İstanbul Üniversitesi'nde Çapa ve Cerrahpaşa Kampüsleri’nin yeniden yapılandırılması gerekçe gösterilerek Sağlık Bilimleri Fakültesi bölümlerinde okuyan öğrenciler adeta şehir dışına sürgün ediliyor. Durumdan en çok mağdur olan ise Silivri’de derme çatma bir binaya gönderilen Sosyal Hizmet Bölümü öğrencileri oldu.
63 kilometre uzağa taşıdılar
Kolektifler.net'in haberine göre, bölümlerinin bulunduğu Çapa’dan, İstanbul merkezine 63 kilometre uzaklıkta olan Silivri Celaliye’ye taşınacaklarını belirten Sosyal Hizmet Bölümü öğrencileri aynı fakülteye bağlı Fizyoterapi ve Rehabilitasyon bölümünün Bakırköy Sağlık Bilimleri Fakültesi’ne taşınacağını öğrenerek, kendilerinin neden Bakırköy’e gitmediklerini fakülte yönetimine sordular. Aldıkları cevap ise, “Bakırköy Sağlık Bilimleri Fakültesi yeterli kapasiteye sahip değildir” oldu.
Sosyal Hizmet bölümü ilk öğrencilerini 2011 yılında aldı. Toplam 117 öğrencisi bulunan bölüm öğrencileri 12 kampüse sahip İstanbul Üniversitesi’nin hiçbir yerine “sığdırılamadılar”. Bu sene yeni gelen öğrenciler ise, taşınma kararını tercihleri sonrası telefonda öğrendiler.
Kuş uçmaz, otobüs geçmez
Öğrenciler bölümlerinin taşınacağı ve akbille çalışan otobüslerin bile geçmediği (otobüs ücreti günlük 7 lira olan) Silivri’ye verecekleri ulaşım parasını karşılamayacak arkadaşlarının olduklarını hatırlatarak, sadece ulaşımın değil kiralanan binanın da öğrencileri zor durumda bırakacağını söylediler. Binayı görmeye giden ve fotoğraflarını çeken öğrenciler, “Celaliye’de bulunan bina 49 yıllığına kiralanmış. 10 senelik kirası peşin verilmiş. Bu da ‘geçici’ denen sürenin ne kadar uzayacağını gösteriyor. Ayrıca binanın sınıf adı altında eğitime açılan bölümleri mahzenden farksız. Böyle bir ortamda derslerden verim alınması imkansız. Binanın etüt çalışması yapılıp yapılmadığı belli değil. Bu kadar öğrencinin bilinmezliğe itilmesine artık dur denmeli” dediler.
Açıklamalarına devam eden öğrenciler “Oysa Bakırköy Sağlık Bilimleri Fakültesi bütün bölümler için yeterli kapasiteye sahiptir. Ayrıca başta biz Sosyal Hizmet öğrencileri olmak üzere diğer bölümlerde bu görüşte” diyerek bölümlerinin taşınmasını istemediklerini belirttiler.
Üniversiteler şehir merkezlerinden uzaklaştırılıyor
Kampüslerin şehir dışlarına yapıldığı, üniversitelerin halktan uzaklaştığı, son dönemde açılan üniversitelere bakılarak kolayca anlaşılıyor. Şehrin ortasında olan birçok üniversitenin bölümü de şehrin dışına kaydırılıyor. Sosyal Hizmet öğrencileri “Sosyal hizmete, yeterli değerin verilmediği hatta adının bile zor anımsandığı ülkemizde insanla iç içe olması en gereken biz sosyal çalışmacı adayları yerleşke bile olmayan kiralanmış bir binaya sıkıştırılmaya çalışılıyoruz” açıklamasında bulundu.
Yönetimden ses yok, öğrenciler tepkili
Öğrencilerin internet üzerinden ulaşmaya çalıştıkları dekan soruları cevapsız bırakırken, rektör Yunus Söylet sorulara cevap vermek yerine “Çapa ve Cerrahpaşa kampüslerinin yeniden yapılması tüm sağlık bilimlerini bir kaç yıl etkileyecek” diyerek sorulan soruları geçiştirdi. Üniversiteliler uygulamanın kabul edilemez olduğunu söyleyerek 4-5 Eylül tarihlerinde imza toplamaya başlayacaklarını belirttiler. Üniversiteliler tepkilerini twitter üzerinden #celaliyecokuzak başlığı ile dile getiriyorlar.
Taşıma tehdidi ilk değil
İstanbul Üniversitesi’nin birçok fakülte binası “tarihi” olduğu gerekçesiyle, sık sık taşınma tehdidi ile karşı karşıya kalıyor. 2010 yılında okulun Beyazıt yerleşkesine bağlı Su Ürünleri Fakültesi’nin de Büyükçekmece’ye taşınması gündeme gelmişti. Fakülte öğrencileri fakültelerinden gitmek istemedikleri için eyleme geçmişler, dekan tarafından tehdit edilmişlerdi. Ancak fakülte öğrencilerinin eylemleri başarılı olmuş ve öğrenciler Beyazıt Kampüsü’nde kalmışlardı. Uygulamaların “keyfiliği” bu eylemle göz önüne serilmişti.