak düzenleme yapılmasının amaçlandığını öne sürüyor.

Eski Anayasa Mahkemesi raportörü ve soL yazarı Ali Rıza Aydın’a göre ise düzenleme Anayasa yönünden sorunlu ve karmaşaya yol açacak nitelikte.

Aydın soL’a yaptığı açıklamada konunun biçim ve esas olarak iki yönden ele alınmak durumunda olduğunu söyledi:

Birincisi biçimsel yön. Burada kanunla düzenlenmesi gereken konunun Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile düzenlenmesi ve bu düzenlemenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi sözkonusu. Bu yönden bakıldığında ilgili kanun teklifinin verilmesi Anayasa Mahkemesi kararının biçimsel yönden yerine getirilmesi anlamına geliyor."

“İkinci yön ise esasa yönelik” diyen Aydın, “Bu durumda Anayasanın Devlet Denetleme Kurulu’nu düzenleyen 108. Maddesi ile kamu görevlilerine ilişkin 128. ve 129. maddeleri ve tabii ki 2. maddesindeki hukuk devleti kapsamında incelenmesi ve değerlendirilmesi gerekiyor” diye belirtti.

Aydın düzenlemeye ilişkin şu ifadeleri kullandı:

İlk bakışta söylenebilecek olan teklifin bu maddeler yönünden diğer deyişle Anayasa yönünden sorunlu ve karmaşaya yol açacak olduğu anlaşılmaktadır. Burada Anayasal güvenceyi ortadan kaldıracak bir belirsizlik de ortaya çıkmaktadır.”