Ankara kabul etti, Türk sığınmacılar Almanya'dan sınır dışı ediliyor: Karşılığında vize kolaylığı mı?

Alman basını, Türk vatandaşı sığınmacıların sınır dışı edilmesine ilişkin Berlin'in Ankara'yla anlaştığını bildirdi. Türkiye'ye bunun karşılığında vize kolaylığı garantisi verildiği iddia edildi.

Dış Haberler

Almanya hükümetinin, Ankara'yla aylarca süren görüşmelerin ardından çok sayıda Türk vatandaşını sınır dışı etmeye başladığı belirtildi.

Alman Frankturter Allgemeine Zeitung (FAZ) gazetesinin haberine göre, ilk olarak toplamda 200 Türk vatandaşının tarifeli seferlerle Türkiye'ye getirilmesi planlanıyor. Gazeteye göre, uçaklar Almanya'nın çeşitli havalimanlarından havalandı. Hükümet çevrelerini kaynak olarak gösteren FAZ, bunun Türkleri sınır dışı etmeye yönelik operasyonun "sadece bir başlangıcı" olduğunu kaydetti.

13 bin 500'den fazla Türk vatandaşı Almanya'yı terk etmek zorunda

Buna göre, Türkiye Almanya'dan haftada 500'e kadar vatandaşını geri almayı teklif etti. "Gerekli hazırlıkların" yapıldığını aktaran gazete, Türkiye'nin, charter uçuşlarla gerçekleştirilen sınır dışı işlemlerini reddetmeye devam ettiğini bildirdi. Ancak Ankara'nın gelecekte bu tür uçuşların “özel uçuş” olarak adlandırılması halinde sınır dışı etme sürecini kabul etmeye istekli göründüğü ifade edilen haberde, Almanya'da 13 bin 500'den fazla Türk'ün ülkeyi terk etmesi gerektiği belirtildi.

Geçtiğimiz yıl Türk sığınmacıların sayısının artması üzerine konuyu ele alan Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Ekim 2023'te, "Nihayetinde insanları geniş çapta sınır dışı etmek zorundayız" dedi. Kısa bir süre sonra Kasım ayında AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyareti sırasında bu konuda bir atılımın yaşandığına işaret eden gazete, o zamandan bu yana Türkiye'nin Almanya'ya bu konuda "çok işbirlikçi" davrandığını vurguladı.

Türk sığınmacı başvurularının yalnızca yüzde 13'ü onaylandı

Almanya'da geçtiğimiz yıl Türk sığınmacıların sayısında bir önceki yıla göre yüzde 150'den fazla artış yaşandı. Türkiye, Almanya'da menşe ülke olarak Suriye'den sonra ikinci sıraya yükseldi.

Bu yıl Türkiye'den sığınmacı rakamları düştü. Türkiye artık Afganistan'ın ardından üçüncü sırada yer alıyor. Bu yıl, Türkiye'den sığınma başvurularının yalnızca yüzde 13'ü onaylandı. Bu, Türk sığınmacı oranının Suriyelilere veya Afganlara göre önemli ölçüde daha düşük olduğu anlamına geliyor.

Uçuşlarda karşılıklı mutabakat

Sığınmacı kabul oranının düşmesiyle birlikte, Almanya'yı terk etmek zorunda kalan Türk vatandaşlarının sayısı da hızla artmaya başladı. 2023 sonu itibarıyla 13 bin 500'den fazla Türk vatandaşının ülkeden ayrılması öngörülse de, o yıl sadece tarifeli uçuşlarla sadece 871 Türk vatandaşı sınır dışı edildi. Ülkeyi terk etmesi gereken 10 binden fazla kişinin kalışına müsamaha gösterildi. Bunun temel nedeninin seyahat belgelerindeki eksiklikler olduğu söyleniyor. Türkiye konsoloslukları bu konuda şu ana kadar Alman hükümetiyle pek işbirliğine gitmiş gibi görünmüyor.

Ancak habere göre, bu durum artık değişti. Bir süre önce Almanya, ülkeyi terk etmesi gereken 200 vatandaşın isimlerini içeren bir listeyi Türkiye'ye gönderdi. Türkiye buna hemen olumlu yanıt verdi. Bu liste daha sonra Türk Başkonsolosluğu ile işbirliği içinde Alman göçmenlik yetkilileri tarafından işleme alındı.

Berlin'deki kaynaklara göre, Türkiye artık Alman yetkililere başkonsoloslukla işbirliğinin "tamamen sorunsuz" yürütüleceğine dair güvence verdi. Sınır dışı etme konusunda işbirliğini kolaylaştırmak için Türk yetkililerin çalışmaları da standartlaştırılma sürecine girdi. Sınır dışı etmeler için yeni bir anlaşma veya sözleşme yapılmasına gerek kalmadı.

Sınır dışı uçuşları konusunda da tarafların anlaştığı iddia edildi. Çok sayıda insanın yalnızca charter uçuşla kalıcı olarak ülke dışına çıkarılabildiği hatırlatılan haberde, Türkiye bugüne kadar imajının zarar görmesinden korktuğu için bu tür charter uçuşlara izin vermediğine işaret edildi. Türkiye'nin, Suriye ve Afganistan gibi diğer menşe ülkelerle aynı potada anılmak istemediğine dikkat çekilen haberde, Türkiye'nin bu hassasiyetleri nedeniyle sınır dışı işlemlerinin yalnızca tarifeli seferlerle yapılabildiği, bunun da sınır dışı etme sayısını sınırladığı kaydedildi.

Habere göre, Ankara hükümeti, Berlin hükümetine, charter uçaklarda büyük grupların bulunması halinde sığınma başvurusunun bireysel olarak incelenmeyeceğinden korktuğunu resmen bildirdi. Almanya ise sığınma hakkının her zaman gözetildiğini belirterek, Türkiye'nin bu endişesini reddetti. Diğer yandan, Almanya'nın da işbirliği yapmak istediği belirtilen haberde, Türkiye'nin resmi olarak “özel uçuş” olarak adlandırılması halinde gelecekte charter uçuşlarını kabul etmeye hazır olduğu söylendi.

FZA'ya göre, Ankara için daha ciddi olanı, çekiciliği sığınmacılar tarafından sorgulanan Türkiye'nin "yükselen bölgesel bir güç" olarak imajının zedelenmesi. Bu bakımdan resmi olarak charter uçuştan değil, “özel uçuş”tan söz edilmesi Türkiye'ye verilmiş bir taviz olarak değerlendiriliyor. Bu aynı zamanda Türk hükümetinin kısmen devlete ait olan havayolu şirketi Türk Hava Yolları'na erişimi olması nedeniyle de mümkün. İddiaya göre, Ankara tarafı Berlin'e, bu modelin uygulanması halinde haftada 500'e kadar sınır dışı işleminin mümkün olacağını söylemiş.

Karşılığında vizede kolaylık mı?

Türkiye'nin Alman yetkililerle yapılan görüşmelerde uzun vadeli hedeflerinin Almanya için vize serbestisi olduğunu açıkça ortaya koyduğu ifade edilen haberde, Almanya'nın kısa vadede vize başvurularını daha hızlı işleme koymak için çalışacağına söz verdiği belirtildi. Almanya İçişleri Bakanlığı'nın bu konuyu Dışişleri Bakanlığı ile zaten görüştüğü ifade edildi.

"Peki Türkiye bu kadar uzun zamandır reddettiği sınır dışı işlemlerini kabul etmeye neden hazırlanıyor?" diye sorulan haberde şu değerlendirmeler yer aldı: 

"Erdoğan geçen yıl kasım ayında Berlin'deydi. Başbakanlıkta Scholz ile iki saatlik bir akşam yemeği vardı. Başbakan, sınır dışı edilme meselesine değindi. İltica başvurularının zirve yaptığı dönemdi. Hükümet çevreleri daha sonra Scholz'un Türkiye'ye sınır dışı işlemleri için 'sağlam bir mekanizma' bulunmasını talep ettiğini söyledi. Ortak bir çalışma grubu yakında sonuçları sunacaktır.

Görünüşe göre teknokratik görünen şey, iki hükümet başkanı arasında çok somut bir anlaşmaydı. Erdoğan sisteminde en önemli şey cumhurbaşkanının bizzat sürece destek vermesidir. Berlin'deki tecrübeye göre, en üst düzeyde anlaşma olursa Türkiye ile pek çok şey mümkün."