Atalarımızın tercihi tektonik hareketlilik

Atalarımızın yerleşmek için seçtiği San Francisco, Napoli ve İstanbul gibi bölgelerin ortak bir özelliği var deprem riski ya da volkan riski ya da her ikisini birlikte bulunduran aktif tektonik faylarca çevrilmiş olmaları.

Uluslararası ekiplerin gerçekleştirdiği, arazi şekilleri ve atalarımızın yaşam alanlarını ilişkilendiren bir çalışma Journal of Human Evolution dergisinin Mart sayısında yayınlandı. Araştırmacı Dr. Sally Reynolds’a göre, atalarımıza ait yaşam alanları ortak özelliklere sahip, örneğin deprem gibi tektonik hareketler sonucu oluşan yer şekillerini barındırıyorlar.

Pek çok kanıt, erken atalarımızdan Australopithecus africanus’un ağaçlık alanlardan açık çayırlara uzanan, yer yer sulak arazi ve bataklıklardan oluşan karışık bir çevrede yaşadığını gösteriyor. Araştırma, bu gibi alanların göl ya da nehirlerin yakınlarında gerçekleşen tektonik hareketlerce oluştuğunu ortaya koyuyor. Baş yazarlardan Prof. Geoff Bailey, depremler ve insan yaşam alanları arasındaki bu ilişkiden uzun zamandır şüphelendiklerini, tektonik hareketlerin meydana geldiği bölgelerin uzun vadede insan yerleşimi için uygun yer şekilleri meydana getirdiğini belirtiyor.

Dr. Reynolds, atalarımızın bu tektonik hareketlerin yaşamları için ne denli önemli olduğunun farkında olmasalar da, ortaya çıkan yer şekillerinin ve bu yer şekillerinin yarattığı iklim, bitki örtüsü, su kaynakları, yırtıcılardan saklanılabilecek alanlar ve diğer kaynaklar tarafından dolaylı bir şekilde bu bölgelere çekildiğini söylüyor.


Resim 1. Tektonik olarak aktif olmayan düz bölgeler. Bu gibi alanlarda azalan yağış sonucu yaşamı tehdit edecek, uzun süreli ciddi kuraklıklar meydana gelebilir.


Resim 2. Tektonik olarak aktif bölgeler. Bu gibi bölgelerde oluşan yer şekilleri, değişken iklimsel koşullar yaratarak sulak alanların oluşumunu ve su kaynaklarının korunmasını sağlayabilirler.

(soL-Bilim Teknoloji)