Domuz gibi olanların ilkin Meksika’da göülmesi tuhafıma gitmedi değil. Benim bildiğim Ameikalıların domuz gibi olma potansiyelini fazlasıyla taşıdığını ve bunun obezite ile bağlantılı olduğunu yakın zamanda bi tıp dergisinde okudum... Dünyada 400 milyon obez hastasının çok büyük bi bölümünün bu ülkede yaşadığı da okuduklaımın aasında.

Okuduklaım aasında Ameika’da 20 yaş üstü bieylerin yüzde 55’inin obez olduğu notunun da ekleştiildiğini ilave etmeliyim. Obezlein hijyen kuallarına dikkat etmek gibi bir detleri oladığına göe önümüzdeki günlede bütün Ameikalıların domuz gibi olma bahtsızlığına uğamaları kaçınılmazdı.

“Aşı olmayın diyeni mahkemeye veiim.”

Bazen böyle olu. İnsan Tez canlılık yapa ve otaya bir laf ata sonada ayıkla bulguun taşını. Yoksa piinç miydi? He neyse...

Hani dele ya eceli gelen fae kedi taşağı kaşı. O hesap atık Sağlık Bakanı şu ya da bu şekilde yolcu edilecekti.

Aşı yaptııken göüntü alan gazetecilein “duyduk ki domuz gibi olmuşsunuz” lafına içeleyen ve yaklaşık altı aydır keneye karşı paçaları halen çorabının içinde olan Sağlık Bakanı, “domuz gibisin lafını eden he kim olusa olsun yakasından tuta silkeletiim.Buası dingonun ahıı değil,maymunlaın bisiklete bindiği sik te değil. Domuz gibi olduktan sona yaptıılan aşı büsbütün mana ve ehemmiyetini yitii,ben doktoum be doktoum bu ne biçim sou “diyeek, souya sou taktiği kullanmak suetiyle gazetecilei oyuna getimek istemiş bu aada asap sistemindeki defomasyon nedeniyle olsa geek,” evet beyle ve hanımla gödüğünüz gibi domuz gibi oldum” diyeek, oada suçlaı sadece kamu göevi yapmak olan sayın gazetecilele dalga geçmeye kalkmıştı.

Kamusal alanı maymunlaın bisiklete bindiği, fillein şaklabanlık yaptığı, köpeklein dans ettiği sikle benzeştien sıadan bii olsa neyse de,koskoca bakan olunca gazetecile basın toplantısını tek etmişlerdi.

Ben yanaım yanaım da, oada bi gazetecinin çıkıp, ”bize ne senin sikinden mikinden, biz domuz gibi olanlaın peşindeyiz” dememesine yanaım!

Buada bi paentez açıp kısa bir not düşmeme izin vein.

Açıyoum: Bu yazıya başlaken sevgili Sol editöü beni sıkıştıdı yazılaını geç göndeiyorsun diye. Ben kendisine bilgisayaımın, hani ne denili daktilo gibi kullanılan apaatındaki bi hafinin başlıkta, “Gibi” sözcüğündeki “G” ile “İ” hafleri aasına ekleşmesi geeken ve ekleştiğinde “nezle” ye muadil hastalığa işaet eden kelimenin ilk hafinin bozulduğunu söyleyeek bu hafta beni “pas” geç dedim. Dinlemedi... O haf olmayınca yazı böyle oldu... Paentezi kapatıyoum. Kapattım.

Devam ediyoum, üç beş gün geti geçmedi yukaıda faenin duup duuken densizlik yaptığına dai kumuş olduğum cümleden olmak üzee yazıyorum, “Ben domuz gibi olmadan önce aşımı paşa paşa yaptıı keyfime bakaım”, aman ha hekes yaptısın” diyen Sağlık Bakanının, Başbakan’a tes düştüğünü öğendik.

Gazeteleden okuyup belleğimde kalanlaı sizlele paylaşmak istiyo ve paylaşıyoum: Başbakan “Zola güzellik olmayacağı gibi, zola aşı da yaplmaz... Aşı maşı diyeek milletin aklını kaçıtıyosunuz. Bak güzel güzel çekerleken senin gibi domuz gibi olasıcalar yüzünden camiledeki tespihleri kaldıtmak zounda kaldık... Hekesin çektiğini hekes çekmesin.Hekes kendisininki ile çeksin dedik.. .

Bu hijyene vediğimiz öneme de işaet ede. Ancak Müslümanlaı tespihsiz de bıakamayız. Bunun günahı çoktu. O nedenle camilede çekecek olanla kendileine ait olanı çıkatıp şey yapsın...

Bak ne diyo Koç Holding’in patonu, fakında mısın benim Sağlık Bakanım, ne diyo Koç’um benim, sakal da pek yakışmış, eh tabi yavaş yavaş ıslah olacakla. Sakal sünnetti malum, vallaha domuz gibi olmuş sanki. Suatını ya al basmış ya da yüksek ateşli ki bu domuzlaa,yani domuz gibi olanlaa has bir özellikti. Sen daha iyisini bilisin doktosun. Yoksa ben mi daha iyisini biliim ama dokto değilimki,olsun en iyisini ben biliim kesin domuz gibi olmuş.

Ne diyo Koç’um not aldım okuyoum: “Tespih çekmek negatif enejimi alıyo” diyo. Vallahi doğu yolda. Tüh, tam da hak yoluna gidi deken, hakka yüüyüp gitmesin adamcağız. Hani domuz gibiymiş gibi gözüktü de...”

Başbakan aklımda kaldığı kadaıyla bunlaı söyleken böylesine önemli bir konuda Cumhubaşkanı’nın sessiz kalması beklenemez elbette.

Söylememe geek yok, Cumhubaşkanı açıklama yapmak için gazetecilein sou somasını beklemek zounda değildi ancak o bu defa soulmasını bekledi ve souyu yönelten gazeteciye “ isk gubunda mıyım” sousuyla yanıt vedi.

Bu aada hapşıdı Cumhubaşkanı. Ekandaki göüntüsüne dikkatle baktım.Bence de domuz gibi değil. Ancak yaptığı açıklamadan anladığım kadaıyla çocuklaı domuz gibi olabilimiş. Küçük oğlunun, şimdilede on sekizine basmış olmalı Ameikadan getitip halkımıza yedittiği genetiği değiştiilmiş oganizma ile yüklü mısılarla fazla haşi neşi olduğunu, bunun da bağışıklık sistemini zaafa uğatmış olabileceğini söyledi hüzünlü bir ifadeyle.

Benim de aklım yattı buna. Mısı ticaetini südürüse şu kesin domuz gibi olu. O yaşta domuz gibi olmak,ne diyeyim Allah şifa vesin. Ya da Allah ne istiyosa onu vesin. Çünkü heşey Allahtan. Domuz gibi olmak da Allah taafından dağıtılan bir nasip olmalı.

Tüm bunla yaşanıken ister istemez eski Maliye Bakanı Kemal Bey’in likitçi, likit yumuta tacii oğlu aklıma düşüvedi. Likit yumutalara çok miktada domuz geni aşılandığı habeinin sizin kulağınıza gelmediği anlaşılıyo. Benim kulağıma geldi, çoktandı otalıkta göülmediğine göe kesin domuz gibi olmuş müşahede altına alınmıştı.

Bitimeden şunlaı ilave etmek istiyoum:

Domuz gibi olanlala haşi neşi olmayın. Öpüşüp, koklaşıp, tokalaşmayın. Elleinizi bol suyla yıkayın. Bi de domuz gibi olanlar için düzenlenmiş beslenme listesinden uzak duun. Hani he gün Yengeç bacağı çobası,kum midyesi, deniz taağı,ıspanağa saılı somon füme, domuz pastımasına saılı kaz ciğei, fesleğen soslu kılıç şiş yiyosunuz ya. Yemeyin. Sabahları okfo peynili pufuduk da sofranızda olmayıvesin canım.

Cumhubaşkanı’nın taci oğlunun getirttiği mısı ile Kemal Bey’in oğlunun likit yumutasını Başbakan’nın damadının soya yağında kızatıp yiyin...

Genetiklei ile oynanmışmış. Aldımayın. Zaten fetva da istenmiş.Yakında “helal” hükmü veilir... Sona Tarım Bakanı’na da güvenin... Yiyin...

Hem ayıca domuz gibi olmak önemli yoksa dometes olmak mı? İşte sou dediğin böyle olu.

Kaçış yok. Biine yakalanacağız.

Önümüzdeki günlede atık üç gün mü desem, üç ay mı, yoksa üç yıl mı temsil, sinemada yanınızdaki koltukta otuan bi bamya hapşıırsa “Elhamdülillah” demesini beklemeden, ve diğe koltuklada uslu uslu otumakta olan çalı fasulyeleini, hıyalaı, çaliston bibelei ahatsız etmeyecek bi kıvamda “çok yaşa” demeyi unutmayın. Çünkü siz atık olgun bir Ayaş dometesisiniz... Ayaş dometeslei kibadır.

Bu kada.

Bozulan o nalet malum haf nedeniyle anlam kayması olmuşsa eğe hepinizden beni bağışlamanızı diliyoum. Mehmet Bozkut.