Ergenekon operasyonu kapsamında ölümünden kısa bir süre önce, ileri derecede kanser hastası olmasına rağmen gözaltına alınan Türkan Saylan, ömrünün son günlerinde gerici medya ve hükümet tarafından sürekli hedef gösterildi. Saylan’ın vefatının ardından hayatını konu alan bir dizi çekilmesi gündeme geldiğinde gericiler yine iş başındaydı.
Saylan’ın hayatını anlatan Türkan dizisi yayınlanmaya başladığında oldukça insanlık dışı protestolara maruz kaldı. AKP hükümeti ve gerici medya hala diziye türlü şekillerde müdahale ediyor.
Dizinin ikinci kez günü değiştirildi
Kanal D'de yayınlanan dizi yayına girdiğinde Perşembe akşamları gösteriliyordu. Ancak birkaç ay sonra dizi Pazar gününe alındı. Henüz gün değişikliğinin üzerinden birkaç hafta geçmişken dizi bu kez de Çarşamba 22:30’a çekildi. Pazar günü saat 20’de gösterilen dizinin saatinin de değiştirilmesiyle, reklamlar ve bölüm özeti ile birlikte saat 23’e doğru başlaması izleyici sayısını düşürmek için atılmış bir adım olarak değerlendirildi.
İzleyicilere duyurulmadan yapılan bu değişiklik geçen Pazar akşamı "Türkan" dizisi yerine Samsun-Fenerbahçe maçını yayınlaması ile dizinin yayından alındığı duygusu uyandırdı.
Bir süre sonra dizinin yapımcısı Koliba Film'den açıklama geldi. Açıklamada, "Türkan Dizisi hayranları basında yeralan dizinin biteceğine ilişkin yazılar nedeniyle endişe içerisine girmiş… Firmamızı arayan izleyicilerimize de belirttiğimiz gibi Türkan devam ediyor. İzleyici kitlesi ve takipçilerinin çok fazla olduğunu biliyorduk, ancak gelen e-mail ve telefonlarla haklılığımız gözler önüne serildi. Her yıl, sene başında bütün kanallarda dizilerin tekrarları yayınlanabilir. Bu kesinlikle dizimizin ratinglerinden kaynaklanmamaktadır. Türkan hayranları önümüzdeki hafta yeni bölümü Kanal D’de izleyecekler” denildi.
Aşk dizisi haline geldi
Başlangıçta çağdaş bir cumhuriyet kadınının yaşam öyküsünü anlatmak amacıyla çekilen dizi günden güne bir aşk dizisi halini aldı. Türkan Saylan’ın "muhalif duruşunu, cumhuriyet savunuculuğunu ve ideolojik tutumunu yansıtmak" hedefiyle kurgulanmış olsa da dizinin bunlardan giderek uzaklaştığı görüldü. İlk bölümlerinde gerici medya tarafından türlü karalamalarda bulunulan dizi son zamanlarda aşk sahneleriyle gündeme getirilmeye başlandı.
Reklam boykotu iddiası
Son olarak ise Türkan dizisine reklam vermek isteyen şirketlerin hükümetten çekindikleri için vazgeçtikleri gündeme geldi.
Hürriyet yazarı Vahap Munyar birkaç gün önce köşesinde AKP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli ile yaşadığı bir diyaloğu yazdı. Gedikli’nin kendisine diziyle ilgili hükümete gelen çarpıcı bir iddiayı dile getirdiğini belirten Munyar, Türkan dizisine reklam vermek isteyen şirketlerin hükümetten çekindikleri için vazgeçtiklerini aktardı. Munyar, Bülent Gedikli’nin bu iddiayı aktarırken, bunun kesinlikle doğru olmadığını vurguladığını da belirtti.
“Geçen gün bir yerde, ‘AK Parti Hükümetininin korkusuyla Türkan dizisine yeteri kadar reklam verilmiyor, şirketler hükümetten çekiniyor’ dediler” diyen Gedikli, “Şirketler Türkan dizisine neden reklam vermesin? Biz verilen reklamlara nasıl karışırız. Belki de dizi yeteri kadar reyting alamadı, şimdi bize yükleniyorlar.Türkan dizisini denk geldikçe izliyorum. Oturup reklam yayın süresi ya da şirket çetelesi tutmadım. Ancak, bir televizyon dizisine dönük reklamlar için bile ‘hükümet korkusu’ndan söz edilmesi beni şaşırttı” diye devam etti.
İnsanlık dışı protesto
Hatırlanacağı üzere, Ekim ayında İstanbul Üniversitesi’nin Beyazıt’taki Merkez Kampüsü’nün önünde tarihin en çirkin eylemlerinden biri yapılmıştı. Az sayıda kişiden oluşan grup, Türkan Saylan’la ve diziyle alay etmek üzere Beyazıt’ta toplanmıştı. “Biz Laikiz Hacı” pankartı, “Vatikan Türkan’a Destek Ol!” , “Ruhuna İncil” dövizleri, “Camiler Bale Merkezi Yapılsın” sloganıyla dikkat çeken grup, “Türkan’ı Neden İzlemiyorsunuz kıro Türkler, niye niye niye!”, “Atatürk Siz Duyarsız Türkleri N’apardı, Yuh!” diye serzenişte bulunmayı da ihmal etmemişti. Grup, oldukça ağır ifadeler kullandığı basın açıklamasında Türkan Saylan’ı “stand-up”çı olarak nitelendirmişti.
Mesajlarla hakaret yağmıştı
Dizi yalnızca basında çıkan haberlerle ya da sokak gösterileriyle protesto edilmedi. İnternet ve cep telefonları aracılığıyla, Türkan Saylan'ın kişiliği hakkında asılsız iddiaların yer aldığı çeşitli mesajlar iletilmişti. Kimliği belirsiz kişilerce telefonlara gelen mesajlarda Saylan’a yöneltilen hakaretlerin ardından dizinin boykot edilmesi istenmiş, gönderilen mesajların sonuna, mesajın başkalarıyla da paylaşılması da talep edilmişti.
Mesajlarda,"Kanal D'de yakında başlayacak olan 'Türkan' dizisinde misyoner ve PKK yandaşı olan Türkan Saylan'ın dizisi çekilmektedir. PKK'li öğrencilere birçok yardımda bulunan bölücü terör örgütüyle işbirliği içinde olan, türbanlı kadınlarımıza onları görmek istemiyorum elimden gelse örtülerini yakarım, çocuklar namaz kılmasın bale yapsın diyen Misyoner Türkan Saylan'a çekilen 'Türkan' dizisini ve bu diziyi yapan Doğan Medya Grubu'nu boykot ediyoruz. Lütfen kardeşlerimizi bilgilendirelin ve bilinçli olalım" ifadeleri yer aldı.
Facebook’ta da örgütlendiler
Türkan Saylan’ı ve diziyi protesto etmek üzere sosyal paylaşım ağı facebook’ta da çeşitli sayfalar açılmış, kişilerden bu sayfaları arkadaşlarına önermeleri istenmişti. Bu sayfalar arasında “Çağdaşlık adı altında hayatını örtü düşmanlığına adayan Türkan Saylan” , “Türkan Saylan’dan nefret edenler” gibi Saylan’ın kişiliğini hedef alanların yanında “Misyoner Türkan Saylan’ın dizisini protesto ediyoruz” ve “Kanal D’nin yeni dizisi Türkan Saylan kaldırılsın” gibi doğrudan diziyi hedef alanlar da bulunuyor.
(soL - Haber Merkezi)