Kuşdili Çayırı’nın katlı otopark yapılmasına karşı basın açıklaması yapan Kuşdili Platformu bölgede planlanan yağma projesine tepki gösterdi. Yapılan basın açıklamasında “Kadıköy’ün tam merkezinde bulunan ve 3. derece doğal sit alanı olan tarihi Kuşdili Çayırı, mahkeme kararlarına, bilim insanlarının ve Kadıköy halkının yoğun itirazlarına rağmen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yeniden imara açılmak istenmektedir” denirken “Tamamı asfaltlanarak sıradan bir araç parkı görünümüne dönüştürülen 45 dönümlük bu alanın, yeşil alana hasret kentimize yeniden Kuşdili Çayırı olarak kazandırılması yönündeki ısrarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Türkiye’nin en büyük havaalanı kaldırılıp yerine park yapılabiliyorsa, bizim talebimizin gerçekleşmemesi için hiç bir neden yoktur” ifadelerine yer verildi.

Basın açıklamasından sonra söz alan Prof. Haluk Gerçek konuya dair “Buraya yapılacak yeni otopark kentin merkez bölgelerine otomobil gelmesini ve trafiğin daha da arttırmasını teşvik eder” dedi.

Sonrasında konuşan Prof. Güngör Evren ise “Burası insanların yaşayacağı, yayaların keyifle dolaşacağı, kentin en canlı bölgesi olarak değerlendirilmek zorundadır” diyerek otopark projesine tepki gösterdi.

'RANT, PARA DEĞİL BİLİM KAZANACAK'

Basın açıklamasından sonra konuşan Bu Düzen Değişmeli Platformu İstanbul 1. Bölge bağımsız milletvekilli adayı Aydemir Güler bu düzen içerisinde Kadıköy’de yaşayanların ihtiyaçlarından ziyade rantın, paranın ihtiyacının gözetildiğini belirterek sözlerine “Rant, para değil bilim kazacak” dedi. Güler yaptığı konuşmada “Buranın yeniden kazandırılmasının yoluysa yalnızca ama yalnızca mücadeleden geçer. Ben buradaki arkadaşların, bütün Kadıköy’ün mücadeleyi büyütmek için hazır olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki dönemde ‘hangi tasarı geçti, hangi planlama çıktı’ tartışmasının yanında başka şeylerin de konuşulması gerekiyor. Kimler hangi ölçekte nasıl mücadeleler veriyor, bunun konuşulması lazım” şeklinde devam etti.

ÇILGIN PROJEYE KARŞI ÇIKAN RAPORLAR NE DİYORDU? 

Danıştay kararında Kuşdili Çayırı’nın yapılaşmaya açılamayacağı ve yeniden ağaçlandırılması gerektiği vurgulanırken İSKİ raporundaysa Kurbağalıdere’nin defalarca tanık olunduğu gibi taşma riski taşıdığına dikkat çekiyordu. İTÜ’nün verdiği rapordaysa alana otopark yapılmasının kent merkezindeki otopark sayısının çoğalması, araç yoğunluğunun daha da artması anlamına geldiği vurgulanmıştı.