Cumhuriyet

Birinci Cumhuriyet, Mustafa Kemal'in cumhuriyeti tarihsel bir ilerlemedir. Osmanlı feodalitesinin ve O'nu temsil eden kurumların yerini bir burjuva devlet almış Türkiye kapitalizminin kuruluşu böylece başlamıştır.

Birinci Cumhuriyet gecikmiş burjuva devriminin ürünüdür. Bu nedenle burjuva sınıfsal aidiyetinin yanı sıra, geçtir, çarpıktır, eksiktir. Laiklikten, halkçılıktan, devletçilikten söz ederken ağalarla ittifak halindedir, dine karşı boynu büküktür, kendi eliyle burjuva sınıfını yaratır, piyasacıdır.

* * *

Bütün burjuva devrimleri kendi ideolojilerini haklaştırarak, halk sınıflarının desteğini arkalarına alarak gerçekleşmiştir. En tipik örneği 1789 Fransız Devrimi'dir.

Her burjuva devriminin özünde sınıfsal bir “kalleşlik” bulunur. Fransız Devrimi'nin devrimci dönemi yalnızca 6-7 yıldır. Bundan sonrası yine monarşidir.

Geç burjuva devrimlerinin devrimci süresi çok daha kısadır. Bunlar tamamen pragmatik ve en başından itibaren baskıcıdır. Türkiye devrimi bunun örneğidir.

Türkiye'nin burjuva devrimi neredeyse en başından itibaren, kesin tarih vermek gerekirse Eylül 1920'den başlayarak, Komünistlere, Kürtler'e ve işçi sınıfına saldırmış, Cumhuriyet'i, burjuvaziye ve gericilere teslim etmiştir.

Komünistlere, Kürtler'e, Sovyetler'e verilen sözlerin unutulması tesadüf değildir.

Bu, Türkiye burjuva devriminin gecikmişliği ve Türkiye kapitalizminin emperyalist dünya sistemine çevreden eklemlenmesiyle ilişkilidir.

* * *

Her siyasal olay gibi devrimler de sınıf karakteri taşır ve sınıf perspektifiyle değerlendirilmelidir.

Birinci Cumhuriyet'in komünistlere ve Kürtler'e yaptıkları, O'nun Osmanlı'ya göre tarihsel ileri konumunu değiştirmez. Saltanatın ve hilafetin kaldırılması, feodal üretim ilişkileri yerine kapitalist üretim ilişkilerinin yaratılması tarihsel ilericiliğin göstergeleridir.

Birinci Cumhuriyet Kürtler'e karşı asimilasyoncudur. Ancak hiçbir burjuva devrimi bir etnik kimliğe yaptıkları merkeze alınarak değerlendirilemez. Böyle yapıldığında, Kürt isyanlarının çoğundaki dinci ve İngilizler'e yaslanan karakter de görülemez.

Birinci Cumhuriyet'in kuruluşunda komünistlerin katlediliş kararı da bilinçlidir. Başlarına geleceği tahmin ederek komünistlerin Kurtuluş Savaşı'na destek için Anadolu'ya geçiş kararları, yaşanan süreci tarihsel olarak ilerici değerlendirmiş olmalarıyla ilişkilidir.

Birinci Cumhuriyet İkinci'nin tohumudur. Kendi burjuva karakteri, eksiklik ve çarpıklığıyla birleşince gericiliğin hakimiyeti kaçınılmaz olmuştur. Tohumun filiz vermesi Demokrat Parti dönemidir.

İlerici atılımların önünü kestiği her uğrakta Birinci Cumhuriyet İkinci'ye yol verdi.

* * *

Eşitlik, laiklik, halkçılık, devletçilik kriterlerini Birinci Cumhuriyet'in sahiplenmiş olması bu kriterlerin sosyalizme ters olduğunu değil, sosyalist devrim süreci bağlamında yeniden üretilmeleri gerektiğini gösterir. Proletaryanın iktidarı her şeyden önce halkçı, devletçi ve laik olmak zorundadır. Bunun ötesi ayrıca vardır.

Birinci Cumhuriyet kriterlerine sınıf perspektifiyle sahip çıkılmamasının varacağı nokta milliyetçilik ve dinci gericiliktir.

Birinci Cumhuriyet, cumhuriyeti korumak için toprak ağalarıyla, dinle, burjuvaziyle yol almayı tercih ettiğinde emperyalist sistemin müdahalelerine, bağımlılığa, dinin topluma egemen olmasına alan açmış oldu.