Dawkins'in yeni kitabı evrim karşıtlarını ters köşeye yatıracak

Eylül ayında piyasaya çıkacak olan "The Greatest Show on Earth: The Evidence for Evolution" adlı kitabıyla Richard Dawkins, akıldışının yükseldiği bir çağda, sağduyunun sesi olarak insanlığın en büyük keşiflerinden biri olan evrimin savunuculuğunu ve anlatıcılığını tekrar üstleniyor.

Richard Dawkins, yakında piyasaya çıkacak son kitabı The Greatest Show on Earth'te (Yeryüzündeki En Büyük Gösteri) evrim ve onun mekanizması olan doğal seçilimi anlaşılır biçimde anlatıyor. Geçtiğimiz günlerde The Times Gazetesi'nde editöryel olarak yer verilen yazıyı özetleyerek yayınlıyoruz.


Charles Darwin'in çağdaşı ve onun düşüncelerini yaygınlaştıran Thomas Henry Huxley, amacını şu sözlerle ilan etmişti: "Büyük olsa bile tüm saçmalıkları bastırmak, bilime daha asil bir tavır vermektir, darkafalı kişisel tartışmalardan kaçınmanın ve yalan dışında her şeye hoşgörülü yaklaşmanın örneğini sunmaktır."

Bu, Richard Dawkins'in 40 yıl boyunca kamu avukatlığını yaptığı bilim ve onun yöntemleri konusundaki başarısının iyi bir özetidir. Yine de Dawkins katıldığı tartışmalardaki hakaretlerden kaçınmıyor. Fakat eleştirel düşüncenin teşviki ve bilimsel keşiflerin takdir edilmesinin kişisel saplantılardan çok uzak olduğuna makul biçimde işaret ediyor. Son kitabı The Greatest Show on Earth'te evrim ve onun mekanizması olan doğal seçilimi anlaşılır biçimde anlatıyor.

Kitabın en büyük hedefi bilimsel yaradılışçılık ve onun eşdeğer öğretisi akıllı tasarımı bozguna uğratmak. Bu yorucu ve zorunlu görev, Profesör Dawkins'in vermeye çalıştığı tek mesaj değil. Dawkins, test edilemez, çıkarıma imkan vermez ve kesinlikle bilimle ilgisi olmayan dogmalara zaman ayırmaya ihtiyacı olan bilim adamları konusunda haklı olarak tahammülsüz.

Profesör Dawkins yeni kitabında akıllı tasarımla bilim arasındaki ilişkiyi, Yahudi Soykırımı'nın inkarı ve tarihle mukayese ediyor. Bu benzerlik bilinçli olarak kışkırtıcı ve yöntemsel olarak doğru görünüyor. Yahudi Soykırımı'na itiraz etmek, pek çoğunun inandığı gibi, saldırı ve yabancı düşmanlığı anlamına gelmiyor. Ama tarihsel kanıtları görmezden gelerek, ya da çarpıtarak, Yahudi Soykırımı'nı hiç olmamışçasına devamlı tartışmak mümkün değildir. Bu yüzden Dawkins, yaradılışçılık ve akıllı tasarımı da buna benzetiyor.

Sözdebilimsel inançlar asla çürütülemez, çünkü bu fikirlerin taraftarları kanıta dayalı bilimsel düşünceyi tanımazdan gelirler. Evrim ise sahip olunan özelliklerin, bir kuşaktan diğer kuşağa geçmesini sağlayan mekanizmalar vasıtasıyla kesin olarak önceden kestirilebilir. Darwin'den bir asır sonra, DNA yapısının keşfi, evrim teorisinin açıklayıcı gücünü desteklemiştir. Ortak bir atadan nasıl tüm türlerin türediği ise olağanüstü bir öyküdür. Sağduyu, gözlem ve deneyin gücüyle, evrimsel biyoloji bunu insanlığa kavratabilir. Profesör Dawkins sahip olduğu yeteneği bunu anlatmak için kullanıyor.

Genleri evrimin esas birimi varsayan Dawkins'in, türler arasındaki akrabalık ve özgecilik örnekleri üzerine ileri fikirleri var. Kör Saatçi adlı eserinde, rastgele değil ama tasarlanmamış doğal seçilimin tasarım ya da amaç gerektirmeden karmaşıklığı nasıl açıkladığını göstermekteydi. Tabii tüm dinsel açıklamaları da bir kenara bırakarak...

Fakat sıkla dile getirildiği gibi, Profesör Dawkins'in bilimin radikal bir savunucusu olduğu eleştirisi ise hatalıdır (ve bir yazarın, Dawkins'in militanlığının onu akıllı tasarım lobisinin birinci hedefi yaptığı iddiası ise açıkça gülünçtür.) Doğal seçilim yoluyla gerçekleşen evrim, uygarlığımızın en büyük keşiflerinden biridir. Genetikçi Theodosius Dobzhansky'nin de yazdığı gibi, "biyolojide, evrimin ışığı dışında, hiçbir şeyin anlamı yoktur." Ve tabii ki evrimin aydınlattığı diğer alanlar da buna dahildir.

Profesör Dawkins, bu amaç doğrultusunda, kuramcı, sentezci ve anlatıcı kimliğini, hiç kimsenin yapmadığı gibi tekrar birarada üstlenmektedir.

(soL - Dış Haberler)