7 soruda sendikalı olmak

Boyun Eğme dergisinde yer alan "işçinin hukuk köşesi"nde işçilerin sendikaya üye olma süreci ve sendikaya dair haklarla ilgili sorulara yanıtlar verildi. 

Haber Merkezi

Haftalık Boyun Eğme dergisinde yer alan "işçinin hukuk köşesi"nde işçilerin sendikaya üye olma süreci ve sendikaya dair haklarla ilgili sorulara yanıtlar verildi. 

İşte 7 soruda sendikalı olmak:

Sendikaya üye nasıl olurum?

Sendikalar işçilerin çalışma yaşamına ilişkin sorunlarını çözmek, ortak çıkarlarını ve haklarını korumak ve geliştirmek için kurdukları örgütlerdir.  

Öncelikle nerede çalıştığınız önemlidir. Ülkemizde iki ayrı sendika yasası var. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre çalışan kamu emekçilerinin sendikal yasaları ile 4857 sayılı İş Kanunu’na bağlı çalışan işçilerin sendikal yasaları farklıdır. Devlet memuru iseniz 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu, sigortalı çalışan bir işçi iseniz 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’na göre kurulmuş bir sendikaya üye olabilirsiniz.

Devlet memuru değilim. Bir işyerinde işçi olarak çalışıyorum. Hangi sendikalara üye olabilirim?

İşçi sendikaları işkolu esasına göre kuruluyor. Yasada 20 ayrı işkolu bulunuyor. Her sendika bu işkollarından birine dâhildir. Örneğin, markette çalışan bir işçi Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar işkolunda, otomotiv fabrikasında çalışan bir işçi Metal işkolunda faaliyet gösteren bir sendikaya üye olabilir.

İşçi derken, mavi yakalı, beyaz yakalı ayırmadan söylüyoruz. Ofiste ya da atölyede fark etmez, iş kanununa tabi çalışıyorsunuz ve hepiniz yasal olarak işçisiniz.

Her işçi ancak kendi çalıştığı işkolunda faaliyet gösteren bir sendikaya üye olabilir. Aynı işkolunda birden fazla sendikaya üye olunmaz.

Sendikaya üyelik başvurusunu nasıl yapabilirim?

İşçi sendikalarına üyelikler E-devlet sistemi üzerinden yapılmaktadır. E-devlette “İşçi Sendikaları Üyelik İşlemleri” bölümünde işçinin çalıştığı işyeri ve bu işyerinin bağlı bulunduğu işkolunda kurulmuş üye olabileceği sendikaların listesini yer alır. Üyelik, bu kanaldan yapılan başvurunun ilgili sendika tarafından onaylanması ile geçerli olur.

Sendikaya üye olduğumu patronun öğrenmesini istemiyorum. Sendikaya üye olduğum bilgisi işyerine veriliyor mu?

İşçinin sendika üyelik ve istifa bilgisi sadece başvuru yaptığı sendikada ve bakanlıkta bulunur. Kişinin e-devlet kayıtları, çalıştığı işyerine açık olmadığı gibi, bakanlık verileri de şirketlere açık değildir. Özetle, patron işyerinde çalışan işçilerin sendikaya üye olup olmadığını bilemez.

Sendikalı olmak bana ne kazandırır?

Sendikalı olmak, artık patron karşısında yalnız olmamak demektir. Sendikaya bireysel olarak üye olunmaktadır; ancak işyerinde haklar elde edebilmek için birlikte hareket etmek önemlidir.

Şöyle söyleyebiliriz: Sendikalı olmak her şeyin patronun “iki dudağı arasında” olmaması demektir. İşçinin örgütlü gücüyle, ekonomik hakları ve çalışma koşulları hakkında söz hakkının olması demektir.

Yani aslında bu sorunun çok kısa bir yanıtı var. Sendika, işçinin “söz hakkıdır”.

Belli kısıtları olmakla birlikte sendikalı olan işçiler Anayasanın 53. Maddesine göre, ekonomik, sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu iş sözleşmesi yapma hakkına; 54. Maddesine göre de grev hakkına sahiptirler.

Sendikaya üye olduğum için patron beni işten çıkarabilir mi?

Sendika hakkı, Anayasa, yasalar ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmıştır. İşçilerin bireysel sendika özgürlüğünü, yani işçilerin sendikalaşmasını engellemek, sendikaya üye olduğu için bir işçiyi işten çıkarmak ya da sendikadan istifaya zorlamak sendika özgürlüğünü güvence altına alan tüm yasalara açıkça aykırıdır ve suç teşkil etmektedir.

Anayasa’nın 51. maddesine göre; “Çalışanlar ve işverenler, üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahiptir. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz.”

6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Yasası’nın 17. maddesinde “Sendikalara üye olmak serbesttir. Hiç kimse sendikaya üye olmaya veya olmamaya zorlanamaz”, 19. maddesinde ise “işçi sendikada üye kalmaya veya ayrılmaya zorlanamaz.” şeklinde hükümler mevcuttur.

Sendikalı işçinin iş güvencesi 4857 sayılı İş Kanunu’nda tanımlanmıştır:

- 30 veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde, en az 6 aylık kıdemi olan, belirsiz süreli iş sözleşmesiyle çalışan işçi işten çıkarıldığında işveren bunu, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan haklı bir sebebe dayandırmak zorundadır.

- Sendikal nedenle iş akdinin feshi ise haksız sebeptir.

Yani, sendika üyeliği yasal güvence altındadır. Ancak patronlar her zaman yasaları çiğneyerek sendikalaşmayı önlemeye çalışır. Burada temel güvence, işyerinde birlikte hareket edebilmektir. Örgütlü davranmak, birbirine sahip çıkmak işçiler için en önemli sendikal güvencedir.

Sendikaya üye olan işçiyi işten çıkaran patrona bir ceza yok mu?

Sendikal özgürlüğü engellemek suçtur. Türk Ceza Kanunu’nun 118. maddesine göre, “Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”

Sendikaya üye olduğu gerekçesiyle işten çıkarılan işçinin patrona kötü niyet tazminat davası bir başka ifadeyle “sendikal tazminat davası” açma hakkı da bulunur.

Yasal haklar mevcut. Ama tekrar altını çizelim:

Bu hakların uygulanabilmesi için bile örgütlenmek, birlikte davranmak gerekiyor!