Türkiye Komünist Partisi Siyasi Büro adına yapılan açıklamada, “KPSS iptal edilmeli, soruları çalınmış bu sınavın sonuçlarına göre atama yapılmamalıdır” denildi.
Açıklama şu şekilde:
"Oyalamayı Bırakın, KPSS'yi iptal edin!
KPSS sorularının sınav öncesinde çalınarak belli kişilere ulaştırılmış olduğu kesinleşmiştir. Durum böyleyken, son olarak YÖK Başkanı'nın da katıldığı AKP bürokratları korosu bunu “bir soruşturma” meselesi haline getirmekte, “soruları çalınmış ve belli ellerle dağıtılmış” olan KPSS'yi iptal etmeye yanaşmamaktadır.
KPSS iptal edilmeli, soruları çalınmış bu sınavın sonuçlarına göre atama yapılmamalıdır.
Ülkemizin nitelikli işgücünü, yıllarca eğitim almış, belirli bir alanda uzmanlaşmış gençlerimizi doğru ve verimli istihdam edememek, kapitalist düzenin piyasacı mantığının bir sonucudur.
Planlı bir ekonomik-toplumsal düzende, ülkemiz gençleri toplumsal ihtiyaçlara göre eğitim alabilir hem toplumun ihtiyaçları en ileri düzeyde karşılanır hem de gençler için sistemli bir biçimde istihdam alanları yaratılabilir. Piyasacılığın yarattığı sonuçların faturasını KPSS adlı sınav vasıtasıyla gençlerimize fatura edilmesi kabul edilemez.
Kapitalist düzenin piyasacı zihniyetiyle çözemeyeceği bu soruna dair ürettiği bir “yol” olan KPSS, Temmuz 2010 tarihli sınav sonuçları ile ilgili olarak ortaya çıkan şaibeler, artık birer iddia olmanın çok ötesine geçmiştir. Basit birkaç sonuç incelemesiyle dahi ortaya çıkan tablo, yüz binlerce gencin geleceğini doğrudan belirleyecek derecede önemli olan bu sınavda, soruların sınavdan önce kimi adaylara ulaştırılmış olduğudur.
Üstelik sorunun sadece sınavda tüm sorulara doğru yanıt veren 300-500 kişi ile sınırlı olmadığını altını çizmek gerekir. Bütün sorular ve cevaplar elinde olmasına rağmen, ortaya çıkmamak için kimi soruları bilerek boş bırakmak veya yanlış yanıt vermek mümkündür. Bu durumda, belki de çok daha fazla sayıda adayın haksız yere atandığı, bunun karşısında yoğun emek vermiş ve aslında atanması gereken binlerce kardeşimizin de atanmadığı bir tablo ortaya çıkacaktır.
Neredeyse kesin olarak ortaya çıkan bu hırsızlığa rağmen, başta hükümet ve ÖSYM olmak üzere, yetkili kurum ve kişilerin sergiledikleri tavır ise utanç vericidir. Konu, basit bir kopya olayı olarak kabul ettirilmek istenmekte ve şaibeli KPSS sonuçlarına göre atamalar yapılmaktadır.
Ortaya çıkan bu hırsızlığın, uzun süredir devlet içinde kadrolaşan, devletin olanaklarını kullanarak yandaşlarının çıkarları için tehdit ve şantaj da dâhil, pek çok yasadışı yöntemi kullanmaktan çekinmediği konusunda güçlü iddialar bulunan F. Gülen cemaati ile ilgisinin ısrarla tartışmanın dışına itilmesinin, söz konusu hırsızlık olayı ile devletin konuyla ilgili birimleri arasında bir koordinasyon, bir suç ortaklığı bulunduğunu akla getirmesi kaçınılmazdır.
Türkiye Komünist Partisi olarak, Temmuz 2010 KPSS'nin derhal iptal edilmesi çağrısında bulunuyoruz.
Sınav sorularını çalan, “cemaat” adıyla faaliyet yürüten suç örgütünün ve buna yardım eden, göz yuman tüm yetkililerin derhal açığa çıkarılması gerekmektedir.
Yüz binlerce insanın hayatını doğrudan etkileyen, devlet içerisinde kadrolaşma perspektifi ile hareket eden ve benzer pek çok icraatı olduğu yolunda iddialar bulunan bir gücün arkasında olduğu düşünülen bu hırsızlığın tüm sorumluları yargılanmalı, en ağır şekilde cezalandırılmalıdır.
TKP
Siyasi Büro"
(soL - Haber Merkezi)