Çayırhan işçileri Maliye Bakanlığı'nın kapısına dayandı: Özelleştirmeye dur de!

Dört günün sonunda Hazine ve Maliye Bakanlığı'na ulaşan işçiler, Çayırhan'daki santral ve madenlerin satış ihalesinin iptal edilmesini istedi.

Haber Merkezi

Çayırhan Termik Santrali ve Linyit Madeni'nin özelleştirilmesine karşı yürüyen işçiler Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın kapısına dayandı.

Kasım ayında düzenlenecek olan özelleştirme ihalesi, işçilerin eylemleri üzerine Mart ayına ertelenmişti. Aradan geçen sürede işçilerin talepleri karşılanmadı. 4 Mart’taki yeni ihaleye sayılı günler kalan 2 binden fazla işçi, santralin bulunduğu Çayırhan ilçesinden Ankara merkeze doğru yeniden yola koyuldu.

Dört günün sonunda bugün Çankaya’daki Hazine ve Maliye Bakanlığı’na ulaşan işçiler, “Özelleştirmeye hayır!” dedi.

'Büyük yanlıştan geri dönün'

Baretlerini yere vuran yüzlerce işçi, “Özelleştirmeye dur de”, “Varlık satışına hayır”, “Madenlerimize sahip çıkalım” dövizleri taşıdılar.

Bakanlık yetkililerine seslenen Türkiye Maden-İş Sendikası Genel Başkanı Nurettin Akçul, “Burası gerçek sahiplerinde kalsın. Gelin bu büyük yanlıştan dönün. Sonu nereye varırsa varsın. İki seçenek var ya iptal ya iptal” diye konuştu.

Özelleştirmeyle işçilerin çalışma şartlarının ağırlaşacağını söyleyen Akçul, “Şartnamenin içeriğinin ne olduğunu öğrendik; ucu açık, işçiye hiçbir garanti vermeyen bir şartname” dedi.

Maden sahası ve termik santralin satış yeni sözleşmesindeki sorunlar belirsizliğini koruyor. İşçilerin itiraz ettiği üç nokta şöyle:

İş güvencesi: Şartnamede, maden işletmesinde en az 2 bin 50 işçinin çalışmaya devam edeceği belirtiliyor. Ancak bu, mevcut işçilerin satış sonrasında da istihdam edileceği anlamına gelmiyor. İşçilerin kadrolarının korunmasına dair hiçbir güvence verilmemiş durumda.
Sendikal haklar ve maaş güvencesi: Sözleşmede işçilerin maaşları, sosyal hakları ve sendikal haklarıyla ilgili hiçbir maddeye yer verilmedi. Bu da, özelleştirme sonrası işçilerin mevcut haklarını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalması anlamına geliyor.
Barınma hakkı: İşçiler ve aileleri için kritik öneme sahip olan lojman hakları da tehdit altında. Daha önce işten çıkarılan işçilerin 4 ay içinde lojmanları boşaltması gerekirken, bu süre 12 aya çıkarıldı. Ancak bu düzenleme, işçilerin uzun vadede barınma hakkının elinden alınmasına yönelik bir adım olarak değerlendiriliyor.

'Özelleştirmeyle ölüm geliyor'

Çayırhan’ın kamuya ait kalması gerektiğini vurgulayan Nurettin Akçul, “İktidarın vaatlerine inanan yöre halkı, yok yere toprağını verdi ancak şimdi devlet kamu yararı diye verdikleri toprakları özel şirketlere satılıyor! Santral satılır ise iş güvencemiz ortadan kalkacak, düşük ücret ve taşeronlaştırma gelecek. Şu an yaşanan bile çalışma arkadaşlarımızın motivasyonunu bozdu. Şu ana kadar ölümlü kazaların özelleştirme ile yaşandığını biliyoruz. Soruyoruz bunların yeniden yaşanmasını göze alıyor musunuz?" diye sordu.

1
 4 gündür eksi 5 derecede yürüyen işçiler ve aileleri Çankaya'da
Yolun sonu değil: Çayırhan madencileri Ankara'da
1