AKP’nin Bölgesel İddiaları

AKP&rsquonin İsrail&rsquoin Gazze&rsquodeki vahşeti karşısındaki tutumu, AKP hakkındaki iki hususu tekrar belirginleştirdi.

Birincisi AKP&rsquonin T&uumlrkiye&rsquode herhangi bir g&uumlndemde hesaplanabilecek siyasi ortalamanın &uumlzerine hızla &ccedilıkabilme becerisidir. T&uumlrkiye vasatı AKP&rsquonin kendisinde v&uumlcut bulurken, partinin s&oumlylemi vahşi bir belagate d&oumln&uumlşebiliyor. AKP bundan faydalanmayı iyi başarıyor.

Başbakan istisnasız her g&uumln İsrail&rsquole ilgili bir a&ccedilıklama yapıyor. S&oumlyledikleriyle yaptıkları arasında kapanamaz a&ccedilının T&uumlrkiye&rsquoye g&oumlsterilmesi, samimiyet sınavından &ccedilakması ise yalnızca muhalif bir g&uumlc&uumln sesini y&uumlkseltmesiyle m&uumlmk&uumln. Tersi durumda, kimse AKP&rsquonin İsrail sınavında başarısız g&oumlr&uumlleceğini beklemesin. T&uumlrkiye ortalamasının AKP&rsquoye bu g&uumlndemde ge&ccediler not vereceği a&ccedilıktır.

&Uumlstelik, AKP, sokaktaki kitle tepkisinden kendisini kurtarmakta da başarılıdır. &Ccedilağlayan&rsquoda ve başka yerde toplanan kalabalıklardan AKP karşıtı bir ses &ccedilıkmamıştır. Bu t&uumlr girişimler, bizzat eylemin d&uumlzenleyicileri tarafından &oumlnlenmiştir.

CHP ve MHP&rsquonin de bu başlığa h&uumlk&uumlmet eden partinin aleyhinde girmeyeceği bellidir. Muhalif ses yalnızca İsrail&rsquoi hedef alacaktır. Burjuva d&uumlzeninde daha &oumlnce g&oumlrev yapmış ve sonra da g&oumlrev yapacak olanların b&oumlylesi kritik bir g&uumlndemde T&uumlrkiye &ndash İsrail ilişkilerini masaya yatırması hayal dahi edilemez. Herhangi bir burjuva partisi buna cesaret edemez.

AKP&rsquoye karşı y&uumlkselen tek sesin sahipleri, İsrail konusundaki samimiyet sınavından T&uumlrkiye&rsquode ge&ccedilebilecek tek odak olan solculardır. İsrail el&ccedililik ve konsolosluk binaları &oumln&uumlnde tutulan insanlık n&oumlbetleri yalnızca İsrail&rsquoi değil, doğru bir bi&ccedilimde AKP&rsquoyi de hedef alıyor.

Ama t&uumlm bu koşullar &ccediler&ccedilevesinde, solun İsrail g&uumlndeminde AKP&rsquoyi sıkıştırması i&ccedilin bu n&oumlbetlere &ccedilok daha fazla insanın destek vermesi gerekiyor. AKP&rsquoyi İsrail karşıtı kampın liderliğinden etmenin başka bir yolu bulunmuyor.

İsrail&rsquoin Gazze saldırısından sonra b&oumllgede bir dış politika atağı deneyen AKP&rsquonin belirginleşen ikinci &oumlzelliği ise bu atakla ilgilidir.

T&uumlrkiye&rsquonin yıllardır bir b&oumllgesel g&uuml&ccedil hedefi olduğu hep s&oumlylenir. Ancak daha &oumlnce bu yolda atılan her adım, T&uumlrkiye&rsquonin başına b&uumly&uumlk belalar a&ccedilmıştır. ABD emperyalizmi bu adımların hepsinde istisnasız olarak T&uumlrkiye&rsquoye b&oumllgedeki yerini hatırlatmıştır.

Şimdi, AKP&rsquonin de yeni bir deneye girişeceği artık iyice belirginleşmiştir. Bu konuda ABD ile kolkola bir s&uumlreci g&oumlt&uumlren AKP h&uumlk&uumlmeti, İslamcı karakteri, işbirlik&ccedili ve piyasacı kimliği ile emperyalizme bu iş i&ccedilin bi&ccedililmiş bir kaftan olduğu mesajını her fırsatta verdi. Zaten, AKP&rsquoyi T&uumlrkiye&rsquode emperyalizmin desteğiyle iktidara taşıyan dinamikler de aynı y&oumln&uuml g&oumlsteriyordu. AKP, bu mesajı vererek aslında kendisinden bekleneni gayet iyi anladığını emperyalist merkezlere ispatlamaya &ccedilalışıyordu.

İsrail&rsquoin Ortadoğu&rsquodaki vahşi saldırısı, Ortadoğu planlarının yeni bir aşamaya girdiğinin ilanıdır. AKP danışmanları B&uumly&uumlk Ortadoğu Projesi&rsquonin bittiğini s&oumlylerken aslında hem planın yeni bir evreye girdiğini itiraf ediyor, hem de bu yeni safhada emperyalizmin aracılığını yapmak i&ccedilin iştahlarını g&oumlsteriyorlar.

Obama&rsquonın se&ccedililmesi i&ccedilin bilfiil &ccedilalışma yapan Fethullah G&uumllen cemaati başta olmak &uumlzere, T&uumlrkiye&rsquonin başına &ccedil&oumlreklenen t&uumlm gerici odaklar bu yeni aşamaya hazırlanıyor.&nbsp AKP, İsrail karşısındaki ikiy&uumlzl&uuml ve samimiyetsiz tutumunu bu oyun i&ccedilinde bir pazarlık nesnesi olarak da kullanıyor.

Emperyalizmle T&uumlrkiye gericiliğinin kurduğu bu ortaklıktan ne &uumllkeye ne de b&oumllgeye bir yarar sağlanamayacağı a&ccedilıktır. Bu ortaklık T&uumlrkiye ve Ortadoğu&rsquoya karanlık, vahşet ve yoksulluk getirir.

&Uumlstelik, b&oumllgesel iddialarla donanmış T&uumlrkiye daha &oumlnce yediği tokatlardan, sosyalizmin varlığında oluşan dengelerin yaşam alanı a&ccediltığı bir cumhuriyete sırtını yaslayarak kurtuluyordu. Bu dengelerin yokluğunda son on beş yılda, birinci k&oumlrfez savaşından sonra T&uumlrkiye&rsquonin yaşadıklarına bakan herkes, T&uumlrkiye&rsquonin kendisinin sonunu getirecek bir yola nasıl girdiğini adım adım g&oumlrebilir.

Cumhuriyetin sonu T&uumlrkiye&rsquonin b&oumllgesel iddialarıyla doğrudan ilişkilidir. Yeni bir &uumllke kurmaya niyetlenen emperyalizm &ndash gerici koalisyonu, bu yeni kuruluşun ayağını b&oumllgeye basacağını iyi biliyor. AKP iktidarındaki T&uumlrkiye Cumhuriyeti son nefesini b&oumllgede vermek i&ccedilin bir &ccedilıkmaza s&uumlr&uumlkleniyor.

AKP&rsquonin emperyalizmin planlarının bir alt başlığı olarak g&oumlr&uumllmesi gereken b&oumllgesel iddiaları, ancak cumhuriyetin sonu geldiğinde bir anlam taşır.

Bir arada yaşamaya inanan, gericilik, işbirlik&ccedililik ve piyasacılığa karşı m&uumlcadele eden sol, g&oumlz&uumln&uuml b&oumllgeden bir an bile ayırmamalıdır. İnsanlık n&oumlbeti aslında aynı zamanda memleket n&oumlbetidir.