AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın adından ''Türk'' ibaresinin kaldırılmasını, MHP lideri Bahçeli'ninse tümden kapatılmasını istediği Türk Tabipleri Birliği (TTB) bir kez daha hedefte.
Mahkeme, TTB'nin Merkez Konseyi üyelerinin görevden alınmasını kararlaştırdı. Tepki, 42 ilin tabip odasından geldi.
Yapılan ortak açıklamada kararının iptal edilmesi, Merkez Konseyi üyelerinin görevlerine iadesi istendi.
'Yalnızca seçim yoluyla gitmelerini savunuruz'
Kararı tanımadıklarını ilan eden tabip odaları, ''Bizler, mevcut TTB Merkez Konseyi üyelerine oy vermiş olalım veya olmayalım, seçimle göreve gelmiş üyelerin yalnızca seçim yoluyla gitmelerini savunuruz. Görevden alma kararı delegelerin seçimler yoluyla tecelli etmiş demokratik iradesinin yok sayılması anlamına gelmektedir'' açıklamasında bulundu.
Hukuki süreç devam ederken, Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut, hekimlerin izleyeceği yol haritasını soL'a anlattı.
İtiraz sürecinin gerekçeli kararla birlikte başlayacağını hatırlatan Bulut, ''Temyiz süreci kesinleşmedikçe karar kesinleşmiş değil. Bu yüzden de TTB Merkez Konseyi seçili kurulları, çalışma grupları ve kolları görevine devam etmektedir'' dedi.
Merkez Konseyi 7 ay sonra yenilenecek
Davanın ne kadar süreceği kritik önem taşıyor. Çünkü haziran ayında TTB'nin Olağan Genel Kurulu yapılacak. Burada tüm seçili kurullar yenilenecek. TTB'de yöneticiler için ''iki dönem kuralı'' bulunduğu için Merkez Konseyi'nde yer alan isimlerin büyük bir çoğunluğu da değişmiş olacak.
Mahkemenin haziran ayına dek kararını kesinleştirmesi durumundaysa Vedat Bulut'a göre ''büyük bir kaos'' ortaya çıkabilir:
''Kanuna göre atanan kişiler 30 gün içinde seçime götürmek zorundalar. Bu kişiler hazirana kadar göreve devam ederler. Haziranda Olağan Genel Kurul gelir, seçimler yapar. Bu adli süreç içerisinde verilebilecek kararlar büyük bir kaos doğurur.''
TTB, itirazının kısa sürede aleyhte sonuçlanması durumunda da haklarını aramaya devam edecek. Bulut, bu süreci ''Temyiz'in kısa sürede sonuçlanması durumunda hukuki girişimlerimize devam ederiz. Maddi tazminat talebine kadar devam eder. Kişilik haklarımızı ihlal eden kişiler, kurumlar bir tazminatla cezalandırılırlar'' sözleriyle özetliyor.
Seçim ayarlı karar: 'Hukuki değil, siyasi'
Dava dosyasında Merkez Konseyi'nin görevden alınmasını gerektiren herhangi bir hukuki durumun bulunmadığını belirten Vedat Bulut, kararın siyasi niteliğine işaret ediyor:
''Bu hukuki değil, politik bir karar. Mart seçimlerine giderken TTB'yi suskunlaştırmak istiyorlar. Sağlık politikalarıyla ilgili gerçekleri insanlar işitmesin istiyorlar. Deprem bölgesi, şehir hastaneleri, maden kazalarıyla ilgili açıklamaları seçim öncesinde duymak istemiyorlar.''
Görevden alma kararı Dünya Tabipleri Birliği ve Avrupa Daimi Hekimler Komitesi'nin de tepkisini çekti. Yapılan ilk açıklamalarda özerk tabip birliklerinin tanınacağı, atanmış kişilerin tanımayacağı bildirildi. Uluslararası kurumların yakında Türkiye'yi ziyaret etmesi bekleniyor.
