AKP 1 Mayıs'ı hakkıyla kutluyor

1 Mayıs tüm dünyada işçilerin bayramıdır ve bu ülkeyi ve dünyayı değiştirecek insanları hatırlamanın tam vaktidir.

1 Mayıs'ın işçilerin bayramı olduğu unutulursa, İstanbul'da Taksim ısrarının anlamı kalmaz mesela. 1 Mayıs alan tartışmasına indirgenemez doğru ama tam da bir alan tartışmasına indirgenemeyeceği için işçi sınıfı adına adım atma iddiasında olanlar İstanbul'da AKP öyle dedi diye, siyasi ve tarihsel anlamı olan bir meydandan vazgeçemezler. Ancak, sınıfsal bakışın damgasını vurmadığı bir yaklaşım, 2 Mayıs günü bir değer taşımayacağı için karikatürdür.

Sınıfsal yaklaşım, bu ülkeyi ve dünyayı değiştirme iddiasıdır. Aynı yaklaşım, değişimin AKP'den başlayacak olmasına tamam der ama, değişimin AKP ile bitecek olmasını kabul edemez. Değişime dair sınıfsal iddia, açıkça bu işin patronların iktidardan uzaklaştırılmasına kadar sürdürüleceği manasına gelir. Patronların iktidardan uzaklaştırılmasının ve onların yerini işçilerin almasının bir tane yolu vardır; patronların zenginliklerine el koyulacaktır. Fabrikalar, tarlalar, madenler, bu ülkenin patronların elinde olan tüm zenginlikleri emeğiyle geçinen herkesin adına kamulaştırılacaktır.

1 Mayıs, işçilerin bu hedefine dair bir hatırlatmadır. AKP ile alan tartışması yapılacaksa, bu iddiayla yapılmalıdır.

Üstelik, AKP'nin alan tartışmasını, kendisini tam da bu iddianın karşısında konumlandırarak yaptığını görmemek siyasi bir ahmaklıktır. AKP'nin sınıfsal baktığı bir meseleye solun sınıfsal yaklaşmaması açıklanabilir mi? 

AKP, 1 Mayıs'ın işçilerin iktidar iddiasına dair bir gün olduğunu bilerek bu iddianın bir karşılığı olmadığını göstermek için elinden geleni ardına koymuyor ve bir patron partisi olarak görevini yapıyor. 1 Mayıs iki sınıfın, işçilerin ve patronların karşı karşıya geldiği bir gün ise, AKP o günün hakkını veriyor. AKP, öncelikle 1 Mayıs'ı da kendisi ile ilgili bir tartışmaya dönüştürüyor ve buna, CHP ve HDP de, düzen içinde AKP'nin alternatifi olma konumları nedeniyle doğal olarak çanak tutuyorlar. Dahası, 1 Mayıs, AKP'nin kendisini güçlü hissettiği bir alana çekilerek polisiye bir vaka şeklinde sunuluyor ve geniş emekçi kitlelerden kaçırılıyor.

Kimse kendisini kandırmasın, 1 Mayıs'ı geçiştirmeye çalışan AKP değil. AKP, 1 Mayıs'ı hakkıyla kutluyor.

1 Mayıs'ı kutlamayıp geçiştirmeye çalışanlar, bugünün işçilerin iktidar iddiasına dair bir gün olduğunu unutturanlar, diğerleri…

AKP'ye patron partisi olduğu için değil, patronları karşılarına alamadıkları için yüklenen muhalefet partileri… İşçilerin ekonomik çıkarlarını savunmaktan aciz, örgütsüz sendikalar… 1 Mayıs'ı barikattan, sokak savaşından ibaret gören ya da düzeni AKP'den ibaret görerek AKP karşıtlığını bu düzenin içine hapseden, işçilerin bayramında dahi AKP'yi geriletmekten ötesini düşünmek ve hedeflemekten kaçınan solcular… 1 Mayıs'ı bunlar kutlamıyor.

1 Mayıs fabrikada, ofiste, tarlada, madende, bu ülkenin her yerinde emeğiyle geçinen, bu ülkenin cefasını çeken, yükünü omuzlayan insanların bayramı. Bir gün ülkeyi de onlar yönetecek. Bunu hiç unutmadan, kutlu olsun.


* Günlük soL'un 1 Mayıs 2015 Cuma tarihli sayısında yayımlanmıştır.