İtalya’da aile hekimleri korumasız ve risk altında

İtalya’da salgınla mücadelede hastaneler dışında aile hekimlerinin çalıştıkları koşullar yeterince gündem edilmiyor. Pek çok ülkede olduğu gibi ön saflarda olan aile hekimleri, İtalyan basınında çeşitli haberlerde yaşadıkları zorlukları ve alınan önlemlerdeki eksikleri anlatıyorlar.

soL - Nükhet Akgün Bordignon

İtalya’da, özellikle ülkenin kuzey bölgelerinde yaklaşık bir aydır yoğun bir şekilde Kovid-19 salgınıyla mücadele ediliyor. Lombadia bölgesindeki kentlerde durum oldukça kritik. Örneğin iki gün önce Bergamo kentinde askeri araçlarla salgın nedeniyle hayatını kaybeden insanların cenazeleri başka bölgelerdeki krematoryumlara getirildi. Hastanelerdeki personel ve malzeme yetersizliği bir yana artık Bergamo’da olduğu gibi insanlar ölülerini gömecek yer bulamıyorlar.

Başbakan Giuseppe Conte’nin dün yapmış olduğu açıklamaya göre ülkenin farklı bölgelerinden toplam 300 hekim destek amacıyla vaka sayısının yoğun olduğu bölgelere gönderilecek. Milano’da yer alan fuar alanına kurulan 400 yatak kapasiteli geçici hastanenin de yakın zamanda hizmete geçeceği konuşuluyor.

Yine Lombardia bölgesinde ilerleyen günlerde toplu taşıma araçlarının durdurulması, üretimin yavaşlatılması, süpermarketlerin yalnızca belli sürelerde açık tutulması ve sokaklarda kontrol amacıyla daha fazla asker bulundurulması gibi virüsün yayılmasına engel olmak adına çok daha ciddi önlemlerin alınması bekleniyor.

FİLTRE GÖREVİ OLAN AİLE HEKİMLERİ RİSK ALTINDA

Birçok ülkede olduğu gibi salgınla mücadelede en büyük yük elbette sağlık personelinin omuzlarında. Hastanelerde çalışan doktorların, hemşirelerin ve hastane görevlilerin mücadelesi uluslararası basında sık sık yer alıyor. Ancak çok daha riskli bir şekilde çalışan aile hekimlerinin yaşadıklarından ise pek bahsedilmiyor.

Ülkede, kuzeyde ve güneyde olmak üzere tüm kentlerde aile hekimleri virüsten etkilenmiş hastalar ile hastaneler arasında bir çeşit filtre görevi görüyorlar. Çünkü şikayeti olan kişilerle ilk teması kuran onlar. Bunun dışında evlere yapmış oldukları ziyaretlerde muayene ettikleri birçok hastanın sonradan virüs taşıdığı ortaya çıkıyor. Bu ziyaretleri yaparken kendilerini korumaları için gereken tıbbi malzemelere de sahip değiller. Bu nedenle ailelerinin güvenliği için kendilerini onlardan izole edip saatlerce mesai yapıyorlar. Şüpheli semptomlar gösteren hastalarla ilgilenerek ciddi semptomlar gösteren hastalarla dolu acil servislerin yükünü azaltmak da başlıca görevlerinden bir tanesi.

Ancak aile hekimleri, ellerindeki imkanlarla bu görevi yerine girmelerinin oldukça zor olduğunu belirtiyor. Milano’da görev yapan Michele Marzocchi, Il Post’a verdiği röportajda şunları anlatıyor:

“Diğer hastalıklar ortadan kalkmış değil. Henüz tedavi altına alınmamış Covid-19 vakalarıyla ilgilenmekle beraber kronik rahatsızlığı olan diğer hastalar için tek referans noktası aile hekimleri olan bizleriz. Biz haftada yedi gün ve günde 24 saat çalışmadığımız taktirde acil servisleri kalp ve diabet hastaları ya da başka kronik rahatsızlığı olan hastalar doldurabilir.”

İKİ GÜNLÜK MALZEME GÜNLERCE KULLANILIYOR

Takip edilmesi gereken tutarlı ve resmi talimatların olmaması, hastanelerle yaşanan iletişim problemleri, yeterli kaynak olmaması nedeniyle şüphelendikleri durumlarda test yapamamaları da aile hekimlerinin yaşadığı başlıca zorluklar arasında yer alıyor. Bu zorluklara bir de aynı nedenlerden dolayı yanlış teşhis koyma ve yanlış tedavi uygulama endişesi ekleniyor.

Aile hekimleri Il Post ile yapmış oldukları görüşmelerde, virüsten korunmak için ellerinde yeteri sayıda tıbbi malzeme olmamasının büyük bir sorun olduğunu söylüyorlar. Birçoğuna Dünya Sağlık Örgütü tarafından önerilen FFP2 ve FFP3 filtrelerinin olmadığı az sayıda cerrahi maske, gömlek, eldiven ile kulaklık verilmiş. Uyulması gereken kurallara göre bu malzemeleri yalnızca iki gün kullanabilirler. Ancak aile hekimleri bu tıbbi malzemeleri, kendi imkanlarıyla oldukça zor bir şekilde ve yüksek fiyatlarla elde ettikleri diğer malzemelerle birlikte günlerce kullanmak durumunda kalıyorlar.

Pisa’da çalışan aile hekimi Andrea Coco, elinde olan dört maskeden ikisini korumasız olan meslektaşlarına verdiğini, FFP2 filtreli maskeleri ellerinden geldiği kadar uzun süre kullanmaya çalıştıklarını anlatıyor Il Fatto Quotidiano’ya ve ekliyor: “Bir maskeyi en az bir hafta, en çok da bir aya varan sürelerde kullanmak durumunda kalıyoruz.”

Napoli’de görev yapan başka bir aile hekimi Silvio Tucillo ise aynı gazeteye verdiği demeçte şu an hekimlere gerekli tıbbi gereçlerin verilmiş olmadığını, tıpkı diğer meslektaşları gibi kendisinin de kendi imkanlarıyla bu malzemeleri elde etmeye çalıştığını söylüyor. “Şubat ayında bir FFP3 maskesi almıştım ancak bir hafta sonra yani Şubat ayının ortalarında aynı maskeyi bulmak ve satın almak imkanı kalmamıştı.”

SAĞLIK BAKANLIĞININ TERCİHLERİ ÖLÜMCÜL

Bergamo Tabipler Birliği Başkanı Guido Marioni, 17 Mart tarihinde yaptığı açıklamada koşulların dramatik olduğuna, bir kişinin virüsü kolayca iki kişiye bulaştırabildiğini ancak söz konusu bir doktor ise sayının fazlasıyla artabileceğine dikkat çekti. Sağlık Bakanlığı sözcüsü ise basına yapmış olduğu açıklamada hastanelerde çalışan personel daha fazla risk altında olduğundan tıbbi malzemelerin dağıtımında önceliği onlara verdiklerini belirtti.

Sağlık Bakanlığa göre aile hekimleri dışarı çıkma yasağı ve seyahat kısıtlamaları nedeniyle ciddi bir risk altında değil. Ancak aile hekimleri Sağlık Bakanlığı’nın risk değerlendirmesini doğru bulmuyorlar. Bu zamana kadar evlerinde ziyaret ettikleri hastaların neredeyse tamamının daha sonra pozitif çıktığını ve İtalya’da salgın başladığından beri Lombardia bölgesinde çalışan 6 tane hekimin hasta ziyeretleri nedeniyle koronavirüs alarak hayatını kaybettiğini söylüyorlar.

18 Mart 2020 tarihinde, Codogno’da görev yapan Lodi İtalyan Aile Hekimleri Federasyon Başkanı Marcello Natali de 57 yaşında koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti. Virüsün Marcello Natali’ye muayene ettiği hastalardan bulaştığı söyleniyor.