Buna evet mi hayır mı?

Başbakanı yuhalamak suç mudur? 12 Eylül'de genişleyen "AKP demokrasisine" göre yanıt "evet". O gün Türkiye-ABD Dünya Basketbol Şampiyonası maçında başbakanı protesto eden basketbolseverler "evet"in ilk hedefi oldular. Dün o basketbolseverler arasından bir çocuk gözaltına alındı.

12 Eylül’de anayasa değişikliği halkoylaması yapıldı. 13 Eylül günü Türkiye daha demokratik bir ülke olacaktı.

“Genişleyen demokrasinin” nasıl bir şey olduğunu ilk tadanlar o gün Türkiye-ABD Dünya Basketbol Şampiyonası maçında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı yuhalayan basketbolseverler oldu.

Final maçı dünyanın dört bir yanında izlenirken yuhalanan Erdoğan, bunu bir türlü sindiremedi. 13 Eylül günü daha demokratik olduğu ileri sürülen ülkemizde o gün bugündür Erdoğan’ı protesto edenlerin aranmasına devam ediliyor.

O an kameralar dünyaya yayın yapmıyor olsaydı, başka zamanlarda yaşananlar yaşanacaktı.

Erdoğan’ın korumaları protestocuların boğazlarına sarılacak, polis insanları döverek gözaltına alacaktı.

Muhtemelen karakolda dayak ve hakaret devam edecekti.

Kameralar kayıtta olduğu için ve her şeyden önce tüm dünyaya yayın yapıldığı için bu yapılamadı.

Böyle olunca maçın sona ermesiyle birlikte “protestocu vatandaş avı” başladı.

Soruşturmayı Emniyet başlattı
Erdoğan, yuhalanmayı kaldıramadı. Yakınlarının söylediğine göre çok sinirlendi, emir verdi, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Spor Asayiş Büro Amirliği’ni harekete geçirdi olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntülerden yola çıkarak 20 kişinin kimliği belirlendi ve ilk gözaltı dün yaşandı.

Olayla ilgili olarak bir çocuk gözaltına alındı. Ancak Bakırköy Adliyesi'nce serbest bırakıldı.

Kimliği belirlenen diğer protestocuların yakalanması için de çalışmaların sürdüğü bildirildi.

Gestapo gibi iz sürdüler
Devlet o gün bugündür protestocuları bulmak için seferber oldu.

Maçın kamera kayıtları defalarca izlenerek tespit edilen protestocuların, oturdukları koltuk numaralarından kimlikleri belirlenmeye çalışıldı.

Bunun için maç biletlerinin satıldığı internet sitesindeki bilgiler ve kredi kartı kayıtları bile incelendi.

Hukuki dayanağı var mı?
Başbakanı yuhalayanlara yönelik hiddet bitmek bilmiyor.

Hukukçular ise gözaltı uygulamasının keyfi bir uygulama vurguluyorlar.

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Avukat Erkan Kılıç, başbakanı yuhalamanın suç olmadığını belirtti.

Kılıç, devlet büyüklerine hakaretten dolayı insanlar hakkında soruşturma başlatılabileceğine, ancak bu durumda bile soruşturmanın savcılık tarafından açılması gerektiğine dikkat çekti.

Böyle bir savcılık soruşturması açılmadan polisin insanları “hakaretten” dolayı gözaltına alamayacağını vurgulayan Kılıç, savcılık tarafından hakaret soruşturması açılsa dahi insanların gözaltına alınamayacağını, ancak kimlikleri belirlendikten sonra ifade vermek üzere kendilerine tebligat yapılacağını kaydetti.

Kılıç, ancak tebligata rağmen ifade vermeyenler hakkında gözaltı kararı alınabileceğini belirtti.

Avukat Kılıç, hiçbir hukuki dayanağı olmadığı halde, başbakanı yuhalamaktan insanları gözaltına almanın büyük bir keyfiyet olduğunu, bir tür gözdağı verme olarak algılanabileceğini söyledi.

Yuhalayanlara hakaretin daniskası edildi

Başbakanın protesto edilmeyi hak etmediğine ilişkin başta takım kaptanı Hidayet Türkoğlu olmak üzere basketbol oyuncularından mülakat üzerine mülakat alındı. Türkoğlu, Erdoğan’dan özür de diledi.

Ancak bu da AKP yönetiminin sinirlerini yatıştırmaya yetmedi.

Spordan Sorumlu Devlet bakanı Faruk Özak hızını alamayarak başbakana yönelik protesto hakkında “Seviyesiz ve terbiyesiz insanlar büyük ayıp işledi. Bütün dünyanın izlediği bir organizasyonda bu yaşandı” dedi.

Özak, Atatürk’ün de bir sözüne gönderme yaparak protestoculara hakaret etmeyi “Salona gelen seyircilerin de ahlaklısını, edeplisini, seviyelisini, ilkelisini severim’ diye. Bunların önüne geçeceğiz” ifadeleriyle sürdürdü.

(soL-Haber Merkezi)