Yurt yöneticisi: Biz Süleymancıyız, yurttaki kızlarımızın yanması Allah’ın takdiri

Süleymancıların Kıcak köyünde bulunan yurt yöneticisi; "Biz Süleymancıyız. Yurttaki kızlarımızın yanması Allah’ın takdiri" dedi.

Adana Aladağ’da 11 kız çocuğu ve 1 eğitmenin yaşamını yitirdiği yurt faciasından sonra, Süleymancılar cemaatinin, Akören köyünde kız ve erkek olmak üzere iki, Kökez ve Kıcak orman köylerinde de birer yatılı erkek yurdu olduğu ortaya çıktı. Kıcak köyündeki yurdun yönetici ise; "Biz Süleymancıyız. Yurtaki kızlarımızın yanması Allah’ın takdiri" dedi.

Hürriyet'ten Gülden Aydın'ın haberine göre, Akören’deki kız yurdunda merdiven bile yok, erkek yurdunun yangın çıkış kapısına ise duvar örülmüş.

Bölgedeki yurtları gezen Hürriyet muhabirinin izlenimleri şöyle:

Akören kız öğrenci yurdunda tabela da hayat belirtisi de görünmüyor. Kapı zilini defalarca çalıyorum, açılmıyor. İçeride üst üste yığılmış döşekler göze çarpıyor. Yerler sentetik halıyla kaplı. İki katlı binanın yangın merdiveni yok. Zemin kattaki pencereler demir parmaklıklı. Yurda komşu evlerde oturanlar, “Aladağ’daki yurtta yangının çıktığı 29 Kasım gecesi buradaki Süleymancı yurdun iki hoca kadını apar topar gitti” diyor.

Komşular, yurdun üç yıl önce açıldığını, çevre köylerden gelen orta öğretimdeki kız çocuklarının kaldığını anlatıyor. Öğrenci sayısı 20’yi geçmeyince yurdu son bir yıldır 4-6 yaş grubundaki kız çocukları için anaokulu ve dini eğitim merkezine dönüştürmüşler. Abdülkadir Şahin, Akören Eğitim ve Kültüre Hizmet Derneği Erkek Öğrenci Yurdu müdürü olduğunu, bu yurdu 9 öğrencisi bulunduğu için kapattıklarını anlatıyor: “Evet, burası Süleymancı yurdu. Yangın merdiveninin olmaması hata. Ama erkek yurdunda var” diye konuşuyor.

YERLER SENTETİK HALIYLA KAPLI

Akören köyünün dışındaki üç katlı erkek yurdunda 20 civarında yatılı öğrenci kalıyor. İçerideki görevliler kapıyı açmıyor. Zemin, boydan boya kırmızı sentetik halıyla kaplı. Yurt Müdürü Şahin’in “Var” dediği yangın merdiveni ise adet yerini bulsun diye eklenmiş. Çünkü acil bir durumda üçüncü kattaki öğrencilerin yangın merdivenine erişemesi imkânsız. Çıkış kapısı iptal edilmiş, duvar örülerek kapatılmış. İkinci kattan çıkan öğrencilerin, bina ana girişinin üstündeki çıkıntıya yürüyüp kenardaki merdivenden aşağı inmesi gerekiyor. Basamak aralıkları düzensiz, aşağıya doğru eğimli. Üstelik her an kopacakmış gibi sallanıyorlar.

YURT YÖNETİCİSİ: KIZLARIN YANMASI ALLAHIN TAKDİRİ

Kıcak köyü yurdunun da kapısı açılmıyor. Bahçesine rastgele atılmış çok sayıda döşek var. Adının Hüseyin olduğunu söyleyen bir öğrenci, kapı önünde duran yangın söndürme tüplerini gösteriyor, “Dün getirdiler” diyor. Binanın arka tarafındaki yangın merdivenine kapı değil, çam çerçeveli pencereden ulaşılıyor. Merdivene çıkıp içeriye baktığımda, pencerenin zeminden oldukça yüksek olduğunu görüyorum.

Yangın sırasında ancak bir sandalye bulup üzerine çıkılmadıkça pencereden geçip merdivene ulaşmak mümkün değil. Tam çıkarken gelen dört kişiden ismini söylemeyen yönetici, yangın merdiveni ve Aladağ ilçesinde 12 kişinin yanarak can verdiği Süleymancılara ait yurttaki yangın bahsine sinirleniyor. “Biz Süleymancıyız. Yurtaki kızlarımızın yanması Allah’ın takdiri. Onlar şehit oldu” diyor.