İzmir’de iki genç insanın yaşamını yitirdiği elektrik akımı faciasının ardından şimdi de Bornova’da İZSU’nun çalışma yaptığı sokakta Gediz Elektrik’e ait kablolar sokak ortasında açıkta bırakıldı.
Haber Merkezi
İzmir’in Konak ilçesinde bulunan Alsancak’ta 12 Temmuz’da Özge Ceren Deniz ile İnanç Öktemay’ın yaşamını yitirdiği elektrik kaçağı faciasının ardından ne İZSU ne de Gediz Elektrik ders almış görünüyor.
İki kurumun da ihmalleri yüzünden gerçekleştiği bilirkişi raporuyla ortaya çıkan faciadan aylar sonra bu kez Bornova’da elektrik kabloları sokak ortasında açıkta bırakılmış halde görüntülendi.
Bornova Kaymakamlığı İlçe Emniyet Müdürlüğü'nün yer aldığı sokağın köşesinde Gediz Elektrik’e ait sarı bir uyarı levhasının yanında açıkta duran elektrik kablolarını Yenigün gazetesi muhabiri görüntüledi.
soL muhabiri dün akşam saatlerinde bölgeye gittiğinde kablolar halen açıkta duruyordu.
İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraki İZSU’nun bölgede bir süredir su ve kanalizasyon çalışması yaptığı biliniyor. Gediz Elektrik dağıtım şirketine ait elektrik kablolarının da bu çalışma sonrası yüzeye çıkarıldığı düşünülüyor.
Özge Ceren Deniz'in ailesinin avukatı: Resmen ölüme davetiye
Alsancak’ta iki kişinin ölümüne yol açan olayda da İZSU ve Gediz Elektrik’in ihmalleri sonucu bölgede elektrik kaçağı oluştuğu ortaya çıkmıştı.
Olayda yaşamını yitiren tıp fakültesi öğrencisi Özge Ceren Deniz’in ailesinin avukatı Ayşe Sarıçiçek Bornova’daki bu görüntüye “Resmen ölüme davetiye. Alsancak’ta iki insan öldü, Gediz Elektrik’in yaptığı çalışma buysa eğer, ölüm çukurları hazırlanıyor demektir. Orada hiçbir koruyucu önlem yok. Yağmur yağsa, çoluk çocuk geçse oradan. Kablolar açıkta. O kadar merkezi bir yer ki” diyerek tepki gösterdi.
'Denetim yok, kimse sorumluluğu üstlenmiyor'
İzmir’in her yerinde ortalıkta kablolar ile karşılaşıldığını dile getiren Sarıçiçek yetkililerin görevlerini yapması için daha fazla insanın mı ölmesi gerektiğini sorguladı.
Alsancak’taki olayın İZSU ile Gediz’in hatalar silsilesi sonucu yaşandığına dikkat çeken Sarıçiçek her iki kurumun da kusuru olduğunu dile getirdi. Olay yerinde 4 Ocak’ta İZSU’nun 9 Ocak’ta ise Gediz Elektrik’in çalışma yaptığını hatırlatan Sarıçiçek “İkisinin de birbirinden haberi yok, hiç kimse hiç kimseye haber vermemiş. Haber verse belki olmayacak. Herkese birisine ihale veriyor, ihaleyi verdiği bir başka taşerona veriyor. Nasıl olsa denetleme yok, ne olursa olsun. Resmen bilinçli insan öldürme bu. Bizim davamızda iddiamız o zaten. Bilinçli taksirle öldürme suçu diyoruz biz. Oradan geçen insanın öleceği belli bir şey” dedi.
Bornova’daki görüntülerin de benzer bir tehlikeyi yansıttığını dile getiren Sarıçiçek “Gece yağmur yağıyor burada. Şu aralar İzmir’de hep yağmur var. Bir çocuk geçiyor olsa oradan, bir insanın ayağı takılsa, hiç koruyucu önlem var mı, yok. Yolun ortasında açıkta kablo. Yine bir ölüm gelecek. Kimse üstlenmiyor, benim suçum değil, benim suçum değil, kimin bu suç? Vatandaş sokağa çıkmasın o zaman, kablolar açıkta dursun” ifadelerini kullandı.
'Gediz de İZSU da cebini dolduracağına ölümleri engellemek için gerekli çalışmayı yapsın'
İki insanın ölümünün ardından sorumlu kurumların bu kadar rahat olması karşısında şaşkınlığını dile getiren Sarıçiçek “İlla birilerinin daha mı ölmesi gerekiyor? Ne yapmamız gerekiyor biz de şaşırdık açıkçası” dedi.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) elektrik şirketlerinin çalışmalarını denetleme görevini yerine getirmediğini söyleyen Sarıçiçek “Alsancak’ta iki insan öldü, halen daha konuyla ilgili idari soruşturması yok. Mahkeme EPDK’ye, konuyla ilgili bir idari soruşturma, herhangi bir denetleme yapılıp yapılmadığını sordu, olumsuz cevap geldi. Yani bu kurum niye kurulmuş, niye işini yapmıyor?” diye sordu.
Avukat Sarıçiçek “Gediz de İZSU da cebini dolduracağına insanların ölmemesi için gerekli çalışmayı yapsın. Biz başka bir şey istemiyoruz” dedi.