8 Mart'a militan kutlama

Odysseass Roussos'un "8 Mart'a militan kutlama" başlıklı yazısı 9 Mart 2013 Cumartesi tarihli soL Gazetesi'nde yayımlanmıştır.

Bu sene 8 Mart’ta çalışan, işsiz, iş sahibi kadınlar, çiftçi, emekli, genç kadınlar, göçmen kadınlar hepsi yüksek oranlardaki yoksulluk ve işsizlik tehdidine karşı, emeklerine, haklarına ve sosyal güvencelerine yönelik saldırılara karşı mücadele ediyorlar.

Aynı zamanda burjuva sınıfının çeşitli “çevreleri”, kapitalist sistemi aklamak ve çalışan kadınları mücadeleden uzak tutmak için emek sermaye çelişkisini kadın-erkek ikilemine sürükleyerek iki cinsiyet arasında karşıtlık yaratmakta hiç bir beis görmüyorlar. Dahası, Birleşmiş Milletlerin Kadın Hakları ve Cinsel Eşitlik Komitesi’ nin hazırladığı ve Avrupa Parlamentosu’nun onayladığı çalışmada, ekonomik krizin finansal sistemin yönetilme şekliyle ilintili olduğunu ve yönetimin başında genellikle erkeklerin ve az sayıda kadının olduğunu belirtmekte de sakınca görmüyorlar. Ekonomik krizi, BM’nin finans örgütlerinin ve merkez bankalarının yönetimlerinin karar alma aşamasında kadınların katılım oranının çok düşük olmasına bağlarken de bir sakınca görmüyorlar.

Tabii ki hiç kimse yıllardır burjuvazinin yeniden yapılandırılmasında itici bir güç olarak rol alan BM‘den daha iyisini beklemiyordu. İki cinsiyet için eşitlik adına, Sovyetler Birliği ve Avrupa’daki diğer sosyalist ülkelerin mücadelesiyle kazanılmış işçi sınıfının tarihsel kazanımlarını yok ediyorlar. İşe eşitlik cephesinin ardından baktığımızda daha acımasız ve barbarca bir kapitalist sistem görüyoruz. Birçok örnek verebiliriz bu konuda. Geçen senelerde çöp toplama işinde çalışan kadınlar, cinsel baskıyı yok etmek ve günlük ödemeye olan ihtiyaçlarından kurtulmak adına kendilerini ve ailelerini tehlikeye atan bu sağlıksız ve riskli işi yapmak zorundaydılar. Mesele ise, bu işte ve diğer birçok işte kadınlar ve erkekler için teknoloji ve bilimdeki gelişmeler göz önüne alındığında, bu zararlı koşullar ortadan kaldırılmalı ve kaldırılabilir ama gerçek şu ki, üretim araçları kapitalistlerin elindeyken bu tamamıyla imkânsız.

Burjuva hükümeti (sağ, sosyal demokratlar ve “demokratik sol”) 8 Mart’ı “onurlandırmak” için kendi yöntemlerini buldular. Birkaç gün önce “kaynakları koruma” adı altında çocuk doğurma yardımını yürürlükten kaldırdılar. Çocuk doğurma yardımındaki bu dönüşüm, yoksul kadınların, işsizlik ve yoksullukla mücadele eden genç çiftlerin üzerinde baskı oluşacağı anlamına geliyor. Yani bugün bu koşullarda çocuklarını doğurmak geride kaldı ve insanlar birkaç yüz euro ile “ödüllendirilmek” için bu tehlikelere maruz bırakılıyorlar.

Bu halk karşıtı politik çizgideki hareketlerin tamamına baktığımızda, durum geniş halk kesimlerinin parçası olan aileleri patlamaya hazır hale getiriyor ve yeni hareketliliklerin önünü açıyor. Komünist kadınların güçlü bir şekilde yer aldığı Yunan Kadınları Federasyonu tarafından organize edilen Kadınlar Günü’ne Bütün İşçilerin Militan Cephesi (PAME), Tekel Karşıtı Küçük İşletmeciler Birliği (PASEVE), Bütün Çiftçilerin Militan Yürüyüşü (PASY) ve Öğrencilerin Militan Cephesi (MAS) birlikte katılacaklar. 8 Mart’taki bu eylem, bize iktidardaki sınıfı değiştirme amacımıza karşı saldırıları defetmek, sınıf sömürüsüne ve eşitliğe ulaşma yolumuza taş koyanları durdurmak için kadınların işçi sınıfının mücadelesindeki yerini hatırlatıyor.

8 Mart’ın bu militan kutlanışı Yunanistan’daki kadınların mücadelesinin gelecekteki örgütlenmesi için yeni olanaklar oluşturuyor, özellikle de kapitalizmin krizi işçi sınıfının ve halkın geniş kesimlerinin haklarına bu derece saldırırken.