'Tencere dibin kara' siyaseti Erdoğan'a ilk kez ‘iş cinayeti’ dedirtti

Patron düzeni işçileri öldürüyor, düzen siyasetinin temsilcileri de kayıkçı kavgasında. “Tencere dibin kara” siyaseti Erdoğan’a ilk kez “kader” değil “iş cinayeti” dedirtti.

Haber Merkezi

AKP ile CHP arasında iş cinayetlerine ilişkin “tencere dibin kara, seninki benden kara” tartışması yaşanırken, işçiler her gün çalışırken ölmeye devam ediyor.

AKP iktidarları döneminde Türkiye’de 32 binden fazla işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Patronların daha fazla kâr için iş güvenliği ve sağlığı önlemlerini hiçe sayması nedeniyle göz göre göre gelen ölümlerin ardından, Erdoğan’ın ağzından hep “kader planı”, “fıtrat” sözleri döküldü.

2014 yılında 301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma Katliamı sonrası “Bu işin fıtratında bu var” diyen Erdoğan, Soma'da madenci yakınları tarafından protesto edilmişti.

Erdoğan Soma'da böyle protesto edilmişti.

Amasra’daki madende 2022 yılında meydana gelen grizu patlamasında 42 işçinin ölümü sonrasıysa Erdoğan'ın ağzından “kader planı” sözleri dökülecekti. Bu anlarda Türkiye’de patronların gerici bir iktidara ne kadar ihtiyacı olduğu açıkça ortaya seriliyordu.

Belki de hayatında ilk kez 'iş cinayeti' dedi

Bugünse bir ilk yaşandı. AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan belki de hayatında ilk kez “iş cinayeti” dedi. Erdoğan bu ifadeyi CHP’li belediyelerin yönetimde olduğu Antalya’da 1 kişinin yaşamını yitirdiği teleferik faciası ile Beşiktaş’ta 29 işçinin yaşamını yitirdiği gece kulübü yangınından söz ederken kullandı.

Ankara’da AFAD Başkanlığı’nda DSİ Sel ve Taşkın Risk Azaltma Protokol Töreni'ne katılan Erdoğan şöyle konuştu:

“İstanbul’un göbeğindeki bir parkta çok basit tedbirler alınmadığı için 5 yaşında bir evladımız göz göre göre hayatını kaybetti. Bu acı olayın öncesinde Beşiktaş Gayrettepe'deki gece kulübü yangınında 29 emekçi kardeşimizi, Antalya'daki teleferik faciasında 1 vatandaşımızı ihmallere kurban verdik." 

Erdoğan sözlerini “Lafa gelince işçi hakları konusunda mangalda kül bırakmayanların bu iş cinayetlerinin hiçbirinde sesi soluğu çıkmadı" ifadesiyle sürdürdü.

CHP Soma'yı örnek gösterip Kocagöz'ün tutuklanmasına karşı çıkmıştı

31 Mart yerel seçimlerinden birinci parti olarak çıkan CHP’li yetkililer, Beşiktaş Belediyesi’nce iki kez ruhsat verilen Gayrettepe’deki gece kulübünde tadilat sırasında çıkan yangında 29 işçinin yaşamını yitirmesi ve Antalya’da büyükşehir belediyesine ait teleferikte yaşanan kazada 1 yurttaşın ölümünün ardından herhangi bir AKP’li yetkilinin yapması beklenen açıklamadan farklı bir açıklama yapmamıştı.

CHP’li belediyelerden ne bir istifa gelmiş ne de sorumluluğun kabulüne ilişkin bir duyuruda bulunulmuşken, Antalya’daki teleferiğin bağlı olduğu şirketin eski yöneticisi ve aynı zamanda eski bir AKP'li olan CHP'li Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ün tutuklanmasına “siyasi komplo” denilmesiyse dikkat çekmişti.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı, Soma ve İliç'te meydana gelen maden cinayetlerini işaret ederek "Ama onların sorumluları yargılanmadı, bu yüzden karar hukuki değildir" alt metnine sahip açıklamalar yapmıştı.

Kocagöz’ün “günah keçisi” ilan edildiğini savunan Özgür Özel “Allah'tan korksunlar. Soma'da 301 madenci öldü bir kamu görevlisi yargılanmadı. Soma'dan İliç'e ne facialar yaşandı hiçbirinde bir kamu görevlisi yargılanmadı. Tren kazası olur, hatları işleten açığa alınır, yargılanma izni verilmez, devlet demiryollarında genel müdür yapılırken 22 yıllık iktidarlarında bir kişiye yargılanma izni vermemişken, yaşanan olayın günah keçisini suçsuz başkanım Mesut Kocagöz'e yıkanlara yazıklar olsun, buna izin vermeyeceğim” demişti.