Kürt Halkı Neden Merkezden Yönetilmek İstemiyor?

Demokratik ya da bir başka türlü: Kapitalizmde özerkliğin sonu ayrılıktır, etnik temelli bölünmedir, ayrı bir devlettir.

Çevre kapitalist bir ülkenin, özerk parçaları eşitlik ve adalet zemininde bir arada tutabilme olanağı yoktur.

Özerklik, ayrılık yolundaki tetik mekanizmadır.

Özerklik-ayrılık hattının Türkiye'de tarafların gönül rızasıyla çizilmesi olanağı yoktur.

O nedenle, eğer olursa, büyük bir düşmanlıkla gerçekleşecek, iki tarafın milliyetçiliği tavan yapacaktır.

Bütün bu olasılıkları, devletin, AKP'nin, diğer düzen partilerinin, emperyalist güçlerin, Kürtlerin görmemesi ihtimal dışıdır.

Devletin yaptığı, bir ara çözümü bulabilme uğraşıdır. Burada hem protokolleri, hem de silahları kullanacaktır. Türk tarafının “lanet olsun, ne istiyorlarsa yapsınlar” umursamaz düşmanlığı noktasına kadar böyle sürecektir.

Emperyalistler açısından Kürt halkının haklarının anlamı, bölgenin dönüştürülmesi operasyonu içinde saklıdır. İran, Suriye, Arap Baharı, vb, bütün bunlar Kürtlere biçilen rolü etkileyecek, Türkiye Kürtleri hakkında verilecek karar (özerklik ya da başka bir şey) bu denkleme göre şekillenecektir.

Kürtlerin Ezop diliyle konuşmaları olağandır. Ancak ortaya attıkları projenin sonucunun ne olacağını hissetmeleri gerekir.

Arap Baharı'na onay vermek bölgedeki yeni Amerikan düzenine onay vermektir. Emperyalizm, yıpranan İsrail'in yerini alacak yeni aktörler ve yeni bir tarz arayışındadır. Bunlardan birisi, Davos sonrasında şekillendiği gibi AKP ve Yeni Osmanlıcılık'tır.

ABD bölge Kürtlerini de bu zeminde yeniden yapılandırmak istemektedir.

Merkezden yönetilmek istememenin anlamı Ankara dışında yeni bir merkez inşa etmek demektir. Bunun bizim açımızdan önemi, bu merkezin sınıfsal karakteridir. Burjuva karakterli yeni merkezin Barzani-Talabani-Yeni Mısır-Yeni Libya'ya yakınlaşacağı kesindir.

Hiç olmazsa, Arap Baharı'nın, Fransa, Hollanda, Amerika silahlarıyla çiçeklendiği görülmelidir.

Emperyalizmin niyeti Kürt mücadelesini Kürt baharına çevirmektir.

Yem olmamak ancak Türkiye işçi sınıfına yakınlaşmakla olanaklıdır.