Pek çok işyerinde hareketlilik yaşanıyor. İşçiler ücretlerin erimesine karşı zam talebiyle iş durduruyor, komiteler kuruyor, hakkını arıyor. Başlıktaki gibi yazın sıcağında patronların enselerinde mücadele ediyor. 

Bu eylemlilik sadece zam talebi olan işçilerle sınırlı değil. Maaşları, kıdem tazminatı, fazla mesaisi ödenmeyen, hakları gasp edilen işçilerin mücadelesi de bu hareketliliğe ekleniyor. 

Temmuz, Ağustos aylarında zam talepli bir işçi hareketliliği bekleniyordu. Bu ses kuryelerden, tekstil işçilerine, elektrik dağıtım işçilerinden, belediye işçilerine, fabrikalardan, özel okullara, inşaatlardan, hallere devam ediyor.

Kiminde kazanımlar elde edildi, kiminde mücadele devam ediyor. Ama en önemlisi işçilerin talepleri herkes tarafından kabul görüyor. 

Buna en güzel örnek iki gün önce ETF Tekstil'de yaşandı. Hakları için fabrikanın önünde direnen işçiler, patron fabrikadan malları çıkarmasın diye 24 saat fabrikanın önünde nöbet tutuyorlar. Çarşamba günü fabrikaya gelen bir tır şoförü “böyle bir durum olduğunu bilseydim buraya gelmezdim” diyerek malları almadan geri gitti. Bu dayanışmanın çok güzel örneklerindendi.

İşçilerin birlikte mücadele etmesini sağlayacak gündemler artıyor. İşyerlerinde tepkiler var. Bu süreci değerlendirip ileriye taşımak görev olarak karşımızda duruyor. 

Bunun içinse çok önemli bir aracımız var: Patronların Ensesindeyiz Dayanışma, Haberleşme ve Mücadele Ağı. 

Mücadele belli, yaz kış demeden sömürücülerin enselerinde olmak. Haklara göz diken patronları teşhir etmek, yapılan hak gasplarında onları pişman etmek. Sefalet ücretini dayatanların karşısına çıkmak, bunun için işçilerin birliğini ve dayanışmasını sağlamak. Kazanımlar elde etmek ve kazanımlarımızı korumak için örgütlenmek…

Patronların Ensesindeyiz Ağı’nda bir süredir öne çıkan mücadeleler, umut verici örnekler sunuyor.

Bu hareketlilikte öne çıkan mücadele, geçtiğimiz hafta sonu kazanım elde eden Getir kuryelerinde oldu. Ankara'da Çayyolu Getir şubesinde düşük zamlara karşı iş bırakan kuryeler, birkaç gün içinde kazanım elde etti. Süreç hakkında detaylı bir haber soL haber'de yayınlandı.

Ankara’da Getir kuryeleri ilk günden bu yana Patronların Ensesindeyiz Ağı'yla hareket etti. İlk gün patron iş bırakanlara cevap vermeyince kuryeler, Ankara'daki diğer şubeleri gezerek buradaki arkadaşlarından hem destek hem de bu sürece katılmasını istedi. İşçi sınıfının birliği için bu önemli bir örnek oldu.

Emekçilerin talepleri ve düşmanları ortaktır. Bunun için diğer işçilerle birlikte Getir'in karşısına daha güçlü çıkmaları kazanmalarını hızlandırdı. Böylece Çayyolu'nda kazanım elde edildi. Bu kazanım diğer şubelerdeki işçileri de hareketlendirdi. Farklı şubelerde de benzer kazanımlar elde edildi. Bu mücadelede oluşan birikimle kuryeler arasında dayanışma ağları kuruldu.

Patronların Ensesindeyiz Ağı ile birlikte mücadele eden farklı işyerlerinden güncel işçi mücadeleleri bulunuyor.

Van, Bitlis, Muş ve Hakkâri'nin elektrik dağıtımını sağlayan VEDAŞ'ta işçiler sarı sendika TES-İŞ'ten istifa edip PE Vedaş İşçileri Komitesi kurdu. İlk elden oluşturulan talepleri patrona teslim eden komite, talepler karşılanmazsa veya yanıt verilmezse iş yavaşlatmaya başlayacaklarını duyurdu. Patron talepleri değerlendirmek üzere süre istedi. Şimdi patronun taleplere vereceği yanıt bekleniyor. 

Tataristan'dan hakları ödenmeden ülkeye dönen Gemont işçileri aylardır ücretlerini alamıyor. PE Gemont İşçileri Komitesi kuran işçiler geçtiğimiz hafta Adana ve Kocaeli'nde eylemler yaptı. Farklı şehirlerde PE ekipleriyle temasta olan yüzlerce inşaat işçisinin mücadelesi sürüyor.

Belediye işçilerinin eylemleri de devam ediyor. Toplu sözleşme süreçleri devam eden belediye işçileri haklarını kaybetmemek ve ücretlerine yapılacak zam için mücadeleyi yükseltiyor. İstanbul'da çeşitli belediyelerde çalışan işçiler PE İstanbul Belediye İşçileri Dayanışma Ağı kurmuştu, şimdi bu ağa Ankara'da çalışan belediye emekçileri de eklenmiş oldu.

Sınıf hareketli, bu hareketlilikte Patronların Ensesindeyiz Ağı değişik işçi öbeklerinin örgütlenme aracı haline geliyor. Eylemliliklerin içinde oldu, yönlendirdi, hukukçuları, uzmanlarıyla birlikte mücadeleyi örgütlü kıldı. Patronlar karşısında işçilerin örgütlülüğünü güçlendirdi ve kimi yerlerde kazanım elde edildi. Kimi yerde dayanışma ağları ve komitelerde işçilerin örgütlenmesini sağladı.

Patronların Ensesinde olmak, haklarını alamayan işçilerin birlikte mücadele etmesini sağlamak, patronlardan hakların söke söke alınmasıdır. Yazın sıcağında patronların ensesindeyiz. Şimdi işyerlerinde dayanışmayı ve örgütlenmeyi büyütmenin tam zamanıdır.