Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Cemil Ertem, fiyat esnekliği az olan akaryakıt gibi ürünlerde vergi indirimine gidilebileceğini söyleyerek “seçim yatırımı” sinyali verdi. Ertem’in “maliye politikası” eksikliğine vurgu yapması da kamu bütçesinden harcamalara ağırlık vermeye devam edileceğine işaret ediyor.
TRT Haber’de ekonomiye ilişkin değerlendirmeler yapan Ertem, maliye politikasının eksikliğini vurguladı ve Maliye Bakanlığı’nın fiyat esnekliği az olan mallarda Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) indirimine gitmesi gerektiğini söyledi. Ertem’in önerisi, AKP iktidarının ekonomideki sıkışmayı hafifletmek üzere kamu bütçesinden harcamalara daha fazla ağırlık vermeye devam edeceğine işaret ediyor. Aynı zamanda “akaryakıt indirimi” gibi yeni düzenlemeler doğrudan halka yönelik seçim yatırımı olarak da değerlendiriliyor.
Akaryakıt başta olmak üzere ÖTV indirimi, vergi gelirlerinden vazgeçilmesi, bütçe açığının artması anlamına geliyor. Bütçe açığındaki artış ise enflasyon artışı ya da dış kaynak girişindeki artışla borç artışı anlamına geliyor. AKP iktidarının seçime yönelik olarak daha fazla bütçe açığını göze aldığı görülüyor.
MERKEZ BANKASI’NA TAM DESTEK
Ertem, Merkez Bankası’nın faiz kararını da değerlendirdi. Merkez Bankası’nın gerekenden fazlasını yaptığını söyleyen Ertem, dalgalı kur sistemi uygulayan bir ülkede kuru kontrol etmenin çok zor olduğunu ileri sürdü. Merkez Bankası para politikası kararlarını sıkça eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başdanışmanı Merkez Bankası’nın bağımsızlığının teorik olarak da pratik olarak da tartışılamaz olduğunu vurguladı.
KGF BİR MALİ KURAL GİBİ KURUMSALLAŞTIRILABİLİR
Ertem, Kredi Garanti Fonu (KGF)’nin geri dönüşlerinin de kullandırılabileceğini ve “bir mali kural gibi kurumsallaştıran bir tarafa” gidebileceğini de söyledi. KGF kapsamı genişletilerek Türkiye sermayesi için büyük bir borç yeniden yapılandırmasına gidilmişti. Ertem, bu “mekanizma”nın kalıcılaştırılabileceğine işaret etti.
‘DOLARİZASYON TEHLİKESİ YOK, DOLAR BAZLI DÜNYANIN SONUNA GELİYORUZ’
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı, Türkiye için bir dolarizasyon tehlikesi olmadığından söz ederken dünyada dolar bazlı bir ticaretin sonuna gelindiğini ileri sürdü. Çeşitli araçların devreye girmeye başladığını söyleyerek İran’la rezerv parasız para ilişkisine ve dijital paranın getirdiği olanaklara işaret etti.
Türkiye’de dolarizasyonda esas olarak özel sektör ve kamu kurumlarının ithalat bağımlılığının etkili olduğu biliniyor. Hammadde, ara malı ve yatırım malı ithalatı ağırlıklı olarak dolar bazında yapılıyor. Ham petrol, akaryakıt, makine-teçhizat gibi ürünlerdeki ithalat bağımlılığı, dolarizasyonu da zorunlu kılıyor.