Nizip’te insanlık dramı: Çocuk istismarı, fuhuş, ensest, pedofili, ağalık düzeni…

30 çocuğun istismara uğradığı, CHP ve HDP heyetlerinin alınmadığı Nizip Sığınmacı Kampı’na giren farklı mesleklerden bir grup gözlemcinin hazırladığı kapsamlı rapora soL Haber Portalı ulaştı. Rapor, Nizip Kampı’nda yaşanan insanlık dramını gözler önüne seriyor. Kamplarda çocuk istismarından fuhuşa, çocuk evliliğinden çok eşliliğe, ağalık düzeninden özel güvenliğin kötü muamelesine kadar pek çok…

Ahmet Çınar

30 çocuğun istismara uğradığı, CHP ve HDP heyetlerinin alınmadığı Nizip Sığınmacı Kampı’na giren farklı mesleklerden bir grup gözlemcinin hazırladığı kapsamlı rapora soL Haber Portalı ulaştı. Gözlemcilerin “sosyal karabasan” olarak adlandırdıkları Nizip Sığınmacı Kampı’nda yaşananlar vicdanları yaralıyor.

Sağlık, çocuk istismarı, fuhuş, pedofili, ağalık düzeni gibi pek çok sosyal yaranın bir arada yaşandığı kampta adeta insanlık dramı yaşanıyor.

Para karşılığı çocuk istismarı, sığınmacı kadınların kampta ve kent merkezinde itildiği fuhuş batağı, çok eşlilik, kampta görevli kamu personelinin sığınmacılara yönelik tacizleri, eğitimsiz özel güvenlik görevlilerinin kötü muameleleri, ağalık düzenini andıran muhtarlık sistemi ve ensest gibi pek çok sosyal yaranın yaşandığı Nizip Sığınmacı Kampı, vicdanları kanatıyor.

Farklı mesleklerden bir grup gözlemcinin girdiği ancak fotoğraf çekimine izin verilmeyen Nizip Sığınmacı Kampı’ndan izlenimler, hazırlanan rapora yansıdı.

İŞTE O RAPOR

Sağlık

Kampta çadır ve konteynırda olmak üzere 2 adet hizmet ve aşı merkezi bulunuyor. Doktorların daimi olarak görev yapmadığı kampta genellikle geçici görevlendirme, nöbet ya da rotasyon usulüyle hizmet sunuluyor. Dolayısıyla hekimlerin alana hakimiyetleri bulunmuyor.  

Hasta dosyası ve tıbbi kaydın tutulmadığı kampta, sevk zinciri sistemi uygulanıyor ancak hastanın takibi yapılmıyor. Yani hasta bir üst merkeze gittiği zaman denetimden çıkıyor ve bir kısmı da bu açığı suistimal ediyor. Sevk edildiği tıbbi kurumun dışına çıkıp fuhuş yapanlara da rastlanıyor.

Tüm bu yaşananlara mazeret olarak ise personel azlığı gösteriliyor.

Çocuk evlilikleri

Kampta yaygın bir şekilde çocuk evlilikleri görülüyor. Büyük oranda 15 yaş ve daha küçük çocukların evlendirildiği gözleniyor. Çocuk evliliklerin, pedofilinin önüne geçici tedbirler alınmalı. Kamp yönetimi çoğunlukla, bu evlilikler gerçekleştikten sonra haberdar oluyor. Dolayısıyla bu alana muhtar üzerinden müdahale etmek mümkün değil. Çocuk evliliklerini önlemek için eğitim verilip ikna edici ve hukuken zorlayıcı olunmalı. Çocuk evlilikleri tespit edildiğinde, tutanak tutuluyor ancak herhangi bir cezai müeyyide uygulanmıyor.

Taciz ve tecavüzler

Kamptaki en ciddi sorunların başında ise taciz ve tecavüzler geliyor. Medyada yer bulan ve “30 çocuğa istismar” şeklinde anılan olaylar, buz dağının görünen kısmı. Sorun daha derinlerde ve yaygındır.

Bu kısmı değerlendirirken erişkin cinsel istismarı ve çocuk istismarı olarak ikiye ayırmakta yarar var.

Kadınlar kampın en mağdur kitlesini oluşturuyor. Kampın içinde kadınlar yaygın bir şekilde istismara uğruyor. Bir kısmı da kamp dışında istismara uğramakta. Bu istismar vakaları zaman zaman, kamu adına hizmet veren personel tarafından da gerçekleştiriliyor. Öyle ki görüşmemizden hemen önce kamp yakınlarında dağlık alanda 2 kamp personeli, sığınmacı kadınlarla birlikte olurken yakalanmışlardı. Kampın dışında, şehir merkezinde de sığınmacı kadın istismarı ve fuhuşu gerçekleşiyor. Bu sosyal soruna acilenn tedbirler alınmalı.

Kampta ve kamp dışındaki kadın istismarının ve fuhuşun üstü örtülüyor, görmezden geliniyor, sümen altı ediliyor. Herhangi bir tedbir alınmıyor. Suçlular hakkında herhangi bir hukuki yaptırıma gidilmiyor.

Çocuk istismarı

Çocuk istismarı kampta ve kamp çevresinde herkesin bildiği bir gerçek haline gelmiş. Anlaşılıyor ki en önemli sorun, çocuk istismarının kampın kurulduğu günlerden beri gerçekleştiği ve sorumlu kamu görevlileri tarafından adeta “olağan bir durum” gibi kabul edilerek herhangi bir tedbir alınmaması.

Medyada yer alan “30 çocuğa istismar” haberlerine konu olan şikayetçi aileler, gözlemlerimiz sırasında kampta olmadığı için görüşme yapılamadı.

Aslında çocuğu istismara uğrayan pek çok sığınmacı aile, kamptan atılacakları korkusuyla mevcut durumu gizleme ya da şikayetçi olmama eğiliminde. Bahsi geçen olayda ise temizlik görevlilerinin,  çocuklara para vererek defalarca istismar ettiği ve bu olaylara dair hukuki sürecin devam ettiği anlaşıldı.

Ensest

Çocuk istismarlarının bir bölümünü ise içi istismar oluşturuyor. İstismar eden genellikle baba oluyor ve kendi çocuklarına istismar uyguluyor. İstismar mağdurları ise genellikle yürüme çağına yeni gelmiş, 1-2 yaşındaki çocuklar oluyor. Büyük oranda hekimler bu durumda tutanak tutup görüntüleyerek, kolluk kuvvetleri eşliğinde üst merkeze sevk ediyorlar.

Ancak son durumlara dair bilgi mevcut değil. Yaygın kanı ise bunların sümen altı edildiği, gizlendiği, cezai müeyyide uygulanmadığı kanaati.

Büyük çocukların küçükleri istismarı

Bir başka sorun ise büyük çocukların küçük çocuklara uyguladığı istismar. Bu olaylar azımsanmayacak oranda ve bu durumlar da gizleniyor. Bazı çocukların da para karşılığında istismara izin verdikleri bilgisi mevcut.

Sığınmacılar ile personel arasındaki fuhuş

Kamp içinde fuhuş, taciz ve tecavüz vakaları içinde, kamu hizmeti veren personelin de yoğun olduğu anlaşılıyor. Kamp içindeki personelin, kadınlarla birlikte olduğu iddiaları oldukça yaygın. Kampta uzun süredir çalışan ve sığınmacılarla yakın temasta olan personelin, bu işin bir parçası olduğu düşünülüyor, iddia ediliyor.

Eğitimsiz ve uzmanlaşmamış özel güvenlik

Nizip Sığınmacı Kampı, 10 bin ve 5 bin kişi  olmak üzere çadır ve konteynır kentlerden oluşuyor. Kamplar Nizip kent merkezine yaklaşık 10 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Bir tarafı ırmak kenarı olmak üzere izole bir alanda bulunuyor. Kamp  ile kent arasında ulaşım ya kampın araçları ya da çoğunlukla sığınmacıların kendi olanaklarıyla sağlanıyor. Kamp ana kapısında gelenleri güvenlik karşılıyor. Güvenlik geçildikten sonra kamplar çadırkent ve konteynırkent olarak ikiye ayrılıyor. Bu ve benzeri kamplarda güvenliğin, özel güvenlik aracılığıyla sağlanaması beraberinde çeşitli güvenlik sorunlarını da getiriyor. Çünkü görevlendirilen özel güvenlğin kamp-sığınmacı-mülteci deneyimi yok ve uzmanlaştığı bir alan değil. Bu konuda eğitim almamışlar. Özel güvenlik personelinin, sığınmacıları aşağılar bir tarzları var. İzlemlerimizde özel güvenlik personelinin zaman zaman sığınmacıların eşyalarını tekmeledikleri, aşağılayıcı sözler kullandıkları gözlendi.

Kapılarda x-ray ve parmak izi cihazları mevcut. Kişilerin sistemde kayıtıtları mevcut. Bu açıdan kampa kayıtsız kişilerin girmesi mümkün görünmüyor. Özel güvenliğin çalışma şartları ağır, iş yükü fazla. Görüşülen güvenlik elemanları fiziksel yorgunluktan ziyade psikolojik yıpranmadan şikayetçi. Bu açıdan kamp güvenliği kamuya devredilmeli. Kamp ve mülteciler konusunda uzmanlaşmalarını sağlayıcı eğitimler verilmelidir. Çalışma koşulları ağır, bu nedenle personel periyodik olarak kamptan uzaklaştırılmalı ve rotasyona tabii tutulmalıdır. Psikolojik destek verilmelidr.

Kamp sosyal yapısı

Kamptaki sosyal sınıf farklılığı ise çadırkentte ve konteynırkentte kalanlar arasında görülüyor. Alım gücü biraz daha yüksek olan ve diğerlerine göre sosyal düzeyi iyi olanlar konteynır kentte kalıyorlar. Bütün aile çadırın içinde yaşıyor. Tüm sosyal yaşam çadırın içinde devam ediyor. Bu çadır yapısı, ciddi sosyal sorunları beraberinde getiriyor. Mevcut şartlardaki çadırlar terk edilmeye başlanmalı, konteynır ya da kalıcı konutlara dönüştürülmelidir. Çadır yaşamı, beraberinde çeşitli sağlık sorunlarını da getiriyor. Bulaşıcı ve hijyenle ilgili hastalıklar bunun başında geliyor. Çadırkent ilk aşamada hızlıca konteynırkente dönüştürüli.

Kamplarda banyo alanları, konteynır ya da çadırların karşısında birbirine bağlı duşakabinler şeklinde. Kadın-erkek-kadın-erkek şeklinde duşakabinler mevcut. Bu durum ciddi sorunlara yol açmaktadır. Zaman zaman kadınların duşlarda fotoğraflandığı, bu fotoğrafların şantaj için kullanıldığı hatta bu nedenle fuhşa zorlandıkları bilgisine ulaştık. Hatta yakalanan bir sığınmacının bilgisayarında çok sayıda kadın fotoğrafı ele geçirilmiş. Bu açıdan kamplardaki duş alanları yeniden gözden geçirilmeli, mahremiyeti sağlayacak hale getirilmeli. Kampalarda okul, çocuk oyun alanları, aşı odaları ve poliklinik hizmet alanları mevcut.

Yüksek doğurganlık oranı

Sığınmacılarda doğurganlık oranının çok yüksek olduğu görülüyor. Doğum kontrol yöntemleri öneriliyor ancak sosyal ve kültürel nedenlerle kullanılmadığı tespit edilmiştir. Bu konuda mutlaka eğitim verilmeli ve ikna edici olunmalı.

Çok eşlilik

Kamplardaki bir diğer sorun ise çok eşlilktir. Kamplarda kalan kadınların bir kısmının eşi bulunmamakta. Bu durum suistimallere yol açmaktadır. Erkekler arasında çok sayıda çok eşli bulunuyor. Erkekler birlikte yaşamak istemedikleri kadınları bırakıyor ve başka kadınlarla birlikte olmaya devam ediyor. Kamplarda aile kurumu ve kadınların hakları yasa ile güvence altına alınmalı. Nikahsız evliliklerin önüne geçilmeli. Evlilikler kayıt altına alınmalı. Eşleri olmayan kadınlar özel olarak kamu korumasına alınmalı ve buradaki suistimalin önüne geçilmeli.

Çok eşliliğin ve çocuk evliliğinin beraberinde cinsel yolla bulaşan hastalıklar sorunu da doğuyor. Her an kampta cinsel yolla bulaşan hastalıklarla ilgili bir salgın durumu söz konusu olabilir. Bu açıdan cinsel olarak aktif bireyler rutin ve periyodik muayeneden geçmeli.

Kamplarda ağalık düzeni: Muhtarlık

Kamplar mahallelerden oluşuyor. Bu mahallelere sığınmacılardan muhatrlar atanmış durumda. Görüşmeler sonucunda anlaşılıyor ki, bu muhtarlar kampın görece nüfuzlu insanları. Kamplardaki bütün ilişki muhtarlar üzerinden işliyor. Bu muhtar sistemi bizim anladığımız anlayışla, ağalık düzenine benziyor. Zaman zaman bu muhtarlar, yönetimin gücüyle mahalledeki sığınmacılar üzerinde baskı ve zor kullanabiliyor. Bazı muhtarların istedikleri kadınla birlikte oldukları, birden çok kadınla birlikte oldukları durumlar da mevcut. Yani devlet kendi ağalık düzenini, muhtarlar aracılığıyla kendi  yaratmış durumdai Muhtarlık düzeni yeniden gözden geçirilmeli ve kaldırılmalı. Yardımların dağıtımı ve mahalle düzeni, kamu tarafından sağlanmalı.