Hele hele bu tür olaylar yaşanırken, biz sıradan yurttaşların vicdanı sızlamazsa, vay halimize!
2023 yılında da, 2022 yılında ve öncesinde yaşadıklarımız, örneğin;
Hukuksuzluk devam ederse: Cumhurbaşkanı’nın bir kararnameyle TBMM’nin kabul ettiği İstanbul Sözleşmesi’ni iptal etmesi, Danıştay tarafından hukuksal sayılırsa; adalet adamına göre işlerse; katillere ya da cinsel istismarda bulunanlara, mahkemedeki masum görüntülerine bakıp ceza indirimi yapılırsa; çocukları istismar edenler, ‘çocuğun rızası var’ yorumuyla beraat ettirilirse ya da daha az cezaya çarptırılırlarsa; demokratik haklarını kullanıp demokratik yöntemlerle hak arayanlara ya da yanlış olduğunu düşündükleri konulara karşı çıkanlara orantısız güç kullanılırsa; hakaret içeren sözler söyleyenlere, yandaş ise “demokratik hak, konuşma özgürlüğü’ diyerek dokunulmazken, muhalifse anında tutuklanırsa; karısını öldürenler birkaç yıl içinde serbest bırakılırken, yeterli kanıt olmasa da muhaliflere (Gezi ve 28 Şubat davalarında olduğu gibi) müebbet hapis cezaları verilirse; devlet kurumlarında, herhangi bir sınav yapmadan yandaşlar istihdam edilirse; yazılı sınavda yüksek puan alanlar mülakatta çok düşük puan verilip devre dışı bırakılırsa; kamusal ihaleler, kamu yararı düşünülmeyip genellikle yandaşa verilirse; faili meçhul cinayetler çözülmezse; seçimle gelmiş belediye başkanlarının yerine sudan sebeplerle kayyım atanırsa; tarikatların yaygınlaşması, insan hakları ihlalleri ve ifade özgürlüğü kısıtlamaları sürdürülürse; …
Eğitimdeki piyasacı ve gerici uygulamalar devam ederse: Öğretmenlik Meslek Kanunu uygulanırsa; büyük çoğunlukla yandaş sendika üyeleri müdür olursa; bakanlığın ‘nitelikli’ dediği lise sayısı var olan liselerin yüzde 60-70’ine çıkarılmazsa; nitelikli liseleri kazanamayan yoksullar imam hatip ya da açık liseye gitmek zorunda bırakılırsa; ‘Memleket meselesi‘ deyip toplumu kandırarak meslek lisesine giden öğrencilerin emeği sömürülürse; bakanlık gerici kuruluşlarla Danıştay’ın bile uygun görmediği protokoller imzalarsa; Kuran kursları, sıbyan mektepleri ve medreseler gibi kaçak oluşumlara göz yumulursa; zorunlu öğrenim çağında olan yüz binlerce çocuk okula gitmiyorsa/gidemiyorsa ve okula gitmeyenlerin bir bölümü gerici eğitim uygulamalarına katılıyorsa; …
Üniversitelere yandaş kişiler rektör olarak atanır ve bu kişiler görevlerini bir rektör gibi değil de bir AKP’li gibi icra ederse; yükseköğretimde keyfi atamalar, keyfi işten çıkarmalar yaşanırsa; Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle meslekten çıkarılan öğretmen ve akademisyenlerden herhangi bir suçu olmayanlar görevlerine döndürülmezse; Boğaziçi Üniversitesi’ndeki kayyım yönetim, akademisyenlerinin, öğrencilerinin, çalışanlarının ve mezunlarının tepkilerine karşın istifa etmezse; …
Ekonomik sorunlar devam ederse: enflasyon, ithalat açığı ve dış borçlanma artarsa; yaşamsal sağlık kontrolleri için aylar sonraya randevu verilirse; insanlar yanı başlarındaki hastane yerine şehir dışındaki ‘şehir hastaneleri’ne gitmek zorunda bırakılırsa, TÜİK gerçek enflasyonu düşük gösterirse; tarım ve hayvancılık desteklenmezse; ormanlar, madenler, cennet koylar talan edilirse; iş kazalarını önleyecek yatırımlar ihmal edilirse; yol ve havaalanı gibi ihaleler gerçek dışı araç ya da yolcu sayısına göre 20-30 yıl sürecek ödemelerle ihale edilirse; emekçi ücretli vergi öderken iflahı kesilirken, iş adamlarının vergi borçları affedilirse; …
Diyanet, bir Cumhuriyet Kurumu olduğunu unutmaya devam ederse; ikide bir, dindar kesimleri bile çileden çıkaran fetvalar verirse; başta Kuran kursları olmak üzere açtığı eğitim kurumlarında Cumhuriyet kazanımlarına karşı çıkılmasını öğretirse; …
İktidar yetkilileri, muhaliflere akıl-almaz hakaretlerde bulunmayı, laiklikle ve gerçeklerle bağdaşmayan söylem ve eylemlerini sürdürürse; …
Türban konusunda anayasa değişikliği kabul edilirse;
Yurtta barış ve dünyada barış konusuna önem verilmezse; …
Akademisyen, asker, gazeteci, hakim, hekim, öğretmen, polis, savcı, vali, … toplum yararına değil de iktidar yararına hizmet verirse;
Sıradan bir olaymış gibi, çocuk istismarları, çocuk evlilikleri ve kadın cinayetleri devam ederse; …
Hele hele bu tür olaylar yaşanırken, biz sıradan yurttaşların vicdanı sızlamazsa, vay halimize!