AKP'nin Somali'ye yardımlarının sebebi belli oldu!

Somali konferansı öncesi sızdırılan raporda Türkiye’nin olası bir Somali operasyonunda ciddi görevler üstleneceğinin ortaya çıkması AKP ve Gülen Cemaati’nin Somali konusunda neden bu kadar duyarlı olduklarını gösterdi.

CNN TÜRK'ten Metin Güneş'in haberine göre, Somali’ye ilişkin sızdırılan bir raporda, ülke için NATO bombardımanını da içeren askeri operasyonlar öngörülüyor. Rapora göre operasyonda Katar’la birlikte Türkiye’nin başrolü üsleneceği ileri sürülmekte.

Raporda 23 Şubat 2012'de Lancaster House'da yapılacak olan Londra Konferansı’na 50 civarında temsilcinin katılacağı belirtilmekte. Dışişleri Bakanlığı’nın yazılı açıklamasına göre Türkiye 15 ülke ve uluslararası örgütten oluşan çekirdeğin içerisinde bulunmakta.

Sızdırılan raporda şu ifadeler yer almakta:

“Daha önce El Şabab'ın elinde bulunan bölgeler ilerleyen diğer güçler tarafından kurtarılmıştır. Denizde ise korsanlığa karşı uluslararası girişimler sayesinde Körfez ve Aden'de uluslararası ticaret yolu güven altına alınmıştır.”

“Şimdi Londra'da bir araya gelerek durum değerlendirmesi yapıp bu değişimlerin devam edebilmesi için kararlar almamız gerekiyor. Biz Somali'ye ve de dünyaya uluslararası toplum içinde bir dayanışma olduğunu göstermek istiyoruz Somali'nin eski durumundan kurtulması için gereken desteği vermeye devam edeceğimizi, Somali'nin gelecekte gelişmesinde özellikle Türkiye ve Katar'ın büyük katkılar sağlayacağını göstermek istiyoruz.”

Türkiye önemli rol alacak
Rapora göre Müslüman ülkeler Somali konusunda inisiyatif alacak. NATO bombardımanını da içerebilecek olası bir askeri operasyonda Türkiye ve Katar’ın kontrol eden pozisyonda olması öngörülüyor.

Dışişleri Bakanlığı açıklamasında bahsedilen çekirdek grupta şu ülkeler ve uluslararası örgütler bulunuyor: Katar, Etyopya, Uganda, Kenya, ABD, Fransa, İsveç, İtalya, Norveç, Birleşik Arap Emirlikleri, İngiltere ile Birleşmiş Milletler, Afrika Birliği ve Avrupa Birliği.

Somali’ye yönelik siyasi süreç, güvenlik, insani yardım ile istikrar ve kalkınma konularını kapsadığı belirtilen konferansta ülkede barış ve istikrarın yeniden tesisi için alınabilecek tedbirler ile izlenebilecek politikalar hakkında görüş alışverişinde bulunulacağına değinildi.

İstanbul’daki konferans sonrası uluslararası toplumun izleyeceği yol haritası şekillenmiş olacak
Bakanlık açıklamasında ayrıca 2. Uluslararası Somali Konferansının Türkiye’de düzenleneceği belirtildi. İstanbul’daki konferansta Londra’daki konferansın sonuçlarının ele alınarak Somali’deki Geçiş Dönemi sonrasına ilişkin uluslararası toplumun izleyeceği yol haritası şekillenmiş olacağı bildirildi.

AKP ve Cemaat’in Somali’ye ilgisi şimdi daha iyi anlaşılıyor
Ortaya çıkan raporda Türkiye’nin rolüne ilişkin ifadeler göz önünde bulundurulduğunda AKP hükümetinin ve Gülen Cemaati’nin Somali’ye duydukları derin ilgi daha iyi anlaşılabilmekte.

Geçtiğimiz ramazan ayında özellikle TRT haberleriyle Somali’ye yardım meselesinin sürekli gündemde tutulması, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Somali’yi ziyaret ederek gerek Türkiye gerekse Somali kamuoyuna şov yapması Somali’ye olan bu yoğun ilginin altında ne olabileceğini sordurmuştu.

AKP ve çok sayıda İslamcı kuruluşun yanı sıra Fethullah Gülen Cemaati’ne yakınlığı bilinen Kimse Yok Mu Derneği’nin de Somali’ye yardım toplama konusunda öne çıktığı görülmekte. Cemaat’in Türkiye örgütlenmesinin yanı sıra uluslararası örgütlenmesiyle de ABD’nin hizmetinde olduğu biliniyor. Gülen Cemaati’nin yurt dışındaki okullarının CIA ajanlarının casusluk faaliyetlerinde kullanıldığı iddiaları cemaatin Somali’ye olan ilgisinin altında neyin yattığını sorgulatmıştı.

Somali’ye geçen sene ilk kez büyük elçi atandı
Türkiye’nin Somali’ye geçtiğimiz sene ilk kez büyükelçi ataması dikkatleri çekmekte. Atanan Cemalettin Kani Torun’un, Gülen cemaatinin son yıllarda artan Afrika "hizmetlerinin" bir parçası olan "Yeryüzü Doktorları" isimli uluslararası örgütün İngiltere ayağının yönetim kurulu başkanı olması AKP’nin ve cemaatin Somali’ye ilişkin misyon aldığı yorumlarına neden olmakta. Doktor olan Torun’un büyükelçi ya da diplomat olmamasına rağmen görevlendirilmesi ve cemaat bağlantısı, atamanın misyon gereği olduğu iddiasını güçlendirmekte. [Haberimizin yayınlanmasının ardından bize ulaşan Yeryüzü Doktorları Türkiye 2. Başkanı Dr. Kerem Kınık, kendi ifadeleriyle "Derneğimizin Akparti, Fethullah Gülen Hocaefendi ve Cemaati ile hiçbir organik bağı bulunmamaktadır" dedi]

ABD'de yayınlanan The Nation dergisinde Illinois Üniversitesi'nden tanınmış hukukçu Francis Boyle, ABD'nin El Şebab'ı Somali'nin doğalgazını çalmak için bahane ettiğini, Körfez Savaşı'ndan hemen önce dört ABD'li petrol şirketinin Somali'de bulunduğunu söylüyor. ”Önemsediğimiz tek şey petrollerini çalmak” diyen Boyle, ABD'nin yardım adı altında neyi amaçladığını özetliyor. İlgili haber için tıklayınız.

Somali petrolü ABD’nin iştahını kabartıyor
İslamcı silahlı örgüt El Şebab’ın önemli bir bölümünü kontrol ettiği Somali’deki petrol kaynaklarının ABD’nin iştahını kabarttığı bilinmekte. El Şebab’ın etkinliğini bahane eden CIA ajanlarının Somali hükümetinin de desteğiyle ülkede ciddi bir güce ulaştığı görülüyor.

Erdoğan’ın açlıktan ölenler için akan gözyaşı neden ABD’nin katlettikleri için akmaz?
ABD 2002 yılından bu yana pek çok ülkede kullandığı insansız hava uçaklarıyla Irak, Afganistan, Pakistan, Yemen ve Libya’nın yanı sıra Somali’de de çok sayıda sivilin ölümüne neden oldu. İslamcı El Şebab’ın ülkedeki etkinliğini bahane eden ABD’nin Somali'deki askeri gücünü artıracağı, gerekirse daha fazla insansız uçağı kullanılacağı belirtilmişti. Somali ziyareti sırasında göz yaşı döken Başbakan Erdoğan’ın ABD bombardımanları nedeniyle hayatını kaybeden Somalililer konusundaki tek kelime etmeyişi dikkatlerden kaçmadı.

(soL - Haber Merkezi)