Bahçeli'den HÜDA PAR açıklaması: 'Hiçbir yasa dışı örgütle bağı olmadığını paylaşmıştır'

MHP Genel Başkanı Bahçeli, HÜDA PAR hakkında, 'Hizbullah terör örgütüyle Hür Dava Partisi arasında berrak bir ilişkiye bu zamana kadar tesadüf edilmemiştir' dedi.

Haber Merkezi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AKP listelerinden seçime gireceği açıklanan, Hizbullah'a yakınlığıyla bilinen HÜDA PAR ile ilgili açıklama yaptı.

Bahçeli, 14 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimlerinde Cumhur İttifakı’nı destekleyeceğini açıklayan Hür Dava Partisi’nin (HÜDAPAR) Hizbullah ile ilişkisi olmadığını savundu.

Bahçeli, “Hizbullah terör örgütüyle Hür Dava Partisi arasında berrak bir ilişkiye, bu çerçevede ikna ve tevsik edici bir bilgiye bu zamana kadar tesadüf edilmemiştir… Hür Dava Partisi, terörü tümden reddetmiş, hiçbir yasa dışı örgütle bağının olmadığını, eğip bükmeden milletimizle paylaşmıştır. MHP ve Cumhur İttifakı için bu tutum ve duruş, yeterli ve değerlidir” dedi.

Bahçeli, açıklamasında özetle şunları kaydetti:

“Son günlerde Hür Dava Partisi ekseninde temerküz ve tezahür eden sanal tartışmalar, maksatlı polemikler, MHP’yi hedef alan asılsız ve ahlaksız isnatlar tarafımızca dikkatle takip edilmektedir. Gazete köşelerinde, televizyon ekranlarında ve siyasi mahfillerde sabıkalı müfterilerin, partimizi töhmet altında bırakmak, Cumhur İttifakı’nı yıpratmak niyetiyle gerçekleri bağlamından koparma yarışına girdikleri anlaşılmaktadır. Ancak bu yarışın ne sonu ne de sonucu vardır.

Zillet ittifakının HDP-PKK-FETÖ’yle kurduğu kesinleşmiş hain koalisyonu örtbas etmek için Hür Dava Partisi kanalından kara kampanya imal edenler, utanmasını kaybetmiş yalancılar ve siyasi sapkınlardır. MHP’ye haksız eleştiri oklarıyla saldıranlar, iftira atanlar, aleyhimize ileri geri konuşanlar, bilip bilmeden ahkam kesenler, evvelemirde terör örgütlerinin zillet ittifakıyla kurduğu derin bağları ve sancılı ittifak yapısını izah ve ifade etmek zorundadır.

Kaldı ki Hür Dava Partisi’nin hiçbir terör örgütüyle bağ ve bağlantısı olmadığı açıklanmış ve muhataplarınca da ifade edilmiştir. Sık sık gündeme taşınan Hizbullah terör örgütünün ise nasıl ve ne zaman çökertildiği malumdur. Bu hususta da ara sıra vermiş olduğu beyanlarla ‘Emperyalist güçlere karşı oyunu bozacak Türk milletidir’ görüşünü paylaşan eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan’ın kamuoyuna açıklama yapması boynunun borcudur.

Her fırsatta konuşmayı alışkanlık haline getiren Sayın Tantan’ın, bu konuda sessizliğe gömülmesi, bakanlık sorumluluğunu üstlendiği dönemde Hizbullah terör örgütüne karşı hangi operasyonel faaliyetlerin yapıldığını dürüst şekilde paylaşmaktan şu ana kadar imtina etmesi doğru değildir. 57. Hükümet döneminde, 17 Ocak 2000 tarihinde Hizbullah’a yapılan seri ve kapsamlı operasyonlarda, hunhar militanlar ve örgüt lideri etkisiz hale getirilmiştir. Beykoz vakası sonrası Türkiye çapında icra edilen arama, kurtarma, baskın ve yakalama süreçlerinde 200’ün üzerinde mezar, Hizbullah terör örgütünün hücre evlerinde tespit edilmiştir.

Sayın Cumhurbaşkanımızı ve Cumhur İttifakı’nı destekleme kararı alan Hür Dava Partisi’nin ise 19 Aralık 2012 tarihinde kurulduğu bilinen bir gerçektir. Hizbullah terör örgütüyle Hür Dava Partisi arasında berrak bir ilişkiye, bu çerçevede ikna ve tevsik edici bir bilgiye bu zamana kadar tesadüf edilmemiştir.

HDP’nin, bir kez de olsa PKK’yı kınadığına, aralarında hiçbir bağın olmadığını itiraf ettiğine hiç kimse, hiçbir millet evladı tanık olmamıştır. Ancak Hür Dava Partisi, terörü tümden reddetmiş, hiçbir yasa dışı örgütle bağının olmadığını, eğip bükmeden milletimizle paylaşmıştır. MHP ve Cumhur İttifakı için bu tutum ve duruş, yeterli ve değerlidir.”

Kılıçdaroğlu'nu hedef aldı

Açıklamasında Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu da hedef alan Bahçeli, "Kılıçdaroğlu ülkemize düşmanlık besleyen, diş bileyen, tuzak kuran, öfkeyle bakan, aynı şer cephesinde birleşen, dönem dönem silah ve yumruk gösteren zalimlerin paravan Cumhurbaşkanı adayıdır" ifadelerini kullandı.

Bahçeli'nin açıklamasında konuya ilişkin yer alan ifadeler şöyle:

"Doğal felaketlerin gölgesinde yapılacak 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Genel Seçimlerini bir intikam vetiresine, bir rövanş vesilesine, bir öç alma veçhesine dönüştürmek için pozisyon alan muhalefet partilerinin maalesef her yolu mubah kabul ettikleri ayan beyan ortadadır. Yeminli Türkiye düşmanları irtibat ve işbirliği yelpazesini milli ve manevi varlığımıza tehdit saçan ölçüde genişletmenin arayış ve arzusuna artan ölçüde heveslenmektedir.

Kılıçdaroğlu’nun geçtiğimiz günlerde bir televizyon kanalında yapmış olduğu marazi ve mahsurlu açıklamalar sadece bir itiraf değil aynı şekilde bir ihanet beyannamesidir.  Bu şahsın terörist Demirtaş’ı, Sorosçu Kavala’yı, Gezi Parkı olaylarında tutuklananlarla birlikte FETÖ’yle iltisakları yargı kararıyla tespit edilip hüküm alanları serbest bırakma vaadini telaffuz etmesi devleti tanımayan, hukuku takmayan gayri milli bir zihniyete en bariz örnektir.

Kılıçdaroğlu’na bu kurgu ve kumpas içinde ipini başkalarının tuttuğu kukla görevi verilmiştir. CHP’nin İYİ Parti’yle eşgüdüm halinde düştüğü durum içler acısıdır.

Marjinal sol partilerin ve bölücülüğün odağı HDP’nin Kılıçdaroğlu’nun adaylığına destek olma kararı, buna da İYİ Parti’nin onay ve olur vermesi kumar masasının daha da çetrefil bir içeriğe bürünerek husumet ve hıyanetin kuluçka masasına dönüştüğünü belgelemiştir. Aynı karede poz veren irili ufaklı particikler, bölücü ve yıkıcı siyasi parçacıklar, bilumum örgüt ve oluşumlar sadece zillete gömülmemişler, aynı zamanda Türkiye’yi zehirlemek için nefretle devreye girmişlerdir.

Karşımızdaki siyasi muhalefet tablosu hem karışık hem de karanlık bir mahiyettedir. Kılıçdaroğlu ülkemize düşmanlık besleyen, diş bileyen, tuzak kuran, öfkeyle bakan, aynı şer cephesinde birleşen, dönem dönem silah ve yumruk gösteren zalimlerin paravan Cumhurbaşkanı adayıdır."